Fatih haber,Haber fatih,Fatih Yaşam,Fatih aktuel ,Haber

Fatih Aktüel

Video Galeri
Foto Galeri
Web Mobil
Bu haber 4182 kez okundu. | Guncel Haberleri
Haberin Tarihi :   19 Ekim 2016 - 16:50

Bilge Kral: Aliya İzzetbegoviç

Büyüt
Küçült
Bilge Kral: Aliya
Bugün Aliya İzzetbegoviçin vefatının sene-i devriyesi... Bosnadan Dünyaya uzanan bir Müslümanın örnek hayatına dair anekdotlar. Rahmetle anıyoruz..

Haber10 Özel
Ergün Munduz / Furkan Düzenli

Başını Hep Dik Tut
yıldızların altından geçmemiz gerek..
hangi yolu seçersen seç
sonunda ölüm var..
ve herşey bitecek
ve sende öleceksin
bu dünya ölecek..
bu yüzden başını dik tut....

Türkiye, Aliya İzzetbegoviç ismiyle ilk kez 1980li yılların sonlarına doğru yayınlanan “Doğu ve Batı Arasında İslam” kitabıyla tanışır.

O yıllar, Türkiyenin 12 Eylül Darbesinin olumsuz şartlarından kurtulmaya çalıştığı yıllardır ve Türkiyedeki Müslümanlar için arihi coğrafyamızdan yükselen bir ses ilaç gibi gelir: Aliya İzzetbegoviç ve Demokratik Eylem Partisi (SDA)nin kuruluşu.

 

Bosnada destansı bir mücadele başlamaktadır. Aliya bu mücadelenin önde gideni, bayrak tutanıdır. Parti kuran seçimlere giren, muhalefetle karşılaştığında sözünü esirgemeyen, onlarla yarışı kendi kulvarı içinde sürdüren, halkın içinden bir Müslümandır Aliya.

Aliya yeri gelir camide saf tutar, yeri gelir entelektüel birikimi ve siyasete getirdiği yeni felsefeyle rakiplerine fark atar. Edebiyatseverdir fakat ülkesi ve dini için savaşın ateşli anlarında en ileri diplomasi dilini ve savaş taktiğini kullanmayı da bilir.

 

DOĞU VE BATI ARASINDA ALİYA İZZETBEGOVİÇ

Aliyanın hikayesi bir nevi Balkanların makus talihinin de hikayesidir. Biraz Mostardır biraz Gazi Hüsrev Bey (Begova) Camiidir ve tabi olmazsa olmaz Başçarşıdır.

/

Aliya doğduğunda takvim yaprakları 8 Ağustos 1925i gösteriyordur. Bugün Bosna-Hersekin kuzeybatısında bulunan Bosanski Samac kasabasında dünyaya gelir.

Mladi Muslimani

Babaannesi Üsküdarlı bir Türk olan Aliya, İslami hassasiyetleri olan bir ailede, İslama çok uzak bir çevrede büyür. Lise çağına geldiğinde İslami konulara ilgisi onu ön plana çıkarır. Arkadaşlarıyla birlikte kurduğu Müslüman Gençler Kulübünde (Mladi Muslimani) düşünce yetileriyle farkını hissettirir ve Müslüman Gençler bir düşünce kulübü olarak kalmaz, aksiyon ve eğitim faaliyetlerine başlar.

/

İlk Mahkumiyet

Yugoslavya 13 Ocak 1946 tarihinde bağımsızlığını ilan eder ve kurulan Komünist Rejim İslam üzerinde baskısını artırır. Aliya 1949 yılında İslami faaliyetleri nedeniyle 5 yıl hapse mahkum edilir. Baskılar 1953 yılında Titonun iktidara gelmesiyle birlikte zirve noktasına çıkar, 1974 yılında yeni anayasayla birlikte baskılar azalır.

İslam Manifestosu ve 14 Yıllık Mahkumiyet

Baskılar azalır fakat mahkumiyetler bitmez. Aliyanın makalelerinden oluşan “İslam Manifestosu” 1980 yılında yayınlanır ve hakim sisteme karşı “hakim sistemi değiştirmek ve Bosna-Herseki İslami devlete dönüştürmek için çalışmak” suçlamalarıyla itham edilir ve 14 yıla mahkum edilir.

