Fatih haber,Haber fatih,Fatih Yaşam,Fatih aktuel ,Haber
Yazıda, özetle şöyle deniyor:
Haziranda Türk siyasetinin güçsüzlerinin Kürtler, solcular ve insan hakları aktivistlerinin kurduğu toy ittifak, kritik önemdeki parlamento seçimlerinde oyların yüzde 13ünü alarak Türk siyasi elitini şaşırttı.
Bu Pazar günü de aynısını yapmayı umuyorlar. Ama bu kez daha rahatsız edici bir ortamda; devletle Kürt militanlar arasındaki çatışmaların yeniden başladığı, İslamcıların Kürt aktivistlere bombalı saldırılar düzenlediği ve Cumhurbaşkanı Erdoğanın kutuplaştırıcı bir söylem kullandığı bir dönemde.
Eğer HDP, Mecliste temsil edilebilmek için yüzde 10 barajını aşarsa, Erdoğanın liderliğine kalıcı bir darbe vuracak, muhtemelen partisini salt çoğunluktan edecek ve kesinlikle 2003ten itibaren üç dönemlik başbakanlığı sırasında kendisini kuşatan yenilmezlik aurasını ortadan kaldıracak.
AKP ve büyük muhalefet grupları, yakın bir zamana kadar küçük balık diye gördükleri HDPye saldırılarını keskinleştirdiler. 15 milyon Kürdün oyları yakın bir zaman öncesine kadar Erdoğanın partisiyle muhalefet arasında bölünmüştü.
Ama Erdoğan Kürt oylarından kolay kolay vazgeçmiyor. Cumhurbaşkanı Kürtçe Kuranla bölgede halka hitap etti. PKKyla barış görüşmelerini kendisinin başlattığını hatırlattı. Başbakan Ahmet Davutoğlu da 90lardaki şiddet ortamına dönülmesinden korkan Kürtlerin oylarını elde tutabilmek için sık sık HDPyi PKKyla ilişkilendirmeye çalıştı. Bu kolay ortaya atılacak bir iddia HDP Öcalanın 2013teki mesajından sonra kuruldu ve Demirtaşın kardeşi PKKda savaşıyor.
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, HDPnin barajı yüzde 10luk oy oranı değil, silahla terör arasında mesafe koyup koyamamasıdır dedi ve partinin bu alanda başarılı olduğuna inanmadığını söyledi.
Bilgi Üniversitesinden Prof. İlter Turan, Hükümet, HDP barajı geçmeden önce daha yumuşaktı. HDPnin hükümeti çoğunluğundan edebileceği ortaya çıktıktan sonra cumhurbaşkanı onları PKKnın kolu olmakla suçlamaya başladı. Bu hukuki değil siyasi bir şey. Amaç, HDPye oy verirseniz bir terör örgütüne oy vermiş olursunuz demek diyor.
Seçmenler HDPyi Erdoğanı durdurabilecek aktör olarak görüyor
Erdoğan seçimlerde yarışmıyor. Ancak anayasal olarak törensel bir makam olan cumhurbaşkanlığının yürütme gücüne sahip olabilmesi için partisinin salt çoğunluğu elde etmesini hedefliyor. Bu hedefi ve daha önce ifade özgürlüğü ve dini özgürlüklere yönelik saldırıları farklı grupları HDPnin etrafında birleştirdi. Michigan Üniversitesiden Hisyar Özsoy, Seçmenler HDPyi, Erdoğanın ve Türk tarzı cumhurbaşkanlığını durdurabilecek aktör olarak görüyor diyor.
HDPli adaylar da HDPye verilen oyların aynı zamanda Erdoğana karşı verilmiş oylar olacağını söylüyor. HDP başkanlığını Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağa bırakan Eruğrul Kürkçü de, Bu göreve benim gibi eski tüfek bir solcudan çok bir Kürt lider daha uygun. Biz Kürtlerin en iyi dostları olsak da, evlatlarından birinin sesini duymak istiyorlar. Kürtler olmazsa HDP de olmaz. Ama sol olmadan bir tür güçlü bir Kürt partisi olabilir diyor.
BBC Türkçe