Genci yaşlısı, çocuğu kadını 7den 70e her görüşten milyonlar, terörü lanetlemek için Yenikapıya akın etti. Al bayraklı insan seli devletiyle el ele, kardeşliğin, birliğin fotoğrafını dünyaya gösterdi.

Yenikapıda Sivil Dayanışma Platformu tarafından düzenlenen “Milyonlarca Nefes, Teröre Karşı Tek Ses” mitingine kadın-erkek, çocuk yaşlı, genç milyonlarca kişi katıldı. Türkçe ve Kürtçe şarkıların çalındığı mitingte, vatandaşlara Türk bayrakları dağıtıldı. İstiklal Marşının okunması ve Kuran-ı Kerim tilavetiyle başlayan mitinge Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu, eşi Sare Davutoğlu ve TBMM İsmet Yılmaz da katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan, şehit savcı Mehmet Selim Kirazın Babası Hakkı Kiraz ve annesi Saadet Kirazın yanına oturdu.

SAZ-CAZLA OLMAZ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı konuşmada bu davanın sembolü ve en büyük şahidinin dört bir yanımızda dalgalanan  ay-yıldızlı al bayrak olduğunu  söyledi. HDPlilerin ‘Bayrağa saldırı mı var? ifadesini hatırlatan Erdoğan, “Daha ne olacaktı? Yalan üzerine inşa ettiğiniz bir dünyanız var. Cesetleri kendilerine ait paçavraya saranlar... Ve ondan sonra da bayrağa saldırı mı var? Zorla kongrelerinizde bayrağımızı astınız, zaman geldi bayrağımızı indirmeye kalktınız ama şimdi bazı beyaz Türklerin destekleriyle ayakta kalmaya çalışıyorsunuz. Sazla, cazla bu iş yürümez” diye konuştu. Erdoğan, bayrak  için hiçbir fedakarlıktan kaçınmadıklarını ve kaçınmayacaklarını vurgulayarak, şunları kaydetti: “Rengini şehitlerimizin kanlarından alan, hilali bağımsızlığın sembolü, yıldızı şehidimizin ta kendisi olan bu bayrağın anlam olarak dünyada eşi benzeri yoktur. Kim ki bu bayrağa sahip çıkıyorsa işte o yerlidir, millidir, Türkiyelidir.”

ETNİK SORUN YOK

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün milletin karşısında kim varsa dün Malazgirtte de onların olduğunu, bugün milletin karşısında kim varsa dün Kılıçarslanın, Selahattin Eyyübinin karşısında da onların olduğunu, bugün milletin karşısında kim varsa dün Çanakkalede de Kurtuluş Savaşında da onların bulunduğunu dile getirdi.  Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizi asıl üzen ise millilikle yerlilikle bu topraklarla irtibatını koparanların Türkiye üzerinde oynanan oyuna, gönüllü figüranlık yapıyor olanlardır. Ülkemizdeki teröre bulaşanlar da hangi saikte olursa olsun onlara destek verenler de bu coğrafyada niçin bulunduğunu bilmeyenlerdir.”  Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2005 yılında Diyarbakırda yaptığı konuşmayı hatırlatarak, şunları söyledi: “Ne demiştim? ‘Kürt sorunu, bu milletin bir parçasının değil hepsinin sorunudur. Benim de sorunumdur. Sorunların parça parça adresi olmaz. Bütün sorunlar, Türk olsun Kürt olsun, Çerkez, Abhaz, Laz, Arap, Roman olsun bütün Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının ortak sorunudur.  Bir kez daha ifade ediyorum; ‘Verilen mücadeleler sonunda artık Türkiyenin Kürt sorunu yoktur, terör sorunu vardır diyecek bir noktaya geldik.”