 

1983 yılında verilen mahkumiyet kararı 11 yıla indirilir, Aliya 1988 yılına kadar hapiste kalır, çıkan afla serbest bırakılır. Hapisten çıktığında ise hapishanede yazdığı “Doğu Batı Arasında İslam” yayınlanır. Aliya sadece Bosnanın tanıdığı bir isim değildir artık.

/

SDA ve Siyaset Sahnesine Çıkış

Aliya İzzetbegoviç, Bosna-Hersek Özerk Cumhuriyetinde Demokratik Eylem Partisi (SDA)ni kurduğunda tarihler 5 Aralık 1990ı gösteriyordur. Yapılan seçimler sonucunda SDA büyük bir başarı elde eder partinin lideri Aliya ise Cumhurbaşkanı olur, Parti parlamentoda 86 sandalye kazanır.

/

Bosna tarihinde 1 Mart 1992 önemli bir gündür. Yapılan referandum sonucu Bosna-Hersek bağımsızlığını ilan eder. Yugoslavya Ordusunun önemli bir bölümünü bünyelerinde toplayan Sırplar bu durumdan rahatsız olurlar ve Avrupanın orta yerinde 20. Yüzyılda bir soykırım başlar.

Srebrenitsadan Daytona

Bosna Savaşı, 1 Mart 1992 Referandumunda 14 Aralık 1995 Dayton Anlaşmasının imzalanmasına kadar devam eden bir katliam olarak tarihe geçer.

Üç yıldan fazla süren savaş sırasında; yüz binin üzerinde Boşnak hayatını kaybeder, 2 milyon civarında Boşnak ise yerini yurdunu terk etmek zorunda kalır.

 

Savaş süresince hayatını kaybeden sivillerin %83ü Boşnaktır. Başlı başına bu bilgi dahi Bosna Savaşının Boşnaklara karşı yürütülmüş sistematik bir katliam olduğunu gösterir.

Savaş sırasında özel bir başlık açılması gereken bölge ise Srebrenitsadır. Srebrenitsa Katliamında öldürülenlerin kesin sayısı bilinmemekle birlikte BM in Eski Yugoslavya Savaş Suçları Mahkemesi Savcısı, 7 bin ila 8 bin kişinin öldürüldüğünü kayıtlara geçirmiştir. Yer yıl Srebrenitsada toplu mezarlar ortaya çıkarılmaktadır. 

 

 

 

Aliya, toplumuna barışta olduğu gibi savaşta da liderlik eder. Beklenmedik savaş karşısında Boşnaklar kısa sürede Aliya ın çevresinde kenetlenirler. Aliya ile bağımsızlığın ağır bedelini birlikte ödemeye başlarlar. Savaş boyunca evler, camiler, tarihi eserler yıkılıp insanlar toplama kamplarında işkenceye tabi tutulur.

Fakat Aliya ve halkı direncini kaybetmezler. Halkına direnmeyi ve doğruluğu öğütleyen Aliyayı uluslararası devletler görmezden gelirler. Ta ki savaş Boşnakların lehine dönene kadar. Toplumlarının baskısıyla uluslararası güçlerin devlet başkanları Dayton Anlaşmasını masaya koyarlar.

Adil Savaşla Adaletsiz Barış Arasında Aliya

Dayton Anlaşması için Aliya, “Bu adil bir barış olmayabilir; fakat süren bir savaştan daha iyidir.” der. İleri görüşlü Aliya farkını sahada olduğu gibi masada da ortaya koyar.

 

Avrupanın iki yüzü savaşta olduğu gibi barışta da kendisini gösterir. Gözleri önünde gerçekleştirilen soykırımı durdurmayan liderler, Bosnanın savaşı dengelediği durumda barışçı kesilirler ve Aliya en kötü barış en iyi savaştan iyidir diyerek masaya oturur.

 

Tarihin Tanığı Aliya

Dayton Anlaşmasının sonrasında Aliya iyice yorulmuş ve emekliliği düşünmeye başlamıştır. Eylül 1998de gerçekleştirilecek seçimlerde aday olmayı düşünmez ancak arkadaşları ve partililer onu ikna etmeyi bir süreliğine başarırlar.

Takvim yaprakları 6 Haziran 2000i gösterdiğinde ise Aliya Bosna Hersek RTV BiH kanalında vatandaşlarına seslenir.

