Fatih haber,Haber fatih,Fatih Yaşam,Fatih aktuel ,Haber
Türkiye'yi ziyaret eden Irak Cumhurbaşkanı Fuad Masum ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, başbaşa ve heyetlerarası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Erdoğan, ABDli yetkililerin, Başkan Barack Obamanın “soykırım” ifadesini kullanmayacağını aktardıklarının hatırlatılması üzerine, “Sayın Obamadan zaten böyle bir şeyi gerçekten duymak istemem. Böyle bir şeyi de beklemiyorum. Çünkü Türkiyenin Amerikanın nezdindeki yeri bellidir ve bu olaylar karşısındaki tavrı bellidir. Yaptığımız görüşmelerde zaman zaman bu konuyu aramızda zaten görüşmüşüzdür” dedi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan şu mesajları verdi:
İlgisi olmayan masada
Konunun siyasetçiler değil, tamamen tarihçilere bırakılması, tarihçilerin bu konu üzerinde çalışması yaklaşımında olduğumuz herkes tarafından biliniyor. Ama Ermenistan ile yakından uzaktan hiçbir ilgisi olmayan ve benim ülkemde yaşayan Ermenilerle yakından uzaktan ilişkisi olmayanların bu konuyu siyasi polemik vesilesi yaparak kendi parlamentolarına taşımasını biz her zaman kınamışızdır. Hiç ilgisi yok, alakası yok masaya oturuyorlar. Birçok girişimimiz oldu. Şu anda bakıyorum AB bizim arkamızdan değil, çok çok gerimizden geliyor. En son yaptıkları açıklama, ‘arşivlerin açılması diyor. Ben 12 yıldır bu arşivleri her an açmaya hazır olduğumuzu söylüyorum.
Herkes arşivini açsın
Ermenistanın varsa bu noktada arşivi onlar da arşivlerini açsınlar, hatta üçüncü ülkeler de varsa onlar da açsınlar. Tarihçilerimiz çalışsınlar, ondan sonra bunlar bizim önümüze gelsin. Ondan sonra da bu konuyla ilgili verilecek kararı vermeye hazırız. Biz bu noktada rahatız. Şu anda kendileri bir kuru tatminle uğraşıyorlar.
Barış gayretleri yok
Türkiyede yaşayan 100 bine yakın Ermeninin yarıya yakını Türk vatandaşı. Bu insanların, bunları rahatsız etmeye hakkı var mı, rahatsız ediyorlar. Vanın Akdamar Adasındaki kiliseyi, başbakanlığım döneminde restorasyonu yapılarak, her yıl belli zamanlarda ibadete açtık. Orada gidip ibadetlerini yapabiliyorlar. Acaba Ermenistanda böyle bir yaklaşım tarzı var mı, yok. Biz bunların hepsini yapıyoruz. Demek ki kimse barışı aramanın gayreti içinde değil. Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki sıkıntı konusunda uluslararası karar organları, Azerbaycanın haklılığına yönelik karar verdiği halde, Nahçıvan, Karabağdaki sorun 23 yıldır çözülemedi. ABD, Rusya, Fransa bu konuda aracı ülke oldu, ortada Minsk anlaşması da var. Bir araya geliyorlar, konuşuyorlar, dağılıyorlar ama oradaki sıkıntı devam ediyor. Şimdi, 24ünde de ne yapacaklar; Ermenistanda bir araya gelecekler, kendileri çalıp, kendileri oynayacaklar. Konuşacaklar, edecekler, Türkiyeye hakaretler edecekler.
24 Nisanda görecekler
24 Nisanda biz de Çanakkalede bir araya geleceğiz ama biz Çanakkalede bizim gündemimizde Ermenistan yok. 23 Nisanda İstanbulda biz dünya barışını konuşacağız, bizim farkımız bu. Onun için 24 Nisan Çanakkale 100. yıl kutlamalarını Ermenistan, yavuz hırsız ev sahibini bastırırmış kabilinden, güya onlara misillime yapıyormuşuz havasında konuşuyor. Bizim öyle bir derdimiz yok, endişemiz de yok. Orada ne konuşurlarsa konuşsunlar, 24 Nisanda, Türkiyeye gelen 100e yakın lider orada ne yapıldığını gayet iyi görecek. İstanbuldaki sempozyum ve panelde neler konuşulduğunu, dünya barışına nasıl katkıda bulunuruz, bunu da orada dinleyecekler.