TEHDİT SÖKMEYECEK

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1 Kasım seçimlerinin yaklaştığını hatırlatarak, konuşmasını şöyle sürdürdü: “1 Kasım için sizlerden tarihi bir karar, tarihi bir gayret istiyorum. Hani diyorlar ya ‘Biz herhangi bir şey yapmıyoruz. 7 Haziranda gittiler, muhtarları tehdit ettiler. Her ay içinde, her hafta en az bir kez muhtarlarla toplantı yapıyorum. 350-400 muhtarı Ankaraya davet ediyorum. Güneydoğu, Doğu, o bölgeden davet ettim. 90 tanesi gelemedi. İnceledik, geleceklerini bildirmişlerdi. Neden? ‘Tehdit altındayız, onun için gelemiyoruz dediler. Cici çocuk, siz kimi aldatıyorsunuz? Televizyon ekranlarında kimi aldatıyorsunuz? Şimdi 1 Kasıma gidiyoruz, aynı oyunu yine oynayacaklar. Bu millet, inşallah bu tehditlere kulak asmadan gereğini yapacaktır.

550 YERLİ VEKİL

 Erdoğan, “1 Kasım seçimlerinde Türkiye Büyük Millet Meclisine hangi partiden olursa olsun fark etmez, 550 yerli, milli, bedeni ve kalbiyle bu ülke için çalışacak milletvekili göndermenizi istiyorum. Herhalde ne demek istediğimi anlıyorsunuz değil mi? Şu anda Türkiyenin tek ihtiyacı budur” ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan, miting alanında şehit savcı Mehmet Selim Kirazın babası Hakkı Kiraz ve annesi Saadet Kirazın yanına oturdu.  Erdoğan, şehit ailesiyle yakından ilgilendi.

HAK VE ÖZGÜRLÜKLER    

Kardeş kavgası çıkarmak isteyenlere, aradıkları fırsatı asla vermeyeceklerini söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti:  “Bölgede terör örgütünün tehdidi ve tedrişi altında hayat mücadelesi veren kardeşlerimizin sıkıntısı, hepimizin sıkıntısıdır. Teröriste karşı celalli ve amansız, kardeşlerimize karşı müşfik ve hasbi olacağız. Bu  tezgahı kuranların oyununu tüm yönleriyle bozacağız. Demokrasiyi güçlendirmekte, hak ve özgürlükleri korumakta kararlıyız.”

KAVGA DEĞİL BİRLİK GÜNÜ

“Gün bölücülük değil, fitne değil, kavga değil birleşme, kenetlenme, hedeflerimize odaklanma günüdür” diyen Erdoğan, işte bunun için “Rabia, tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek devlet” dediklerini kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Eğer millet olarak birliğimizi kaybedersek inanın bana bir daha asla belimizi doğrultamayız

MİTİNGTEN NOTLAR

İbrahim Sadrinin Mehmet Akif Ersoyun “Çanakkale Şehitlerine” isimli  şiirini okuduğu mitingde, Diyanet İşleri Başkanlığı Mushafları İnceleme ve Kıraat Kurulu Başkanı Osman Şahin, şehitler için dua etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sivil Dayanışma Platformu Başkanı Ayhan Oğan, Başbakan Davutoğlu ve TBMM Başkanı Yılmazın konuşmasının ardından kürsüye çıktı. Bu sırada Esat Kabaklının “Bil Oğlum” şarkısı seslendirildi. Erdoğanın yaklaşık 45 dakika süren konuşması sırasında alanda dev bir Türk bayrağı açıldı.

AYRIM YAPAN KALLEŞTİR

Başbakan Ahmet Davutoğlu,  tüm Anadolu çocuklarının burada tek bir nefes ve yürek olduğunu dile getirerek, “Burada Silvanda 30 Ağustos günü annesinin ‘Ekmek al, alışveriş yap diye sokağa gönderdiği 12 yaşındaki Fıratın nefesini hissediyorum. Burada Diyarbakırda yetişip, sonra Diyarbakırlıya hizmet için dönen aziz doktor, aracı taranarak öldürülen Abdullah Biroğulun nefesini hissediyorum. Burada Diyarbakır Yenişehirde çalıştığı çorbacıda şehit edilen Diyarbakırlı Şehmuzun nefesini görüyorum” dedi.  Davutoğlu, Çözüm Sürecinde ‘Silahları terkedin dediklerini ancak bunun yapılmadığını vurguladı.

