Fatih haber,Haber fatih,Fatih Yaşam,Fatih aktuel ,Haber
İşte Bakanlar Kurulu sonrası Hükümet Sözcüsü Bülent Arınça sorularn sorular ve Arınçın cevapları:
Sınırdaki göç yoğun bir noktada. Ne gibi önlemler alınacak?
Alınan önlemler ve icra eden gelişmeler var. Güneyimizde Türkiyeyi tehdit edecek oluşumlara izin vermeyeceğimizi baştan beri söylüyoruz. Esed rejimin silahları kendi halkına döndürmesinden sonra dışarıdan gelenler büyük bir kaos yarattı.
300 binden fazla insanın hayatına son veren eli kanlı yönetimin bu duruma neden olduklarını biliyoruz. Dışarıdan gelen ve kendi ideolojik görüşleri doğrultusunda hareket eden unsurlar da var.
Türkiyenin çıkarları ve öncelikleri noktasında farklılıklar olabiliyor. Mesela eğit donatta Amerika, Katar gibi ülkelerle işbirliği var. Tükriyenin Suriyede Türkmenlere karşı bir siyasi desteğinin olduğunu görüyoruz.
Türkiyenin sınır güvenliği açısından alınması gereken unsurlar masaya yatırıldı. İç güvenlik baştan beri konuşuluyor bir kısmı uygulanıyor. AFAD rakmlarına göre şu anda 18 bin kişi kabul edildi. Olası bir göç karşısında ne olacağı da belirsiz.
Dışişleri Bakanımıza ve Avrupa Birliği Bakanımıza Başbakanımız talimat verdi. BM Genel Sekreteri, MB Mülteciler Yüksek Konseyine kapsamlı bir mektup yazdı.
AB Yüksek Temsilcisine kapsamlı bir mektup yazıldı. Dışişleri Bakanımız da NATO Dışişleri Bakanlarına yine aynı kapsamda mektup yazdı.
YPG güçlerinin TELABYADı ele geçirdiği yönünde. Bunu doğrulayabiliyor musunuz?
Meseleye insani açıdan bakıyoruz. Suriyeden gelenlerle ilgili bir rakam konuşulmuştu. Ama öyle bir kalabalık geldi ki. Biz hayati durumlar karşısında sessiz kalamayız ve kapılarımızı açmak zorunda kaldık. Bugün Türkiyenin her tarafından gelen 1.7 milyon suriyeli var.
Kobaniden IŞİDin saldırısından kaçanlar yaklaşık 200 bin kişi geldi. Kobani IŞİDin elinden alındıktan sonra bunların yarısı geri döndü. ABD uçaklarının bombaladığı köylerden kaçıp gelenler de var. Maalesef bazı Sünni ve Arap köyler de zarar görmüştür. Bu tehlike devam ettikçe, çok hayati bir durumda kalırsa 16-17 bin kişiyi kabul etti. Ama bu sürdürülebilir bir durum değil. Bunun maddi yönü bir kenara sürdürülebilir bir durum değildir.
Telabyadın düştüğü yönünde bize bir bilgi gelmedi. Telabyadın YPGnin eline geçtiğine geçtiğine dair bir teyyit henüz bize gelmedi.
KOALİSYON SENARYOLAR
Başbakanımız bir TV programında detaylı bir açıklama yaptı. Diğer genel başkanlar içinde basına aksedenler var aksetmeyenler var. Basında da spekülatif haberler var. Bırakın koalisyon hükümetlerini tek parti iktidarlarında bile zaman zaman bazı isimlerin basına sızdırıldığını biliyoruz.
Partiler, yetkili kurulları içinde görüşürken milletvekilleri kendi görüşlerini açıklar. Ama bunların basın önünde ekran önünde partiyi bağlayıcı şekilde ifadesi doğru da değildir. Bir genel başkana hükümeti kurmak için yetki verilmedi. Bu görev AK Partinin genel başkanına ilk olarak verilecek. AK Parti siyasi partilerin genel başkanıyla samimi görüşme yapılacak. Sayın Genel Başkanımız kuramazsa Kılıçdaroğlu da kendi görüşmelerini yapacak. Ondan sonra da kurulamazsa ortaya erken seçim çıkabilir.
Bugünkü görüşmeler sonrasında özellikle seçim sonrası ekonomide olumsuz bir dalgalanma olmadığını ve olumlu bir beklenti içine girildiğini sayın Babacan ifade etti. Bu istikrarın devam ettiğini gösteriyor.
Temel ilkeler noktasında görüşmeler yapılabilir. Biz madem ki bir koalisyon hükümeti kurmaya mecbur kaldık, milletimizi suçlamıyor ve bu karar sonrası güçlü koalisyon kurulmasını bekliyoruz.
ÇÖZÜM SÜRECİ NİYE YOK?
Sayın Kılıçdaroğlunun konuşmasının bir kısmı temenni, bir kısmı olması gereken ifadeler bir kısmı da belli makamları elde etmeye çalışan göndermeler. Siyasi değerlendirme yapıyor ama çok büyük bir eksiklik tespit ettiğm. 14 başlık getiriyorlar. Ana muhalefet lideri böyle kapsamlı bir açıklama yaparken nasıl oluyor da çözüm süreciyle ilgili bir cümle yok.
TÜRKİYE KOALİSYON GÜÇLERİNİN BOMBARDIMANIYLA İLGİLİ RAHATSIZLIĞINI BİLDİRDİ Mİ?
Öncelikle AK Parti ve CHP arasında alt düzeyde de olsa bir görüşme olmadı. Sayın Baykal ve Cumhurbaşkanı arasında bir görüşme yapıldı. Siyasi parti liderlerine bir çağrı yapacağını söylemişti sayın Cumhurbaşkanı. Buna CHP ve MHPden ret cevabı geldi. Biz sayın Başbakanımıza yetki verildikten sonra bir çalışma yapacaklarını biliyoruz.
Koalisyon güçlerinin DEAŞa karşı bombalama yaptıklarını biliyoruz. Yolları, yığınakları bombaladığını biliyoruz. Biz bu bombardımana karışmadık. Ama bazı yerlerin kullanılmasına izin verilmiş olabilir. Onlar önce DEAŞa karşı bunu yapıyorlardı. Şimdi PYD ve YPG etnik temizlik yaparak bölgeye başka etnik kimlikteki insanların yerleştirilmesi girişimi olduğunu görüyoruz. ABD ve koalisyon güçleriyle Türkiye belli konularda olumlu anlaşmanın içindeyken bu son gelişmeyle bunun farklı geliştiği görülüyor.
AHMET SEVERİN ABDULLAH GÜL KİTABI
4.5 yıl süren hükümet sözcülüğü görevinde şunu öğrendim. Hükümeti ilgilendiren konuları konuşmak. Ama ben sorunuzu özel bir soru olarak kabul ediyorum. Kitabı okumadım. Yazılanlarla ilgili durumu taraflara söylemek lazım. Bu Cuma gitmiştim İstanbula. Cuma Günü oması hasebiyle sayın Gülün hangi camide namaz kıldığını öğrenmek istedim. Sayın Gülün ofisinde bir çay içtik. Bundan sonra her fırsatta sayın Gülü ziyaret edip ondan yararlanmak isterdi.
İSTİFADAN SİZİ GÜL MÜ DÖNDÜRDÜ?
Kitabı okumadım henüz.Okuyayım ondan sonra cevaplarım.