Doğan Medya Grubunun, sahip olduğu televizyon ve gazetelerle seçim öncesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Hükümete yönelik saldırma-karalama alışkanlıklarının mazisi eskilere dayanıyor.

Milliyet ve Radikal gazetelerini elinde bulunduran Aydın Doğan, 1990lı yıllarının başında Hürriyeti de bünyesine katınca elindeki gücü kullanarak, 28 Şubat döneminde Refah-Yol hükümetini manşetlerle yıktı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için, ‘Muhtar bile olamaz manşeti atarak siyaset sahnesinden silme operasyonu yaptı. 2001 Ekonomik krizi ile birlikte Türkiyeye manşetten Başbakan atamaya başladı.

ABDden gelip Ekonomi Bakanı olan Kemal Dervişi, Yeni Türkiye Partisi (YTP) için DSPden kopan İsmail Cem ile partner yapan Hürriyet, Dervişin son dakika CHPye geçme hamlesini de destekledi. O dönem Washington Büyükelçiliği görevinden sürpriz şekilde istifa eden Mehmet Ali Bayarın da, yeni Başbakan adayı olarak Demokrat Türkiye Partisine katılması Hürriyetin manşetlerinden inmedi.  Derviş operasyonu sürerken bu kez de Washington Büyükelçiliği görevinden sürpriz şekilde istifa eden Mehmet Ali Bayar, Hürriyetin Başbakan adayı oldu. Sağ Başbakan adayı Bayar için Hürriyet, Milliyet ve Radikalin manşetlerini açan Aydın Doğan, Bayarın Erdoğana atıfla söylediği, ‘Takkıye dünyada en nefret ettiğim şey gibi söylemleri manşetten verdi. İş dünyasının ağzından Bayara ‘Saman alevi değil manşetleri atan Hürriyet, Demokrat Türkiye Partisi Genel Başkanı Mehmet Ali Bayarı ‘Halkı dinlemeden işe başlayamayız manşetleriyle şişirdi.Ertuğrul Özkök de boş durmayıp, 04.04.2002 tarihli “Makul çoğunluk, azgın azılık” başlıklı yazısında Bayarın makul çoğunluk sözüne atfen slogan olarak ‘İktidar makul çoğunluğa diye yazarak Bayarın tarafında olduğunu ilan etti.