MÜCADELE SÜRECEK        

Suruçtaki saldırı ve Adıyamanda askerlerin şehit edilmesinin ardından 23 Temmuzda huzur ve demokrasi operasyonunu başlattıklarını anlatan Davutoğlu, “Şimdi bizi suçlayanlar, ‘1 Kasım seçimlerine giderken, terör operasyonları başlattı diyenler, 22 Temmuz sabahında o iki masum polisimiz uyurken şehit eden hainlere cevap verdiğimizi, vereceğimizi bir kez daha bilsinler. Mücadeleyi silahlar bırakılana  kadar sürdürmeye kararlıyız” dedi.

 TÜRK-KÜRT KARDEŞTİR

 Davutoğlu,, sözlerini şöyle sürdürdü:“Kardeşliğimizi pekiştirelim,. Kimse bir diğer kardeşine ‘Türk müsün, Kürt müsün, Doğulu musun Batılı mısın? diye sormasın. Batı şehirlerdeki Kürt kardeşlerinizi potansiyel bir suçlu görmeyin, aksine bağrınıza basın. Türk-Kürt kardeştir ayrım yapan kalleştir. İşte en güzel slogan.”

SEÇİM GÜVENLİĞİ       

Davutoğlu, üçüncü mesajının ise “özgürlükleri mutlak anlamda yaşatmak” olduğunu dile getirerek, şöyle dedi: “1 Kasım seçimlerine gidiyoruz. Herkes özgürce oyunu kullanacak. Kimse geçen seçimlerde Doğu ve Güneydoğuda olduğu gibi baskı altında oy vermeyecek.”  Kabalıktan “Mecliste PKK istemiyoruz” sloganı yükselmesi üzerine Davutoğlu, “1 Kasımda çok çalışacaksınız ve bunları baraj altında bırakacaksınız. Mecliste yeniden birliğin sembolü olan AK Partiyi tekrar iktidara getireceksiniz” ifadesini kullandı.

‘İmame koparsa tespih dağılır

Sivil Dayanışma Platformu Başkanı Ayhan Ogan, “yanlış yapanların belki affedilebileceğini ama yaptıklarının unutulmayacağını” söyledi.Özellikle saldırıların bir noktaya yöneldiğini çok iyi gördüklerini ifade eden Ogan, “Bu milletin özgüveninin, birlik ve beraberliğin sembolü olan, Arapların, Acemlerin ve Kürtlerin ve Türklerin de lideri olan Recep Tayyip Erdoğan ve ailesinin bilinçli ve planlı olarak saldırıların hedefine konulması bize bir şey söylüyor. Siyaset denkleminden Erdoğanı çekip aldığınızda bu millete diş geçirmek ve bu coğrafyaya dağıtmak kolay olacak. Biz biliyoruz ki imame koparsa tesbih dağılır” dedi. Ogan,  hiç kimsenin “o pis ellerini” o imame ve tesbihe uzatamayacağını vurguladı.

Miting yolunda kaza

Yenikapıdaki mitingde görevli polisleri taşıyan otobüs,  Fatihte Halkalı-Sirkeci tren hattı için kullanılan üst geçide çarptı. Sıkışma sonucu otobüsün gaz sistemine bağlı olarak patlama meydana geldi. Kazada 20 polis ve 6 belediye zabıta görevlisi yaralandı. Yaralılardan 3ü kaldırıldığı hastanede ameliyata alındı, diğer yaralılar ise ayakta yapılan müdahalelerin ardından taburcu edildi.