Başbakan Başdanışmanı Abdülkadir Özkan Habertürk en Kübra Para FETÖ ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Fetullah Gülenin Amerikan istihbaratı ile ilk 1965 yılında görüştüğünü söyleyen Özkan, FETÖ ün AK Parti döneminde örgütlendiği tezi tarihsel gerçeklikle örtüşmüyor. dedi.

Özkanın açıklamaları şöyle;

1960 a askerlik dönüşü Fethullah Gülen, Komünizmle Mücadele Derneği in başkanı olarak çıkıyor karşımıza. Komünizmle Mücadele Dernekleri o dönem Soğuk Savaş atmosferi içinde Rusyaya karşı ABD in ve Amerikan İstihbaratı ın desteklediği derneklerdi. Gülenin 1960lı yıllarda Diyanet İşleri Başkanlığı da memuriyete başladıktan sonra hayatındaki en önemli kırılma noktası Yaşar Tunagür ve Kasım Gülek görüşmesidir. Yaşar Tunagür dönemin Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı, Kasım Gülek ise CHP Genel Sekreteridir.

ABD İLE İLK İLİŞKİSİNİ 1965TE KURDU

Fethullah Gülenin Amerikan istihbaratı ile ilk ilişki kurduğu tarih 1965 ir. Bunu da Kasım Gülek, Yaşar Tunagür ve dönemin CIA temsilcisi Graham Fuller üzerinden başlatmıştır. O dönem aynı zamanda ABD in Türkiye ve bölgede ‘yeşil kuşak ve ‘Ilımlı İslam projesinin tedavüle sokulduğu yıllar. Amerikan derin aklı, Ortadoğuda Türkiyede ve Türk cumhuriyetlerdeki dini yapıyı değiştiremeyeceğini bildiği için, buraları komünizm tehdidinden korumak için apolitik bir din anlayışı gelişmesi konusunda destek veriyor. Ve 1980 sonrası Gülenin devletteki en büyük kadrolaşma dönemi başlıyor. Bu 1990larda zirveye ulaşıyor. Gülenin devlette AK Parti döneminde örgütlendiği tezi tarihsel gerçeklikle örtüşmüyor.

GÜLEN BAŞTAN SONA BİR CIA ÇALIŞMASI

1960larda başlayan ilişkinin sonra da devam ettiğini düşünüyorum. Geçmişte FBI danışmanlığı yapmış ve ABD istihbaratını çok iyi takip eden Paul Williams, Sibel Edmonds gibi gazeteciler Fethullah Gülenin baştan sona bir CIA çalışması olduğunu söylüyorlar.

ÖĞRETMENLERİ CIA AJANI

Hatta Paul Williams, Rus istihbaratına sızmak adına uzun yıllar Fethullah Gülenin Türk cumhuriyetlerinde finanse edildiğini bu finansman sayesinde okulların kurulduğunu, hatta o okullardaki öğretmenlerin aslında istihbarat toplayan CIA ajanları olduğunu ifade ediyor. Okul açtığı bütün ülkelerde devlet kademelerine nüfuz etmeye çalışıyor. Devlet büyüklerinin ve önemli isimlerin çocuklarını kendi okullarında okutup, o çocukların devlette belli kademelere gelmesini sağlayarak onlar üzerinden bir nüfuz elde etmeye çalışıyor. Aynısını Balkanlarda da yapıyor.

KENDİSİNİN KAİNAT İMAMI OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYOR

Çok ütopik ve bize komik gelebilecek bir hedefi var. Kendisinin ‘Kâinat İmamı olduğunu düşünüyor. Hatta Gülene bağlı olanlar onun Mehdi olduğuna inanıyorlar. Türkiye hinterlandında olan ülkeler ve Balkanları etkisi altına alma gayreti var. Bunu hem siyasi ve sosyal olarak hem de ticari olarak yapıyor. Dünyanın her yerinde büyük ticari kuruluşları var.