Cumhurbaşkanlığındaki iftar için yalan rakamlarla ortalığı ayağa kaldıran Mimarlar Odasının, trilyonlara ulaşan bütçeyi nereye harcadığı ise bilinmiyor.

Türkiyenin dev projelerine karşı aldığı tavır ve açtığı davalarla adından söz ettiren, Cumhurbaşkanlığı Sarayındaki iftar üzerinden yalan yanlış bilgilerle kamuoyunu yanıltan Mimarlar Odası, tekel oluşturarak elde ettiği rantın hesabını ise vermiyor.

456 bini aşkın üyesi olan Mimarlar Odasında devasa rakamlar dönüyor. Üyelik giriş ücreti, yıllık ödemeler, her belge için ayrı ücret talebi, proje onayı için yapılan uçuk rakamlar yılda 3- 3.5 milyonu bulan devasa bütçe oluşturuyor.

Odada ismini vermek istemeyen bazı mimarlar, Mimarlar odasının bir tekel oluşturmasından ötürü dönem rakamların belirtilenlerden çok daha fazla olduğunu ifade ediyor.

Hizmet engelleme örgütü

Türkiyenin önemli projelerinde örneğin 3. köprü yapımında Japonyadan mimar ithal edilirken, mimarlar Odası asıl işlerine kafa yormak yerine, İstanbul Finans Merkezi Projesi, Galataport, Üçüncü Köprü, Üçüncü Havalimanı, Cumhurbaşkanlığı Sarayının durdurulması veya yıktırılması için çaba sarfediyor...Bunu yaparken de iftira ve yalandan çekinmiyor. Son olarak Cumhurbaşkanlığı Sarayındaki iftar rakamları gösterdi ki Mimarlar Odası, meslek örgütünden çok iftira ve yalan odası gibi çalışıyor. Millet yararına atılan adımları engellemek için hareket ederken, Boğazda dikilen Gökkafes, Aydın Doğana ait Trump Towers, Hilton arazisi, Sarıyer sırtlarına yapılan villalar konusunda ise sessiz kalmıştı.

Bu tekel kırılmalı

mimarlar Odasını en fazla cesaretlendiren belki de kendilerinin özerk ve alternatifsiz olması. Bir mimar, yapacağı her proje için mecburen onay almaya Mimarlar Odasına gitmek zorunda. Bunun için de her proje için ve her metrekare için “tasdik harcı” ödemek zorundalar. Bunun da miktarı belli değil. Mimarlar ise projelere onay sistemi sicil belgesi uygulaması yüzünden susuyor.

BAŞÖRTÜME HAKARET VAR

Gezi sürecine destek vermekle ünlenen Mimarlar Odasıyla ilgili, STARa ulaşan ve ismini vermek istemeyen bir mimar üye şunları yazıyor: “Maalesef sistem bizi odaya mecbur kiliyor. Odedigimiz aidatlar ve proje tasdik ucretleriyle birlikte, basortulu olmamiz sebebiyle sürekli kötü muamele gördüm. Proje tasdiklerine gittigimde konu projenin dışında bir şekilde hükümet icraatlarına getirilip, yöneticileri aşağıladılar. Seminerlerde de bu durum aynı şekilde gerçekleşti.

Sesimi duyan olmadı

Seminer kokteyllerinde Ramazan ayında içki servisleri yaptılar. Gezi Parkı olaylarında telefonlarımıza sürekli mesaj atıp. ‘Karaköy Merkez binada buluşuyoruz, battaniye, yiyecek , sprey boya ile gelin diye mesaj attılar. ‘Direnin az kaldı çağrısı yaptılar. Malesef mimarlara çağrıda bulunmak istedim. Ama herkes endişe ettiği için susmayı seçti. Bu yok sayılma fikrinden o kadar bıktım ki. Çabaladım ama sesimi duyan olmadı.”

İFTİRALAR İÇİN TAZMİNAT DAVASI

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez ve beraberindekilere verilen iftar yemeğinin maliyetinin 1 milyon lira olduğu iddiaları üzerine, Sözcü gazetesi ile Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan hakkında ellişer bin liralık manevi tazminat davası açtı. Öte yandan, hukuka saygıdan bahseden Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Danıştay 14üncü Dairesinin, yerel mahkemenin Atatürk Orman Çiftliğindeki Cumhurbaşkanlığı Sarayının bulunduğu alanların tarihi sit olduğuna dair verilen kararı bozmasına tepki gösterdi.