DEVA Partisi'nden Mustafa Yeneroğlu, Kobani eylemleri soruşturması kapsamında yapılan gözaltılara tepki göstererek,'Olaydan 6 yıl sonra Ayhan Bilgen, AltanTan, Süreyya Önder ve diğerlerinin sırf hukuki gerekçelerle gözaltına alınmış olduğunu düşünmek abesle iştigal olur'dedi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Kobani eylemleriyle ilgili yürüttüğü soruşturma kapsamında aralarında HDP'li eski milletvekilleri, belediye başkanları ve MYK üyelerinin yer aldığı 82 isim hakkında gözaltı kararı çıkardı.
Gözaltılara tepki gösteren Yeneroğlu, Twitter'dan yaptığı açıklamada, "Olaydan 6 yıl sonra Ayhan Bilgen, Altan Tan, Süreyya Önder ve diğerlerinin sırf hukuki gerekçelerle gözaltına alınmış olduğunu düşünmek abesle iştigal olur. Yargıyı araçsallaştıran siyaset anlayışı adalet duygusunu ezdikçe terör örgütlerini sevindirir. Devlet adaletle yönetilir." ifadelerini kullandı.
BİR TEPKİ DE GELECEK PARTİSİ'NDEN
Liderliğini Ahmed Davutoğlu'nun yaptığı Gelecek Partisi'nden de Kobani gözaltılarıyla ilgili açıklama geldi.
Gelecek Partisi Sözcüsü Selim Temurci ise, HDP'ye yönelik operasyonla ilgili açıklamalarda bulundu. Temurci, gözaltılara ilişkin yeni bulgular varsa bir an önce paylaşılması gerektiği, aksi taktirde operasyonun şaibeli olacağını belirtti.
Temurci, “Siyasi görüşümüz ne olursa olsun, haksızlıklar ve zulüm karşısında dimdik durarak bu imtihanı vermeliyiz” dedi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın derhal gözaltılarla ilgili elindeki yeni bulguları kamuoyuyla paylaşması gerektiğini ifade eden Temurci, şu ifadeleri kullandı:
“Kobani olaylarından 6 yıl sonra bu gözaltılar neden? Bu insanlar daha önce yargılanmadı mı? Katil Öcalan'ın mektubundan medet umanlar, Öcalan'ın kardeşini devletin televizyonuna çıkaranların hesap vermediği bir Türkiye'de bu operasyonun haklılığına nasıl inanalım? Soruyoruz. HDP yerel seçimlerde Cumhur İttifakında yer alsaydı, bugün bu gözaltılar olur muydu? Savcılık derhal bu gözaltılarla ilgili elindeki yeni bulguları kamuoyuyla paylaşmalıdır.
Siyasi rakiplerine hain ve çete diyerek, beka siyaseti üzerinden kendi koltuklarını korumaya çalışanların devri bu ülkede artık son bulmalıdır. Millet olarak büyük bir imtihandan geçiyoruz. Oyunu görüp, oyunu birlikte bozmalıyız. Siyasi görüşümüz ne olursa olsun, haksızlıklar ve zulüm karşısında dimdik durarak bu imtihanı vermeliyiz."
