Fatih haber,Haber fatih,Fatih Yaşam,Fatih aktuel ,Haber
Omuz, diz, kalça, dirsek ve ayak bileği eklemleri üzerinde zorlayıcı ve tekrarlayıcı yüklenmelerin aşındırıcı etkileri yanında travmaya en yatkın bölgeler olduğunu söyleyen Dr. İsmet Akçay Futbol, basketbol gibi mücadeleye dayanan yüksek tempolu dallarda, diz eklemi travmaya en sık uğrayan bölgedir. Diz ekleminde eklem, kıkırdak, menüsküs ve çapraz bağların değişik derecelerde lezyonlarıyla karşılaşmaktayız. Diz ekleminde stabilize ve normal hareket açıklığını sağlayan bu yapıların yaralandıkları vakit doğası itibarıyla kendi kendini onarma yeteneği çok az veya hemen hiç olmadığından tedavi süreçleri uzundur. Bu dokuların lezyonlarında cerrahi tedavi tek seçenek olarak görülmektedir dedi.
Ortopedi kliniklerine başvuran 15-35 yaş arası amatör ve profesyonel sporla uğraşan kişilerde menüsküs lezyonlarının sık olduğunu söyleyen Dr. Akçay, ikinci sırada ön çapraz bağ lezyonları ve kıkırdağın değişik derecelerdeki yaralanmalarına rastlandığını belirterek, Ortopedi kliniklerine diz eklem travması ile başvuran hastaların sorgusunda halı saha yaralanmaları ön plana çıkmaktadır.
Halı sahalarda bu tip yaralanmalara sıkça karşılaşılmasının nedeni zemin problemleri, müsabaka öncesi hazırlık döneminin kısa olması, müsabaka saatinin günün ileri vakitlerinde olması, uygunsuz ayakkabı kullanımı gibi nedenler sıralanabilir diyerek şöyle devam etti:
Futbol ve basketbol sporuyla ilgili diz travmalarında bilinçsiz antrenman programları etkili oluyor. Antrenörlük bilgi birikiminin yanında bu kişilerin pedagojik formasyonla beraber, sporcu fizyolojisi ile ilgili donanıma sahip olması, bilimsel gerçekler ışığında sporcu yetiştirmeleri bu problemleri önlemede ön plana çıkacaktır. Halı sahalarda standartların belirlenmesi ve denetimler ile bu tip yaralanmalar asgariye indirilebilir. Hareketsizlik mahkumiyettir. Hareket özgürlüktür, unutulmamalıdır ki bilinçli yapılan spor sağlığa yararlıdır.