Fatih haber,Haber fatih,Fatih Yaşam,Fatih aktuel ,Haber
Son günlerde peş peşe yayınladığı video kayıtlarıyla kendisine bağlı grubu radikalleştiren Gülenin bu sohbetinde de, “adanmış ruhlar”ına “ruhsatlarla değil azimetlerle hareket ediniz” demesi ve bunu Asrı Saadetteki örneklere dayanarak yapması, Gülen kendisine bağlı grubu “Nereye sürüklemek istiyor?” sorularını da gündeme getirdi.
Bugüne kadarki çizgisinde otoriteye saygıyı esas alan, grubun varlığı ve selameti için takiyyeyi bir doktrine dönüştürecek kadar çatışmalardan imtina eden Gülenin, peş peşe gelen “daha radikal çıkışlar bekliyorum” talimatları, sadece çok yakınındakileri ve kendisiyle birlikte hareket eden geniş bir kitleyi değil, toplumun bütün kesimlerini endişelendiriyor. Gülenin son sohbetlerinde, verdiği örnekler üzerinden kendini feda etmek ve şehadet vurgularını özellikle yapması ve bunu üstün bir hedef olarak ortaya koyması, “Gülen ne yapmak istiyor?”, “Bu mesajlar neyi hedefliyor?” sorularını da beraberinde getirdi. Gülen kendisine bağlı geniş bir kitleyi toplu bir harakiriye mi sürüklüyor dedirten çağrıları niçin yaptığı, görünür sebeplerin dışında hangi gerekçe ve motivasyonlara dayandığı bilinmese de, bu çağrıların onu takip eden kitleye yarardan çok zarar verdiği ortada.
İşte Gülenin son sohbetinde “Adanmış ruhlar” diye hitap ettiği bağlılarına yaptığı çağrı: “Adanmış ruhlar ruhsatları kullanmamalı, zalimden özür dilememeli. Özür şöyle dilenir: Deyip ettikleri yalanları, iftiraları, intikam duygularını, hırsızlıklarını, haramîliklerinı itiraf ederek ‘Biz milletten özür diliyoruz! derlerse şayet, bu bir yönüyle günah işlemiş bir insanın tevbe etmesi gibidir, Allah onu kabul eder, biz de kabul ederiz. Yoksa onlardan özür dilemek, onlar gibi olmak demektir. Öyle olmaktansa ölmek daha iyidir. Çünkü ölüm hakiki mümin için şeb-i arûstur.”
Gülen ayrıca, Cemaatten ayrılanları da ‘mürted kavramını kullanarak, hizmet mürtedi olarak tanımladı. Dünden bugüne farklı dönekliklerin olageldiğini, din ve amel mürtedlerinin yanı sıra hizmet mürtedlerinden de bahsedilebileceğini belirten Gülen, makam sevdası, zevke düşkünlük, rahat yaşama arzusu ve lüks tutkusu gibi hastalıklar sebebiyle bir nevi esarete düşmüş ve yoldan dönmüş mürtedleri, amel mürtedleri ya da akide mürtedleri günümüzde de mevcuttur dedi. Kendi grubundan ayrılanlarla ilgili olarak da; Bu arada, bir kısım beklentiler ya da endişeler sebebiyle yirmi-otuz sene beraber olduğu insanlara sırtını dönen ve onlar hakkında gıybetlere, iftiralara giren kimselerin katiyen umduklarına nail olamayacaklarını; hayatlarını dünyaya göre programlamış bir cephe tarafından satın alınsalar bile kendilerine katiyen itimad edilmeyeceğini ve bir müddet kullanılıp atılacaklarını savundu. Onlar hakkında herkesin, “Bunlar şimdi senelerdir beraber oldukları insanlara sırtlarını döndükleri gibi günü gelince bize de sırtlarını dönerler. Bir villa verdiğimiz zaman bize gelen insanlar, kalkar birisi bir gün iki villa verirse, bu defa onlara giderler. On bin alıyorlarsa birisi yirmi bin verince ona giderler. Dolayısıyla bize de vefalı olmazlar!..” şeklinde düşüneceğini iddia etti.
haber10.com