/

“Sevgili Bosna-Hersek vatandaşları,

BH Devlet Başkanlığındaki Başkanlık görevimden görev süremin sona erişiyle beraber, yani bu sene 12 Ekim tarihinde, ayrılmaya karar verdiğimi açıklamak istiyorum. (…) Çekilme kararımın birçok sebebi var, ancak en önemlileri yaşım (Ağustosta 75 yaşımı bitiriyorum) ve sağlığımdır. Bugünkü şartlarda Başkanlık üyeliği görevi benim sahip olmadığım fiziki ve ruhsal bir güç gerektirmektedir.

 

Tarihimizin zorluklarla dolu son on yılı içerisinde beni destekleyen herkese teşekkür ediyorum. Boşnak vatanseverlerin bölünmemiş, demokratik ve ferah bir Bosna-Hersek hayallerinin gerçekleşmesini diliyorum.”

 

YILDIZLARIN ALTINDAKİ YERİNİ HAK EDEN ADAM: ALİYA

“Ayrılıkları sevmem, ancak üzüntü duymadım” der 15 Ekim 2000de Başkanlık binasındaki odasında bulunan masasının çekmecelerini boşaltırken. Ve hayatını şöyle özetler:

“Bana tekrar yeni bir hayat yaşama fırsatı sunulsaydı kabul etmezdim. Ancak, eğer yeniden doğsaydım yine kendi hayatımı yaşamayı seçerdim.”

/

19 Ekim 2003... Aliya, arkasında bir millet, bir ümmet bırakarak ebedi aleme göç eder. Gidişine Bosna-Hersek ağlamaz sadece. Sarayevodan yükselttiği ses İstanbulda, Şamda, Bağdatta, Mekkede ve diğer İslam coğrafyalarında yankılanır.

 

 

İGMAN DAĞI GİBİ ADAM: ALİYA

Kaybetmeye mahkum edilen bir toplumun muzaffer komutanı,

Taviz vermeden, kardeşçe, ötekini anlamayı borç bilerek yaşamayı öğreten öğretmen,

“Biz zalimler gibi olmamalıyız” diyen rehber,

Başında beresiyle halkının bir an olsun yanından ayrılmayan lider,

Kimi zaman cephede, kimi zaman görüşme masalarında savaşçı,

Tarihin en acı günlerinin tanığı,

Gözlerinde hep umut olan Bilge Kral...

/

BATININ GÖZÜYLE TARİHİN ALTIN ORANI: “MÜSLÜMANLAR SUÇLUDUR”

1992 yılında Sırpların Bosnalı Müslümanları öldürdüğü günlerde ABD Dışişleri bakanlığı sözcüsü Margaret Tutwiller tarihi bir açıklama yaptı. Müslümanların direnişe geçmeleri üzerine yaptığı açıklamasında Hırvat milislerin ardından Müslüman milislerin çarpışmaya girdiklerine işaret ettikten sonra Mevcut durum içerisinde hiç kimse masum değildir ifadesini kullandı.

 

20. Yüzyılın sonunda, kndini dünyanın polisliğine adamış ABD sözcüsü kendini savunan Müslümanlar için hiç kimse masum değildir dedi. Tarihin altın oranı daha açık ifade edilemezdi herhalde.

Eric Hobsbawm İkinci Paylaşım Savaşının dünyaya düzen ve nizam kazandırdığını söyleyecek kadar ileri gider.  Bu görüşü ispatlamak için de İkinci Paylaşım savaşından sonra bir daha savaş çıkmadığını söyler.


(Saraybosna Umut Tüneli in girişinde Burası 20. Yüzyılın Bittiği Yer yazan afiş)

Çeçenistan, Irak, Afganistan, Pakistan, Bosna…  Buralarda yaşananı savaştan saymaz bile. 1992 yılında Birleşmiş Milletler Müslüman Boşnakları öldüren Sırpları kınamakla yetinirken kafalarında tam olarak böyle bir dünya vardı.

Aliya İzzetbegoviçin Bosna-Hersek deki çarpışmaların durdurulması için BM tarafından askeri birlikler gönderilmesi talebi, BM genel sekreteri Butros Gali tarafından öyle bir şeyin çok riskli olacağı iddiası ile reddedildi.

