Fatih haber,Haber fatih,Fatih Yaşam,Fatih aktuel ,Haber
RÖPORTAJ:
ALEV GÜRSOY CİMİN
alev.gursoy@posta.com.tr
Üçüncü döneminiz, yolu neredeyse yarıladınız. Ne kaldı geride yapamadığınız?
Aslında bu bir süreç. İnsan bir işe başlarken hedefler koyuyor. Onları yakaladıkça yeni hedefler tayin ediyor. Önemli olan hizmet ettiğiniz insanlarla entegre olup, toplumu bir araya getirmek. Eğer bunu başardıysanız gündelik hayattaki ihtiyaçların çözüldüğünü göreceksiniz.
BEYOĞLU GELECEĞE UMUTLA BAKIYOR
Peki, bunu başarabildiniz mi?
Büyük yol kat ettik. Beyoğlu insan gücüyle, yatırımcısı, esnafı, öğrencisiyle geleceğe umutla bakıyor. Her geçen gün daha iyiye gidiyor. Eğer hiçbir şey yapmasaydık başarısız olurduk.
Tanınırlığı en yüksek belediye başkanı olmayı nasıl başardınız?
Her insanın bulunduğu yerden hayata farklı bakışı, algısı var. İşte o farklı dünyalar için yaptığınız hizmetler varsa onların dünyasında olursunuz. Yoksa insanlar bakarlar ama görmezler. Biz herkese dokunarak başardık.
ÖTEKİSİ OLMAYAN BİR BEYOĞLU VAR
Beyoğlu gibi bir ilçede belediye başkanlığı yapmak zor mu?
Kasımpaşalıyım. Burada doğup büyüyen insanın hayatında Roman, gayrimüslim, kültür adamı, sanatçı, işadamı, sporcu, kısaca herkes vardır. Öteki yoktur. Beyoğlunda doğup büyüyen biri için Beyoğlunu yönetmek hayatın bir parçası. Dolayısıyla bizim için zor yok, başarmak ve hizmet için mücadele etmek var.
Sizinle Beyoğlunda neler değişti?
Her şey değişti. En başta umutlar. Tarlabaşında, Kuledibinde, Karaköyde, İstiklalin ara sokakları ve Okmeydanında oturanlar geleceğe umutsuz bakıyordu. Bunu doğru projeler ortaya koyarak yendik. Örneğin Tarlabaşı ile 12 yıldır uğraşıyorum. Sonuç ortada.
Beyoğlunun kentsel dönüşümdeki son durumu nedir?
Mevcut bina stokumuz içinde sadece tarihi mekanlarda 6 bin binanın neredeyse yarısını yeniledik. Beyoğlunun tarihi bölgesinde 6 bin yapının 2 bin 700 tanesi restore oldu. Bu restorasyondan dolayı Galatada, İstiklalin arka sokaklarında ve Tarlabaşında büyük iyileşme var. Tabi toplu yapılaşma olarak yaptığımız dönüşümler de var. Örneğin Emek Sineması, Tarlabaşı, Örnektepe, Piyalepaşa Bulvarında yapılanlar. Bunlardan kimisi bitti, kimisi sürüyor. Beyoğlu bütün olarak yenileniyor ve gelişiyor. 2004te 80 bin SSKlı çalışan vardı. Bugün 200 bin SSKlı çalışanımız var. Bu Beyoğlunda yatırımların ve ekonominin büyüdüğünü gösteriyor.
AKM İSTANBULA HİTAP ETMELİ
Restorasyonla Emek Sinemasında neler değişti?
Emek Sinemasının orjinalliğinden hiç bir şey eksilmedi. Dökülmüş, eksilmiş kısımları aslına uygun tamamlandı. Salonun çevresel imkanları günün şartlarına, ihtiyaçlarına göre geliştirildi. Fuaye, balkon, havalandırma gibi destek ünitelerle Emek Sinemasının ömrüne ömür katıldı.
AKM ne olacak bu arada?
