Fatih haber,Haber fatih,Fatih Yaşam,Fatih aktuel ,Haber
Afganistan ve Irak işgallerinde ABDnin en üst düzeydeki komutanlarına danışmanlık yapan Kimberly Kaganın başkanlığını yürüttüğü ABD Savaş Çalışmaları Enstitüsü, önümüzdeki 6 ayda Suriyede ortaya çıkabilecek senaryoları içeren bir çalışma yayınladı.
PKK/PYDYE DESTEK
Raporda yer alan en yüksek olasılıklı senaryoya göre, Tel Abyadda koalisyon uçaklarının bombalarıyla “çevrelenen” IŞİDin yerini PKK/PYDye bağlı güçler alacak. Böylece Türkiye-Suriye sınırında PKK/PYDnin denetiminde geniş bir alan yaratılmış olacak. Enstitü, bu durumu ortaya koyan bir harita da yayınladı.
BİR DE KÖTÜ SENARYO VAR
Raporda olasılığı en yüksek senaryonun yanı sıra ABD açısından en tehlikeli senaryoya da yer verildi. Bu başlık altında Suriyenin kuzeyinden IŞİDin atılamaması ve PKK/PYDnin Tel Abyadda kontrolü ele geçirememesi durumu ele alınıyor. Böyle bir durumun gerçekleşmesi halinde IŞİDin Hama, Humus ve Şama doğru da yönelebileceği belirtiliyor. Suriyenin batısında da El-Nusranın yeni alan kazanma arayışlarının yoğunlaşacağı tahmin ediliyor.
ABDYE DESTEĞİ ARTIR TAVSİYESİ
ABD Savaş Çalışmaları Enstitüsünün raporunda ABDnin bölgede daha etkin bir rol üstlenmesi gerektiğine işaret ediliyor. Bu çerçevede ABDnin Suriyenin kuzeyinde ve güneyinde alan kazanan IŞİD ve Nusraya göre daha “ılımlı” silahlı gruplara verdiği desteği artırması gerektiğinin altı çiziliyor.
Düne kadar sınrda harita böyleydi
KÜLÜNK: HEDEF TÜRKİYEYİ YALNIZLAŞTIRMAK
Sınırımızda yaşanan son gelişmelerle ilgili olarak AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk Yeni Akit Gazetesi e şu açıklamada bulundu: “Sykes-Picottan sonra Türkiyenin güneyini yeniden bölmek istiyorlar. Birinci Dünya Savaşından sonra sınırları petrol üzerinden çizdiler. Yeni sınırları da Türkiyeyi güçsüzleştirmek ve petrolü kendi kontrollerinde tutabilmek için yeni bir sınır çizme çalışmasının ifadesidir bu bombalama. Bombalamanın stratejik hedefi, Türkiyeyi yalnızlaştırmaktır. Bombalamanın stratejik hedefi, bölgedeki Türkmen ve Arap nüfus yapısını değiştirip kendi kontrollerinde ayrılıkçı bir Kürt koridoru açmak istiyorlar. Bu koridordan Kuzey Iraktaki petrol ve doğalgaz kaynaklarını dünyaya ulaştırmak üzere Akdeniz hattını inşa etme planının parçasıdır. Amaç, Türkiyeyi Ortadoğuya çıkarttırmamak, kendi sınırları içine hapsetmektir. Türkiyeyi güçsüzleştirme operasyonunun bir parçasıdır. Bu operasyonu NATO çatısı altında Türkiyenin müttefiki konumundaki ülkelerin yapıyor olması işi daha da vahim hale getiriyor.”
MEHMET ŞAHİN: PKKYA DEVLET KURDURMAYA ÇALIŞIYORLAR
Gazi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi, SDE Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Mehmet Şahin, bölgede oluşan durumun Türkiye için büyük bir tehdit olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi. “Zaman, Türkiye için naif olma zamanı değildir. Kobanide başlatılan ‘siyasal strateji devam ediyor. PKK son dönemde kaçırdığı binlerce genci Kandile değil, Suriyenin kuzeyine götürmüştür. Benim gördüğüm kadarıyla kullanışlı teröristlerden oluşan IŞİDi kullanarak, PKK ve YPGye meşruiyet sağlamaya çalışıyorlar. Bir kötüyle diğer kötüyü haklı hale getirme çabası var burada. Açıkça söylemek gerekirse ben Suriyede yaşananlar konusunda kaygılıyım. PKKya devlet kurdurmaya çalışıyorlar. PKK kontrolünde Suriyede oluşturulacak bir siyasal yapı hem Türkiye için hem de Barzani için tehdittir. Burada büyük bir oyunun olduğu gözüküyor. Türkiyenin NATO üyeliğini kullanarak bu kirli planlara ciddi şekilde itiraz etmesi gerekiyor.”
IŞİDLE SAVAŞIYOR DİYE PYDYİ GÜÇLENDİRİP ONA ALAN AÇIYORLAR
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Ekrem Erdem, Batının sözde IŞİDe karşı savaşıyor diye bugüne kadar Esede her türlü desteği verdiğini ifade ederek, sözlerine şöyle devam etti: “Sözde müttefiklerimizden oluşan koalisyon güçlerinin şimdi de IŞİDle savaşıyor görüntüsü altında PYDyi güçlendirmek, ona alan açmak gibi bir organizasyon içine girdikleri anlaşılıyor. AK Partinin terörle mücadelesinde Batı üzerine düşeni yapmamıştır. Dostluğa yakışır bir davranış göstermemiştir. Şu an olanlar önceden planlanmış ve kademeli bir şekilde yürüyen büyük bir organizasyondur. Orada Araplar ve Türkmenler yurtlarından ediliyor. Yurtlarından edilen halklara biz Türkiye olarak insani görevimizi yapıyoruz. Ancak Batının bölgede terör örgütlerine alan açması hiçbir şekilde kabul edilemez. Bütün bu olanlar karşısında en ağır faturayı yine biz ödüyoruz. Onlar olayın müsebbibi hem de fatura ödemede hiçbir gayretleri yok.”
DIŞ POLİTİKAMIZI DAHA AKTİF KULLANMAMIZ GEREKİR
Yeni Türkiye Stratejik Araştırma Merkezi Başkanı Hasan Celal Güzel, Batılıların Türkiyenin güneyinde ayrı bir bağımsız Kürt reyonu hazırlamaya çalıştığını ve bunu devletleştirmek istediklerini belirterek, “IŞİD ile mücadele başlığı altında kendi siyasi emellerini ve çıkarlarını gerçekleştirmeye çalışıyorlar. Orada açık açık Türkmenleri göçe zorluyorlar. Bu Ermeni tehciri gibi bir şey değil. Bu herkesin gözü önünde meydana geliyor ve bunu biz seyrediyoruz. Bunu yapanlar NATO üyesi ülkeler. Yani müttefik olarak herhangi bir durumda birlikte savaşa gireceğimiz örgütün üyeleri. Buna imkân vermemeliyiz. Dış politikamızı daha aktif ve sözü geçer politika halinde kullanmamız gerekir. Hükümetimizin geçiş döneminde olması Türkiyenin bu gücünü kullanmasına mani olmamalıdır. Bölgede tam anlamıyla bir etnik temizlik yapılıyor” diye konuştu.