ABD başkanı George Bush da, Sırbistan ve Karadağa karşı uygulanan yaptırımların etkisini göstereceğini ileri sürerek bu ülkelere askeri müdahalede bulunmanın gereksiz olacağını ileri sürdü. İngiltere de aynı gün yaptığı açıklamasında Bosna-Herseke çekiç güç gönderilmesine kesinlikle karşı olduğunu bildirdi.

/

Öte yandan NATO, 4 Haziran tarihinde yaptığı açıklamada, yeni Yugoslavya Federasyonu a BM tarafından uygulanan yaptırımlara destek sağlanması amacıyla askeri müdahalede bulunulmasına karşı olduğunu bildirdi.

ESKİ BİR ALIŞKANLIK: KATİLE DESTEK

Alman gazetelerinden Frankfurter Allgemeine in, BM birliklerinin Batı Bosnada Sırp birliklerine lojistik destek sağladığı yolundaki iddiası da, söz konusu teşkilatın Sırp saldırılarının durdurulması için gerçekleştirdiği birtakım diplomatik girişimlerin ciddi olmadığını ortaya koyuyordu.

Frankfurter Allgemeine gazetesi, BM birliklerinin himayesinde Batı Bosnada bir hava köprüsü oluşturularak Sırp birliklerine askeri malzeme temin edildiğini ileri sürmüştü.

 

Bu gibi haberlerin ortaya çıkmasından hemen sonra ABD yönetimi de dikkatleri başka yönlere çekmek amacıyla, Müslümanların BM kontrolüne verilen Sırplara ait ağır silahların toplandığı yerleri bombaladıklarını ileri sürdü.

ABD yönetimi Bosna-Hersek eki çatışmaların sorumlusu olarak Sırpları ve Belgrad yönetimini görürken Saraybosna yönetiminin ve Müslümanların da bu çatışmaları kışkırttıklarını ileri sürdü.

Bosna savaşından 24 yıl sonra bugün Suriyede ve Irakta yaşananlara şaşırmalı mıyız?

/

AVRUPAYA BÜYÜK GELEN TASAVVUR: İSLAM

İnsanlığın ve medeniyetin krizlerle boğuştuğu bir çağda Aliya çağdaşlarından farklı olarak bir kurtuluş arıyordu.  Siyaseti özgürlükten özgürlüğü ise ahlaktan bağımsız olarak düşünemiyordu. 

Kıtasal olarak Ortaçağda kadınları ve hastaları, yeniçağda siyahileri son yüzyılında ise milletleri ve kültürleri şeytanlaştıran bir medeniyetin parçasıydı. Aliyanın medeniyet tasavvuru Avrupa kıtası için olmasa da Avrupanın aç gözlülüğü ve hevesleri için fazlaydı. Bugün aynı şartları sınırlarımızda yaşıyoruz.

 

Bu çıldırtıcı ve yürek yakan cendereden çıkmak için cesarete ve ferasete aynı anda ihtiyacımız var. Cesaret Türkiyede filiz verdi. Ferasetse İslam siyaset felsefesinin Bilge Kralı Aliyayla kendini tekrar göstermişti.

/

Bizler için kabusa dönen Sanai kapitalistinin rüyasından uyanabilmek için Aliyanın duasını tekrarlıyoruz:

“İzin ver keremli ellerime

Yarattığın şeyler dokunsun

Sesini duymam için kulaklarımı keskinleştir

Kavrayabilmem için hikmet ver bana

Her yaprağa her taşa gizemli bir şekilde yerleştirdiğin öğretini

Kuvvet istiyorum, fakat kardeşlerimi ezmek için değil

Sadece en kötü düşmanımı -kendimi- yenmek için

Tanrım, değiştiremeyeceğim şeyler için bana güç ver

Değiştirebileceğim şeyleri değiştirmek için de cesaret

Bir de ikisini tefrik etmek için hikmet”





E-Posta ile Yolla
Sayfayı Yazdır
Sosyal Paylaşım
Google
Blogger
Tumbir
Etiketler :
İsim Soyisim :
E-Mail :
UYARI : Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.
Uyarı
Güvenlik kodu :
Bu habere ilk yorumu siz yapın.
DİĞER HABERLER
Foother
SOSYAL MEDYA
Facebook Twitter RSS Sitemap
"Fatih Aktüel | https://www.fatihaktuel.com/"   Tum Hakları Saklıdır. © 2023 - 2024