Fatih haber,Haber fatih,Fatih Yaşam,Fatih aktuel ,Haber
Laleli ve Merter gibi bavul ticaretinin merkezleri mal satmak için yeni rotalar buldu. Bir dönem Rusya ile özdeşleşen bavul ticareti artık İran, Tunus ve Cezayir gibi ülkelere kayıyor.
Ercan BaysalTürkiyenin dış ticaretinde önemli kalemlerden biri olan bavul ticaretinde yeni rotalar ortaya çıkmaya başladı. Rusya, Ukrayna ve Türkmenistanın ön plana çıktığı yıllık 8.6 milyar dolara ulaşan bavul ticaretinde İranın yanı sıra Libya, Tunus, Cezayir ve Suriye gibi ülkeler de ön plana çıkıyor. Bavul ticaretinde ülke rotasının değiştiğine yönelik tespit Merkez Bankasının ödemeler dengesi raporlarına da yansıdı. Raporda “Komşu ülkeler arasında İran, Azerbaycan, Gürcistan öne çıkmaktadır. Son yıllarda Libya, Tunus, Cezayir de bavul ticareti yapılan ülkeler arasında yer almaya başlamıştır” ifadeleri yer aldı. Tekstil ve konfeksiyon ürünlerinin ön plana çıktığı bavul
ticaretinde son üç dört yıldır ürün çeşitliliğinda belirtilirken, Ekonomi Bakanlığı ile Gümrük ve Ticaret Bakanlığından edinilen bilgilere göre yolcu beraberine getirilen sınırlamaların ardından bavul ticaretinin gözdesi ‘yükte hafif pahada ağır ürünler olmaya başladı. Edinilen bilgilere göre tane ile satılan ve kilosu 20-30 bin liraya kadar çıkan tohumlar, ticarette önemli aşamaya geldi.
Afrika ve Arap müşteri akışı
Laleli başta olmak üzere bavul ticaretinin kalbinin arttığı İstanbulda Ukrayna krizi sonrası başlayan yaptırımlar ve petrol fiyatlarındaki büyük düşüşün etkisiyle ekonomisi kriz yaşayan Rusyadan müşteri gelişinde büyük düşüş yaşandığına dikkat çekiliyor. Afrikalı ve Arap müşterilerin girişleri devam ediyor. İran ve Suriyeden gelenlerin sayısında da önemli ölçüde artış olduğu belirtiliyor.
KRİZ YILLARINDA DALGALANDI
istatistiklerinin bavul ticareti ile ilgili bölümünde yer alan değerlendirmede bu kalemdeki dış ticaretin 1996-2014 yılları arasındaki kriz dönemleri öncesi ve sonrası (1998, 2001 ve 2009 gibi) dikkate alındığında dalgalı bir seyir izlediğine dikkat çekiliyor. Raporda, “İhracat gelir büyüklüğü açısından bir gösterge olarak tanımlanabilecek ihracata oranı incelendiğinde, söz konusu ticaretin hesaplanmaya başlandığı yıllarda göreli olarak yüksek iken takip eden yıllarda daha düşük ve yatay bir seyir izlediği gözlenmektedir” tespitleri yer alıyor.