Şerif Ali Minaz
Kütahya'nın Simav ilçesinde doğdu. İlköğrenimini köyünde, orta öğrenimini Bursa’da, yüksek okulu da İstanbul’da bitirdi.
Öğretmen olarak başladığı memuriyet hayatına önce İznik Lisesinde, daha sonra da İstanbul Eyüp Sultan, Kabataş Erkek, Beşiktaş kız, Pertevniyal Akşam Liselerinde devam etti. 1997 yılında Davutpaşa Akşam Lisesinden emekli oldu.
Şişli Terakki Lisesi ve Özel Beyoğlu İtalyan Lisesinde de(1985-2005) ücretli olarak görev yaptı. Bir TV. Kanalında, “Yarınlara Doğru” adlı sohbet programını hazırladı ve sundu. Fatih Aktüel.com’da haftalık yazım hayatına devam etmekte.
Elitlerin Toplantısından
Bir Bilen dostumla mutat sohbetimizdeyiz. Konu dönüp dolaşıp yine dünyamızın yarınlarına geldi. Bir Bilen, sanki bir fütürolog gibi geleceğe dair isabetli tahminlerde bulunur, lakin bu sefer bir rivayete dayanarak geleceğimize dair bilgiler verdi..
“Değerli Dostum” dedi ve şöyle sürdürdü konuşmasını:
“ Hani dünyaya nizamat vermeye çalışan, zaman zaman sözünü ettiğimiz elit bir gurup var ya.. Hani, bizim Reisi Cumhur’umuzun “van minut” dediği Davos denilen bir yer var ya.. Orada her sene dünyanın enleri toplanıyor ya. Bu sene de, Almanya, ABD, Fransa, İtalya gibi küresel zenginliğin %64’ünü (263 trilyon doları) elinde tutan G7 ülkelerinin altısı katılmış o toplantıya. Bir de, her yıl o toplantılara bireysel olarak katılan C. Zapsu adında eski bir parlamenterimiz var. İşte onun Harari’den not ettiği, ifadelerine göre, bu yılki Davos Toplantısında dünyamızın geleceği ile ilgili olarak şu tespitler yapılmış.
a) Şu anda yaşayan nesiller, özgür iradesiyle düşünüp karar verebilen en şanslı kuşaklar imiş. Bundan 15- 20 yıl sonra yani “Z” kuşağından sonra yaşayacak olanlar bambaşka bir insan tipi olacakmış. Bunlar, bağımsız olarak yaşama şansını yitirmiş ve küçük bir elit grup tarafından yönetilen zavallı topluluklar olacakmış.
b) Milyarları yönetmeye çok hevesli olan bu elit grup, data sahibi olan grup imiş. İnsanların, neyi, ne kadar ve nasıl bilmeleri gerekiyorsa, bunun kararını onlar vereceklermiş. Ve insanların beyinleri onlar tarafından yönlendirilecekmiş. Bir başka ifade ile söylersek, beyinlerimiz onlar tarafından hacklenecekmiş.
c) Velhasıl, 4 milyar yıldan bu yana bağımsız dönen dünyamız, bundan böyle bir başka şekilde döndürülecekmiş. İnsan hakları, hayvan hakları gibi kavramlar hikaye olacakmış.
Bu Günün Dünyası
Bir Bilen dostumun çayı yudumlamasını fırsat bilerek ben de söz aldım ve dedim ki:
“ Aziz dostum! İletişim dünyasının bu denli gelişmiş olması, algı operasyonlarını da fitillemiş ve insana aklın yön vermesine set çekmiş, özgür iradeyi rafa kaldırmıştı. Şu anlattıklarınız uygulama safhasına girerse gerçekten korkunç bir dünyada yaşayacak insanlık.
Geçmişte bahsettiğiniz ILO ve Davos toplantılarında resmi çizilen bir dünya vardı. O resimdeki dünya, 40 milyon insanın, kendi rızaları olmadan çeşitli sektörlerde çalıştırıldığı yani MODERN KÖLELİ VE KÖLECİ bir dünya idi.
O dünya, bu 40 milyon kölenin 18 yaş altındaki en az 5 milyon gencin, ağır cezalara, fiziksel şiddete ve açlığa maruz bırakıldığı bir dünya idi.
O dünya, bir yılda, kaçak insan ticaretinden, fuhuş ve pornografiden 99 milyar doların birilerinin cebine, kasasına kesesine girdiği bir dünya idi.
Ahh be dostum! O resimdeki dünya, iki milyar OBEZin, milyarlarca aşsız, eşsiz ve işsizin bulunduğu bir dünya idi.
O dünya, aylarca merhaba diyecek bir dost bulamayıp da YALNIZLIK sendromu içinde kıvranan milyonların ve buna ilaveten 400 milyon da DEPRESİF insanın yaşadığı bir dünya idi.
O dünya, sadece Fransa’nın Paris’indeki apartman dairelerinin yüzde ellisinde birer kişinin yapayalnız kaldıkları bir dünya idi.
Üstadım, öyle anlaşılıyor ki, sizin yukarıda resmini çizdiğiniz 15- 20 yıl sonraki dünya, bizlere bu beğenmediğimiz berbat dünyayı fenerle, hasretle aratacak mı dersiniz?
Velhasıl
Değerli Dostum! Aslında Bahsettiğiniz bu Davos denilen mekânda ki, dedem Ziya Paşa’nın:
“Onlar ki Verir Lâf İle Dünyaya Nizâmât/
Bin Türlü Teseyyüp Bulunur Hânelerinde.” mısralarıyla tanımladığı bu elitlerin toplantısında önemli konular gündeme getiriliyor. 2020 toplantısında da önemli gündem maddelerinden birisi dünyada hızla yaygın hale gelen insanların yalnızlığı idi.. Demek ki, bundan böyle yapayalnız yaşayan insanların, data sahipleri tarafından yönetildiği bir dünya oluşturulacak. Bizler böyle bir dünyaya hazırlıklı olmalıyız.. Onların böylesi bir planları ve projeleri olabilir. Ama unutmamak gerekir ki, çoğu zaman evdeki hesap çarşıya uymaz.. Eh, birilerinin böyle bir planı varsa Allah’ın da bir projesi vardır elbet..
Nasıl ki, O’nun projesi gereğince, Firavun’un sarayında Hz. Musa’lar; Yakup (a.s)’ın yuvasında büyüyüp de, kardeşleri tarafından kuyulara atılan ve sonunda Mısır’a sultan olan nur yüzlü Yusuflar gönderilmiş ise, elbette bizlere de bu projeleri altüst eden hacklenmemiş özgür düşünceli, basiretli ve hikmet sahibi birileri gönderilir inşallah. Ümitvar olalım.
Yalnız bizler, bu projelere de hazırlıklı olmalıyız derim.. Gelecek nesillerimizi yetiştirirken bu gerçekler göz önünde bulundurulmalıdır derim. Yüce Rabbimiz, encamımızı hayır eylesin…
