MÜSİAD, Eskişehirde düzenlediği Genel İdare Kurulunda seçim sonrasında ortaya çıkan tabloyu masaya yatırdı. Toplantı sonrasında yayınlanan bildiride Yapılacak en doğru şey, tüm koalisyon seçeneklerinin değerlendirilmesidir. Erken seçim en son ihtimal olmalı denildi.

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD), Eskişehirde düzenlediği Genel İdare Kurulunda seçim sonrasında ortaya çıkan tabloyu değerlendirdi. Toplantı sonunda yayınlanan bildiride “Bugün yapılacak en doğru şey, seçim sürecinde oluşan dargınlık, kırgınlık ve suçlamaların bir kenara bırakılarak, seçmenin verdiği mesajın iyi anlaşılması ve bu Meclis içinden çıkacak yeni hükümet seçeneklerinin değerlendirilmesidir” denildi. Bildiride “4 parti erken seçimi, her şeyden sonraki en son ihtimal olarak değerlendirmelidir. Siyasetin ilk ve öncelikli görevi sağduyuyla bu Meclis aritmetiğinden bir hükümet çıkarmaktır” ifadesi kullanıldı.

Seçim Yasası değişmeli

Açıklamada “7 Haziran sonuçları yüzde 41 oy alan mevcut iktidar partisine tek başına iktidar imkânı tanımamış ama öncelikli görev yüklenmesi gerektiğine hükmetmiş, yüzde 15-25 oy alan 3 siyasi partiye de görevden kaçmamaları gerektiğini işaret etmiştir” denildi. Açıklamada sistemin tıkalı kanallarının açılması için Seçim Kanunu ve Siyasi Partiler Kanunu tekrar gözden geçirilmesi de istendi.

EKONOMİDE FIRSATÇIYA GÜN DOĞMASIN

1- Devlette ‘Devamlılık Esastır ilkesinden hareketle, yeni hükümet kurulma sürecinde, kamu rutin görevlerini yürütmelidir. Bürokraside yaşanacak muhtemel tıkanıklık ve yavaşlamalar, ülkemize kaybettirir.

2- Tüm ekonomik ve finansal çevreler, sorumluluk bilinci içerisinde hareket etmeli, herhangi bir manipülatif yaklaşıma fırsat vermemelidir. Ekonomimizin temelleri sağlamdır, kısa vadede bu süreçten etkilenmez, ama, sürecin uzaması, fırsatçılara gün doğurur.

3- Piyasaları yakın takip eden uluslararası takip ve derecelendirme kuruluşları da arızi koşullarda oluşan siyasal dalgalanmalar üzerinden bir Türkiye algısı üretmemeli.

4- Genel seçim ve öncesinde yürütülen kampanya süreci göstermiştir ki, Sivil Toplum Kuruluşları (STK), oynamaları gereken önemli rolü yeterince yerine getirememişlerdir.

5- Yabancı sermaye ilgisinin yaşanan siyasi dalgalanmadan etkilenmemesi için herkes üzerine düşen göreve odaklanmalı ve yatırımcıların projeksiyonlarını olumsuz etkileyecek yaklaşımlardan kaçınılmalıdır.

6- İş alemi olara huzur, güven ve istikrarın devamı önceliğimiz. Milletimizin tümünü kucaklayan çözüm sürecinin devamı arzumuz.

7- Siyasi partilermiz, ülkemiz için en hayırlı olacak sonucun tahakkuk etmesi için, bundan önceki üslubu ve içeriği tartışmalı söylemlerden uzaklaşarak, tüm koalisyon seçeneklerini samimi ve yapıcı bir yaklaşımla değerlendirmeli ve erken seçimi, her şeyden sonraki en son ihtimal olarak değerlendirmelidir. Siyasi partiler küçük hesapla hareket etmemeli, samimiyetle sonuç alma amaçlı çalışılmalıdır. Bunun aksi, göstermelik görüşme ve davranışları milletimiz kolayca gözlemler ve tepkisini sandıkta ortaya koyar.

8 - Hükümet kurmanın nasıl sağlanacağı, siyaset kurumunun ve partilerin yetki, görev ve sorumluluk alanıdır. Milletimiz sözünü sandıkta söyledi, şimdi, bu söz doğrultusunda söz söylemek ve o sözün gereğini yerine getirmek görevi siyasetçilerindir.