Fatih haber,Haber fatih,Fatih Yaşam,Fatih aktuel ,Haber
AB Komisyonunun yayınladığı Türkiyenin İlerleme Raporunu değerlendiren AB Bakanı Beril Dedeoğlu, Evet, rapor ağır, üzüyor, ama yol gösterici dedi. Bakan görüşmelerde ABden bir komiser yardımcısının mülteci krizinde ilerleme karşılığında raporun yumuşatılmasını gündeme getirdiğini anlattı.
AB Bakanı Beril Dedeoğlu, ABnin hazırladığı İlerleme Raporunu değerlendirirken, Rapordaki eleştirilerin, Türkiyenin geleceği açısından önemli bir kırılma noktasına işaret ettiğini düşünüyorum. Olumlu anlamda. Evet, ağır. Evet, bazı şeyleri insan okurken üzülüyor, bunları duymak istemiyorsunuz. Bir kısmının gerçekten abartılı olduğunu, hangi niyetle yazıldığını görmek çok zor değil. Sonuçta daha iyi bir ülkede yaşamak istiyoruz. Orada da satır aralarında bunun yöntemleri var yorumunu yaptı.
Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Deniz Zeyrekin haberine göre, AB İlerleme Raporu hakkındaki görüşlerini paylaşan Dedeoğlu, şu tespitlerde bulundu:
Görüşmelerde biz göç konusu, fasıllarla cebelleşiyorduk. İlerleme Raporu gündemimizde yoktu. Yemekte, bir komiserin yardımcısı mıydı hatırlamıyorum. Komisyondan genç birisi ilerleme raporunun göç konusuna denkleştirme girişiminde bulundu. Göç meselesini halledersek şu İlerleme Raporunun içini yumuşatır mıyız gibi bir şey söylendi. Ben bir anda nasıl bir çıkış yaptıysam, diplomat olmamanın avantajını kullandım herhalde. Yayınlayın kim korkar, yani Neysek oyuz tavrına bir girdim. Sayın Komiser bana Siz galiba sert bir hocaydınız dedi. O bir daha asla gündeme gelmedi onun da altını çizmek isterim.
LOBİ YAPILDIĞI İZLENİMİNE KAPILDIM
Raporu hazırlarken siz neye bakıyorsunuz? dedim. İşte Siz neyi tartışıyorsanız biz de onu tartışıyoruz dedi. Peki hiç parlamentoya komisyona gelip gidenler olmuyor mu size bilgi vermek için dedim. Bu sene çok oldu dediler. Kimler gitti, onu sormadım. Ama Epey bir gelen giden oldu bize bilgi vermeye hevesli... (Yani Atlantik ötesinden falan mı? sorusu üzerine) O kadarını sormadım. Ben lobi yapıldığı izlenimine kapıldım. Ancak bu tür faaliyetler yapılıyor ise Türkiyenin de kendisine bakıp o alanı kendisinin ya da başka kurumların niye doldurmadığını da düşünmesi gerekir. Vay böyle yaptılar demenin bir anlamı yok. Biz niye yapmadık demek daha yararlı.
ABARTILI HAKSIZ ELEŞTİRİLER VAR
Abartılı ve Türkiyenin şevkini kıracak, haketmediği eleştiriler var. Bu kadar da değil artık dediğim yerler olduğunu itiraf etmem gerekir. Hakim ve savcıların yerlerinin çok fazla değişmesiyle ilgili bir paragraf vardı. Hakikaten o kadar çok değişiklik bu kadar kısa zamanda yapıldı mı dedim. Arkadaşlar bir tablo çıkardılar. 2012-2013te çıkan kararname sayısı ve yer değiştirme oranı şimdikinin iki katı. O dönemin raporuna girmiş mi bu dedim. Girmemiş.
Reformlara devam, dediler
Reforma dönün çağrısı: Johannes Hahnın parlamentoda yaptığı konuşmadan memnuniyet duydum doğrusu. Şunu kastetti, Bu ortamdan bir an önce çıkılıp reformların devam etmesini istiyoruz. Bu bir ölçüde 2013-2014te başlatılan reformların devam etmesi anlamına geliyor. Rapordan anladığım; seçim dönemleri, şiddet terör derken donmuş Türkiye bir altı ay. Rapor diyor ki Bunu tekrar 2012-2013 sürecinden hızlandırarak devam edin.
Şiddetten çıkmanın yolu: (ABnin çözüm süreci çağrısı) İyi niyetli bir girişim olarak görüyorum. Türkiyenin böyle bir sorunu var. Konuşarak çözmeniz tavsiye olunur denildiğini düşünüyorum. Olacağının da o olması gerektiği kanaatindeyim. Şiddet ortamından çıkmanın yolu diyalog süreçleri.