100. yılda bir ilk
Erdoğanın, 24 Nisanda çok sayıda ülkenin devlet başkanları ve temsilcilerini son anda bir değişiklik olmazsa Atatürkün tarihi Savarona yatında vereceği akşam yemeğinde ağırlaması planlanıyor.
Erdoğan, Suudi Arabistanın Yemende Husilere ve Ali Salih destekçilerine yönelik hava harekatını sonlandırma kararından duyduğu memnuniyeti de vurgulayarak, “Başından beri desteklediğimiz ve siyasi çözümün önünün açılmasına vesile olmasını temenni ediyoruz” dedi.
GEMİ BATIRMA FİKRİ FELAKET
Göçmenleri taşıyan insan kaçakçılarının gemilerinin, Akdeniz ve Ege Denizinde batırılmasına zemin hazırlayan açıklamaların, Avrupadan yapıldığı yönünde medyada iddialar yer aldığını belirten Erdoğan, “Eğer Avrupa Birliği üyesi ülkeler bu açıklamayı yapıyorsa veya ABde böyle şeyler gündeme geliyor ve konuşuluyorsa bu bir felakettir. Öyle ya da böyle bu insanlar ülkelerinden kaçarak Avrupa ülkelerine sığınmaya çalışıyorlarsa bu nasıl bir insani yaklaşımdır? Türkiye 2 milyon insanı şu anda Türkiye eğer kendi topraklarında barındırıyorsa bunu insani ve vicdanı bir görev telakki ettiği için yapıyor. Bizden çok daha güçlü olan ülkeler niçin bunları batırmak suretiyle bunların ölümünü hazırlıyor. Batının bu yaklaşımını kınıyor ve lanetliyorum” dedi.
DEAŞ BÜYÜK BİR VİRÜS
Fuad Masum ile son derece verimli görüşmeler yaptıklarını, el ele, omuz omuza vererek zorlu dönemde Iraka nasıl yardımcı olabileceklerini ele aldıklarını belirten Erdoğan, “DEAŞa karşı verdikleri mücadelede desteğimizi bir kez daha vurguladık. DEAŞ, mezhepsel fay hatları üzerinden bir siyaset inşa etmeye çalıştı, farklılıkları istismar ederek, gerilimleri tırmandırarak, kışkırtarak mevzi kazanmaya çabaladı. DEAŞ, ümmetimizi parçalamanın gayreti içerisinde olan önemli bir virüstür. DEAŞın silah kaynakları nereden, parasal kaynakları nereden geliyor, bunun üzerinde ısrarla durulması lazım. İslam dünyasının dışındaki gayrı İslami, Hristiyan dünyasından vesair bu örgütün içerisinde yer alanlar, herhalde burayı benimsedikleri için yer almıyor. Bu soruya da bir cevap bulmamız lazım. Bunlar da bizim için çok çok önem arz ediyor” diye konuştu.
AHLAKTAN UZAK TERÖR ÖRGÜTÜ
Fuad Masum, Irakta bazı güvenlik güçlerinin DEAŞ ile mücadele kapsamında eğit donat çerçevesinde Türkiye tarafından eğitildiğini ve Türk hükümetinin ülkesine insani yardımda bulunduğunu hatırlatarak, teşekkür etti. Masum, “DEAŞ her türlü değer ve ahlaktan uzak bireylerin oluşturduğu bir terör örgütü. Erdoğanın bahsettiği gibi ‘büyük bir virüs demek istiyorum. Bir yerden başka bir yere intikal eden bir virüs. Bu bağlamda da Türkiye ve diğer bölge ülkelerinden Iraka bu büyük afete karşı mücadelesinde destek olmalarını talep ediyorum. Bu virüs kaldırılmazsa başka bir ülkeye de geçebilir, kıtalararası yayılım da sağlayabilir. Avustralyada, Kanadada, Tunusta, Afrikada hazırlık içinde olduğunu biliyoruz” dedi.