Fatih haber,Haber fatih,Fatih Yaşam,Fatih aktuel ,Haber
Prof. Dr. Sinan Tozoğlu, kök ucunda lezyon olan dişlerin çekim sonrası gerekli küretaj (derin kazıma) işlemleri yapılmazsa yine kist oluşumuna neden olabileceğini belirterek, Çenede yerini alamamış dişler veya dişlerle ilgili dokular, kırık diş kökü parçaları veya düşme, çarpma gibi nedenlerle canlılığını kaybetmiş dişler, çenelerde kist veya tümörlere neden olabilir dedi. Dişten kaynaklı tümörlerin birçoğunun iyi huylu olduğunu aktaran Prof. Dr. Tozoğlu, Bununla birlikte malign dediğimiz kötü huylu tümörler de mevcuttur. İyi huylu kist veya tümörler ilerde kötü huylu kanser diye tabir edilen lezyonlara da dönüşme eğiliminde olabilmektedir. Kötü huylu veya agresif (saldırgan) dediğimiz, yani tedavileri sonrası sık sık tekrarlayan veya çevre dokulara hızlıca yayılan lezyonların tedavisi daha çok dikkat gerektirmektedir diye konuştu.
BELİRTİ VERMEZLER
Çenede kist veya tümör gibi istenmeyen oluşumlar meydana gelirken her zaman belirti vermediğine değinen Prof. Dr. Tozoğlu, Bazen hiç ağrıya neden olmayan, genellikle yavaş büyüyen, yüzde asimetriye neden olabilen şişlikler şeklinde görülürler. Bazen de çeneleri kaplayacak kadar, burun, göz gibi organlara ulaşacak kadar büyüdüklerinde burun tıkanıklığı, göz yaşı kanalının tıkanması gibi problemlere sebebiyet verebilirler. Eğer sinirlere bası yapacak kadar büyürlerse ilgili bölgede ağrı ve uyuşukluk hissine neden olabilirler. Bu patolojilerle birlikte enfeksiyon da görülürse şiddetli ağrılara ve kötü kokulara neden olurlar diye konuştu.
RUTİN KONTROL ERKEN TEŞHİSE YARDIMCI OLUR
Ağrı yapmayan kist veya tümörlerden kişinin farkında olmayabileceğini belirten Prof. Dr. Tozoğlu, bu türlerin iyice büyüyüp tedavisi ciddi ameliyatlar gerektirecek boyutlara ulaştığında fark edilebileceğini kaydetti. Prof. Dr. Tozoğlu, şöyle dedi:
Diş kaynaklı kist veya tümörler bazen de diş muayenesi esnasında alınan çene radyografilerinde tesadüfen tespit edilirler. Hastaların 6 ayda bir rutin diş kontrollerine gitmeleri ve radyografik takiplerinin yapılması çenede görülen kist, tümör gibi oluşumların erken teşhisine yardımcı olacaktır. Hastaların sürmemiş dişleri, çenelerinde kırık kök parçaları varsa veya geçmiş hikayelerinde dişlerine herhangi bir travma gelmişse, mutlaka bu dişlerini takip ettirmelidirler. Hastaların yüzlerinde veya ağız içinde fark ettikleri şişlikler, kokulu ya da kokusuz akıntılar varsa veya kızarıklıklar 15 gün içinde geçmiyorsa mutlaka bu alanla ilgili bir uzmana başvurmalıdırlar.
İLAÇLA TEDAVİ ZAMAN KAYBIDIR
Öncelikle bu tip problemlerin erken teşhis edilip, kesin doğru tanı konulması ve tedavisine bir önce başlanması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Tozoğlu, Kist ve tümörlerin tedavisi cerrahi olarak yapılmakta olup sadece ilaç verilmesi yeterli değildir. Yalnızca ilaç vermek zaman kaybıdır dedi.
DHA