Tıpkı Emekte olduğu gibi AKM için de yanlış algı var. Yıkılacak, yok olacak şeklinde. AKM için mekanlarıyla İstanbula hitap edecek, Taksim Meydanına yakışacak bir projeye ihtiyaç var. AKM, kullanım mekanlarıyla yeniden tasarlanmalı. Bunu hükümetimizden biz de bekliyoruz. Sanatçılar isteklerini doğru anlatmalı.
Beyoğlu denince akla ilk kültür sanat geliyor. Neler yapıyorsunuz?
Gerçek kültür çocuğa tiyatro, sinema ve müzik yaptırmaktır. Buradan baktığımızda Beyoğlunda 15 bin semt konağımız ve 20 bin öğrencimiz var. Gençlere ve çocuklara gençlik merkezi üzerinden dokunuyoruz. Ruhlarını besleyecek mekanizmaları kurmak için bir dünya kurguluyoruz.
Terör tüm yurtta turizmi etkiledi. Beyoğlunda durum ne?
Çok etkilendik. İşler düştü, otellerde ciddi boşluklar var. Eski canlılığı arıyoruz. Bir an önce bu girdaptan çıkılmasını bekliyoruz. Burada sistematik bir Türkiye düşmanlığı görüyoruz. Benzer olaylar dünyanın her yerinde oluyor. Sonuçta bunun içinden çıkacak olan biziz. Korkmadan saldırının ardından hemen ailemi alıp sokağa çıktım. Teröre karşı bir duruş sergiledik.
Beyoğlunun en büyük sorunu ne?
Burada yaşayan insanların gelişen hayat içinde işini bulabilmesi lazım. Mutlu bir şehri şöyle tarif edebilirim: İnsanlar doğup büyüdükleri Beyoğlunda gittikleri okulda çalışacakları işe uygun bir eğitim almalı. Sosyal ve kültürel hayatı bu çerçevede kurgulayabilmeli ve şehircilik hizmetlerinden faydalanabilmeli.
Kaldı geriye 3 yıl. İlçeyi bu süre içinde neler bekliyor?
3 bin binayı yeniledik ama 3 bin daha yapılması lazım. 2 bin sokağımızdan belki bin 300ünü yeniledik ama bir 700 bin daha yapılıyor ve Tarlabaşının tamamlanıyor olması lazım. Elimizdeki işleri bitirmemiz gerekiyor. Şu anda Okmeydanının tapularını veriyoruz. Galata Port ile Haliç Port da hayatımıza yenilikler katacak.
En büyük hayaliniz nedir?
Bütün gençlerime iş bulabildiğim bir Beyoğlu. İnsanlar geleceğe umutla bakabiliyorlarsa her yer güzeldir. Ama umutlarını kaybederlerse her şey kötüdür.
SOSYAL MARKET YÜZLERİ GÜLDÜRÜYOR
Sosyal belediyecilik konusunda neler yapıyorsunuz?
Sosyal market kurduk. Markette gıdadan, tekstil ve giyime kadar her şey var. Böylece yoksul 5 bin 500 aileye yardım ediyoruz. Ayrıca her bölgemizde semt konağımız var. 7-14 yaş grubuna eğitim desteği veriyoruz. Bunun dışında KEFKEN kampımız, havuzumuz ve kütüphanemiz var.
BEYOĞLU DENİNCE EMEK AKLA GELECEK
Beyoğlu uzun tartışmaların ardından tarihi Emek Sinemasına tekrar kavuştu. Yaptığınız restorasyonun ardından insanlar ne düşünüyor?
O dönem çok eleştiri aldık. Bizim yapamayacağımızı söylediler. Ön yargılarla mücadele etmek zorunda kaldık. Bitince ne mi oldu? Bir vay be dedirttik. Geriye baktığımda tüm bunların Emek Sinemasının yeniden varoluşuna katkı sunduğunu düşünüyorum. Eleştiriler, ön yargılar, titizliğimizi daha da artırdı. Herkesin işte bu! Diyeceği bir başarı hikayesi yazdık. Artık sinema deyince akla Beyoğlu, Beyoğlu denince de Emek geliyor. Sonuçta insanların söylediği gibi değilmiş, biz başarabiliyormuşuz. Bu nedenle sonraki hedefimiz diğer mekanları da restore etmek. Örneğin Atatürk Kültür Merkezi gibi.