Fatih haber,Haber fatih,Fatih Yaşam,Fatih aktuel ,Haber
Cumhurbaşkanlığı sözcüsü İbrahim Kalın, İsrailin aldığı kararla ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Kalın, Yahudi ulus devlet yasasına ilişkin, Uluslararası toplumu, tüm dünyanın gözlerinin önünde yaşanan bu adaletsizliğe tepki vermeye çağırıyoruz. ifadelerini kullandı.
YAHUDİ ULUS DEVLET YASASI NE GETİRİYOR?
İsrailin bir anayasası olmadığı için devletin anayasası mesabesindeki emel kanunlarının içine girecek olan yasayla İsrail devleti, tüm dünya Yahudilerinin temsilcisi etnik-dini bir devlet olarak tanımlanıyor.
Güney Afrikadaki ırkçı Apartheid rejimi kanunlarının bir benzeri olduğu belirtilen Yahudi Ulus Devlet Yasa tasarısı iki farklı vatandaş modeli öngörüyor. Buna göre, 8 milyon nüfuslu ülkenin yaklaşık yüzde 20sini oluşturan Araplar ikinci sınıf vatandaş konumuna düşecek.
Halihazırda uygulamada var olduğu belirtilen ayrımcı politikaları yasayla hükme bağlayacak tasarıyla, Arapça resmi dil olmaktan çıkacak ve ülkenin tek resmi dili İbranice olacak. Bununla birlikte tasarının en çok tepki çeken diğer maddeleri arasında, şu hükümler yer alıyor:
Ülkede kendi kaderini tayin etme hakkı sadece Yahudilere aittir, İsrail bir Yahudi devletidir, İsrail dünyadaki tüm Yahudilerin tarihi anavatanıdır, hukukta bir boşluk olduğunda Yahudi şeriatı referans alınacaktır, dünyadaki tüm Yahudilerin İsraile dönme hakkı vardır, Yahudilerin dini günleri resmi tatil sayılacaktır ve İsrailin başkenti Kudüsür.
Yasa tasarısında yer alan bir diğer madde olan Tüm İsrail vatandaşları eşit haklara sahiptir hükmünün ise diğer maddelerle çeliştiği, göstermelik olduğu ve uygulamada bir anlam ifade etmeyeceği kaydediliyor.
Tasarıda İsrail tüm dünyadaki Yahudilerin tarihi anavatanıdır denilerek Filistinlilerin bu topraklar üzerindeki tarihi varlığı ve hakları da görmezden gelinmiş oluyor.
İsrail dünyanın değişik bölgelerinde bulunan Yahudileri İsraile gelip yerleşmeye teşvik ederken, 1948de vatanlarından sürdüğü Filistinlilere geri dönme hakkını tanımayı ise reddediyor.
Yaklaşık 8 milyon nüfuslu ülkede yaşayanların yüzde 20sinden fazlası, 1948 sürgününde ülkelerinde kalmayı başarabilen İsrail vatandaşı Filistinli Araplardan oluşuyor.