Tokatta kent merkezinde yaşayan Ahmet Çörekçi, bir yıl önce damağında delik oluşması sonrası Gaziosmanpaşa Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesine başvurdu. Yediği yemeklerin tekrar ağzından ve burnundan gelmesi sonrası beslenme konusunda sıkıntı yaşayan Çörekçi, daha sonra Diş Hekimliği Fakültesine sevk edilerek burada tedavi altına alındı.
Yapılanan tetkiklerde Çörekçinin çene yüz kanseri hastalığına yakalandığı tespit edildi. Daha sonra Çörekçi, bir ay önce bu bölümde Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Anabilim Dalı. Doç. Dr. Ahmet Eyibilen, Ağız Diş ve Çene Cerrahisi Anabilim Dalı başkanı Doç. Dr. Nihat Akbulut ve Protetik diş tedavisi Anabilim Dalı Yrd. Doç. Dr. Yeliz Hayran ve ekibinin katıldığı operasyonla ameliyata alındı.
Yaklaşık 8 saat süren ameliyat sırasında, Çörekçinin damak ve yüz kısmındaki tümör alınarak yerine ameliyat sırasında hazırlanan protez mini vidayla monte edildi. Ayrıca monte edilmeden önce göz tabanı mini plak ve vidayla ilave olarak titanyum memranla tamir edildi. Ayrıca, alın derisi burun kökünden döndürülerek kapatıldı. Alnı ise, omuzdan alınan cilt greftiyle tamir edildi. Türkiyede ilk defa yapıldığı belirtilen bu ameliyatla Çörekçi, sağlığına kavuştu.
AMELİYAT SIRASINDA PROTEZ YERLEŞTİRİLDİ
Doç. Dr. Nihat Akbulut, hastanın ilk olarak Kulak Burun Boğaz bölümüne başvurduğunu söyledi. Burada hastanın teşhisinin konulduğunu belirten Doç.Dr. Akbulut, Daha sonra hocamız hastayı bize konsülde etti. Bize geldiği zaman üst çenesinin alınması ve yüzündeki cildin tümörle birlikte çıkarılması gerektiği için protetik anabilim dalının da dahil olmasını istedik. Biz de çene cerrahisi ekibi olarak hastayı proteze bu anlamda hazırladık. Şimdi bu hastanın özelliği, hastanın üst çenesi ile birlikte yüzündeki cildin alınmasıdır. İşte yüzünün kapatılması alın cildiyle yapılması planlandı ve bu şekilde ameliyat icra edildi. Ameliyatta, üst çenesi tamamen, burnun yarısı ve göz tabanı tamamen çıkartıldı. Aslında ameliyata girmeden önce MR sonuçlarına göre sağ gözünün de alınması planlanıyordu ancak ameliyat sırasında patolojik incelemeyle sınır tespitiyle sınırlar temiz çıktığı için hastanın gözünü orada bıraktık.
Ameliyat sırasında hemen öncesinde ölçüsü alınıp ameliyat içerisinde normal kanser ameliyatı devam ederken protez yapıldı. Biz o protezi çeneye yerleştirmeseydik yüzünün bu bölgesi çökük olacaktı. Artı ağız, burun, sinüs ve göz tabanı tamamen açık halde olacaktı. Hastanın beslenmesi, nefes alması, yemesi, içmesi çok problemli olacaktı. Biz burada, hastaya protezin ameliyatı biter bitmez adapte edilmesi, hastaya normal hayatına en azından devam edebilme şansını sağladık. Normalde bu proteze, her şey tamamlandıktan sonra ölçü alınıp 6 ay sonra kavuşurdu. Bu protezi daimi kullanabiliriz de kullanmayabiliriz de. Yani yaralar iyice iyileştikten sonra bakarız dedi.
Doç.Dr. Akbulut, ameliyatın aslında 3 aşamalı olduğunu ancak kendilerinin tek bir ameliyatla hastayı sağlığına kavuşturduklarını kaydederek hastanın ağız diş bölümünü çene yüz proteziyle, yüz bölgesini alın derisini burun kökünden döndürerek kapattıklarını, alnı ise omuzdan alınan cilt greftiyle tamir ettiklerini belirtti.
ÖLÇÜ ALMAK ÇOK ZOR
Protetik Diş Tedavisi Anabilim Dalı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Yeliz Hayran ise, ameliyat sırasında ölçü almanın çok zor olduğunu kaydederek Çünkü hastanın iyileşmesi tamamlanmadığı için çok ağrılı oluyor ve o bölgelere ulaşması daha zor oluyor. Ameliyat sırasında bunu daha kolay gerçekleştirdik biz, çünkü hasta bu sırada uyumaktaydı. Hemen sonrası hastanın rahat bir şekilde beslenebileceği damak bölgesini kapatan protezi yine ameliyat sırasında yerleştirdik. Hasta uyandıktan sonra bu protezi sayesinde daha konforlu bir hayata devam edebilme imkanına kavuştu.
Mustafa TURAPOĞLU/TOKAT, (DHA)
