Fatih haber,Haber fatih,Fatih Yaşam,Fatih aktuel ,Haber
SENİM TANAY KARAKUŞ
senim.tanay@posta.com.tr
Türkiyenin alanında en köklü kongresi olan 21. Ulusal Kanser Kongresi, Türk Tıbbi Onkoloji, Türk Pediatrik Onkoloji Grubu ve Türk Radyasyon Onkolojisi Derneğinin ev sahipliğinde Antalyada gerçekleşti. Türkiyenin dünyanın dört bir yanından konusunda uzman bilim adamlarının katıldığı kongrede, kanser alanında yaşanan son gelişmeler konuşuldu.
Kongre kapsamında gerçekleştirilen basın toplantısına Prof. Dr. Pınar Saip (Kongre Başkanı), Prof. Dr. Gökhan Demir (Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Başkanı), Prof. Dr. Serdar Özkök (Türk Radyasyon Onkolojisi Derneği Başkanı), Prof. Dr. Sedat Koca (Kongre Eş Başkanı), Prof. Dr. Mehmet Kantar (Türk Pediatrik Onkoloji Grubu Derneği 2. Başkanı) ve Prof. Dr. Esra Sağlam (Türk Radyasyon Onkolojisi Derneği Başkan Yardımcısı) konuşmacı olarak katıldı.
EĞER ÖNÜNE GEÇİLMEZSE 13 MİLYON KİŞİ ÖLECEK
Kongre Başkanı Prof. Dr. Pınar Saip Kanser tüm dünyada önemli bir sorun ve birinci sırada ölüm nedeni. Yılda 8 milyon kişi kanserden ölüyor, bu rakam bir çözüm bulunamazsa 2023 yılında 13 milyonu bulacak. Kanserli olarak yaşayanları da hesaba kattığımızda sorunun boyutlarının ne kadar büyük olduğu anlaşılıyor dedi.
KİMYASAL YERİNE BİYOBENZER İLAÇLAR
Toplantıda konuşan Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Gökhan Demir, biyoteknolojik ilaçların versiyonu olan biyobenzer ilaçlar konusunda bilgi verdi. Kimyasal yerine hücre kültüründen ilaç üretiyorsanız bunlar biyoteknolojik ilaçtır diyen Demir Biyolojik yöntemlerle, organizmalardan ve canlı sistemlerden üretilen biyobenzer ilaçlar sayesinde klasik kimyasal ilaçların kullanımı dışında farklı bir dönem başlayacak açıklamasında bulundu.
Demir Şu anda sadece ABD ilaç pazarında 200 civarında biyoteknolojik ürün bulunuyor, 300 civarında ürün de klinik test aşamasında. 2010 yılında dünyada ilk kez ruhsat alan ilaçların yüzde 50si, biyoteknoloji ürün. Ülkemizde henüz biyoteknolojik ilaç üretilmiyor ve biyoteknolojik ilaç üretmeye yönelik onaylı bir tesis de yok dedi.
İMMÜNO ONKOLOJİYLE KEMOTERAPİYE ELVEDA
İmmüno onkoloji, kansere karşı kişinin kendi savunma hücrelerini kullanarak mücadele etmesi olarak tanımlanıyor. Her gün vücudumuzda 1 milyon kanser hücresi oluşuyor ve savunma hücreleri bunları bularak yok ediyor. Ancak savunma sistemi her zaman başarılı olamıyor ve gözden kaçırdığı hücreler de kansere yol açıyor.
Bu konuda bilgi veren Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Gökhan Demir Son birkaç yılda Nasıl oluyor da tümör bağışıklığı kandırıyor? üzerinde duruluyor. Bunun için de bir formül geliştirildi ve vücutta birtakım moleküllerin var olduğu kanıtlandı. Onları bloke ettiğinizde bağışıklık, tümörlü hücrelere saldırmaya başlıyor. Malign melanom ve küçük hücreli akciğer kanserlerinde bu yöntemle başarı sağlandı. İmmüno onkoloji alanında kullanılan ilaçlarla kanserde kemoterapiyi unutacağımız bir sürece giriyoruz dedi.
EGZERSİZ KANSERİN DÜŞMANI
Kadınlarda görülen meme kanseri, kolon, rektum, yumurtalık ve pankreas kanseriyle obezite arasında önemli bağın olduğunu söyleyen Türk Radyasyon Onkolojisi Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Esra Sağlam Haftada 1-3 saat arasında egzersiz yapan kadınların meme kanseri riski yüzde 30, 4 saatten fazla egzersiz yapanlarda yüzde 55 oranında azalıyor dedi.
Kanserli hastaların da egzersiz yapması tedavi sürecini olumlu yönde etkiliyor. Sağlam Basit egzersizler, kanser hastalarında yorgunluk ve halsizliğin önüne geçiyor ve depresyondan koruyor. Bu sayede radyoterapinin olumsuz etkileri de azalıyor açıklamasında bulundu.