Bütçe yapmasını bilen 10 kişiden biri benim diyen Kılıçdaroğluna Maliye eski Müsteşarı ve AK Parti Adayı Naci Ağbaldan yanıt geldi. Kılıçdaroğlu ile Temizelin sermaye düşmanı olduğunu belirten Naci Ağbal Maliyenin 3. liginin ilk 10una girer dedi.

AK Parti Bayburt Milletvekili Adayı Naci Ağbal, CHPnin seçim beyannamesinin bütçeye maliyetinin 150 milyar lira olduğunu ifade ederek detaylı incelendiğinde ilave maliyetler ortaya çıktığını söyledi. Maliye Bakanlığı eski Müsteşarı olan Ağbal, seçim bölgesi Bayburtta STARın sorularını yanıtladı. CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile İzmir Milletvekili Adayı Zekeriya Temizelin sermaye düşmanı olduğunu ifade eden Ağbal “1990lı yıllardaki politikalarıyla sermaye düşmanlığı yaptılar.  Servet beyanı getirilmeye çalışıldı ve Türkiyeden sermaye kaçtı. Bunların politikalarından sermayenin ağır vergilendirilmesi çıkar” diye konuştu.

Sermayeyi kaçıran bu ekipti

Kılıçdaroğlunun “Eğer bu ülkede 10 kişi ben vergi toplamasını bütçe yapmasını biliyorum diyorsa o 10 kişiden birisi benim” sözlerini değerlendiren Ağbal, “Maliyenin 3. liginin ilk 10una girer. 90ların şeffaf olmayan sermayeyi ürküten, bu ülkeden kaçıran, üretim ve yatırım yapanı cezalandıran bu ekipti” dedi. MHP ve CHPnin popülist vaatlerinin yüzde 7 seviyesinde olan enflasyonu 2ye katlayacağına dikkat çekerek yapılabilir olanların da Ak Parti hükümetlerinde ortaya konulanın kötü bir kopyası olduğunu kaydetti. Her iki partinin makro ekonomiye ilişkin dokümanlarındaki ifade ve kavramların bile AK Partinin çalışmalarında yer aldığını söyledi.

Faiz ödemesi 115 milyara çıkar

Ağbal, CHPnin seçim beyannamesinde örtülü olarak Gelir Vergisi ve Kurumlar Vergisinde artış olduğunu ifade etti. Ağbal Gelir Vergisi tarife oranlarının farklılaştırılacağına yönelik söylemin ticari ve sınai vergi yükünü artırma anlamına geldiğini ifade etti. Mali disiplinin bozulmasının ilk etkisinin enflasyon üzerine olacağını ifade eden Ağbal, bu durumun faizleri de yükselteceğini kaydetti.

Ağbal “CHPnin vaatleriyle yıllık faiz ödemesi 115 milyar liraya çıkar” dedi. Maliye eski Müsteşarı olan Ağbal, MHP ve CHPnin popülist vaatlerinin yüzde 7 seviyesinde olan enflasyonu 2ye katlayacağına dikkat çekti.

MALİYENİN ‘ATOM KARINCASI

Maliye Bakanlığı Müsteşarlığının ardından doğduğu şehir Bayburttan milletvekili adayı olan Ağbal, seçimler yapılmadan şehrin bütün sorunlarını bir bir çözüyor. Bayburtlu seçmenlerin nerede bir sorunu olsa Ağbal çözüm için anında yanlarında bulunuyor. Üniversite, yol, istihdam gibi şehir için büyük önem taşıyan çok sayıda sorun henüz vekil seçilmeden Ağbal tarafından çözüme kavuşturuldu. Sıkı bir Maliyeci olan Ağbal, Bayburtun tüm köylerini karış karış dolaşırken, seçmenleri ile de tek tek görüşüyor.. Dükkan dükkan gezerek esnafın sorunlarını yerinde dinlerken, düğün ve cenazelere de iştirak ediyor. Maliyede ‘Atom Karınca yakıştırmalarını buradaki partililere de hissettirmiş.

SEÇİM SONRASI YATIRIMLAR ARTACAK

Bayburt 1. Sıra Milletvekili Adayı Ağbal, 2014 ve 2015 yıllarında 3 seçim olduğunu belirterek seçim sonrasında ekonominin büyüme ve yatırım cephesinden olumlu haberler geleceğini söyledi. Seçimlerin yanı sıra ABD Merkez Bankası FED ile Avrupa ekonomisinde yaşanan sıkıntıların ekonomiyi etkilediğini ifade eden Ağbal, “Seçim sonuçları Ak Parti lehine fiyatlanmaya başladı. Borsa endeksindeki rekor seviye ve dövizdeki gelişmeler piyasalardaki olumlu beklentiyi gösteriyor. Sanayi üretimi yüzde 4,7 artarken, işsizlikte yüzde 11,3ten yüzde 11,2ye geriledi. Reel sektöründe beklentisi olumlu. Seçim bittikten sonra yılın ikinci yarısında özel sektör yatırımlarında ciddi artış başlayacaktır. Yatırımcılar bir miktar beklemeyi tercih etti. İkinci altı ayda özel sektör büyümeye katkı sağlar” değerlendirmesinde bulundu. Seçim sonrasında birinci gündem maddesinin yapısal reformlar olacağını aktaran Ağbal, hukuk ve adalet reformuna dikkat çekti. Ağbal yatırımcının hukukun öngörülebilir ve istikrarlı olmasını istediğini belirterek bu kapsamda yasal düzenlemelerin hayata geçirileceğini kaydetti. Ağbal ikinci gündem maddesinin iş gücü piyasasının etkinleştirilmesi, üçüncü gündem maddesinin ise eğitim reformu olacağını bildirdi.