HDP eş başkanları Demirtaş ve Yüksekdağın da aralarında bulunduğu 9 HDPlinin tutuklanmasının ardından olağanüstü toplantıya çağrılan AB büyükelçileri ile bir araya gelen Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik düzenlediği basın toplantısında konuştu.

Çelik, İddia ediyorum görevim gereği Avrupa Parlamentolarını takip ediyorum. Hiçbir Avrupa ülkesinde TBMMde kullanılan ifadeler kullanılamıyor. Her türlü açıklama anlayışla karşılanıyor. Bu söylemler birçok Avrupa ülkesinde kabul edilemez dedi.

Avrupa Birliği Bakanı Ömer Çelikin açıklamalarından satır başları:

Çeşitli vesilelerle ABnin aldığı pozisyonlara ilişkin rahatsızlaklarımızı kendileriyle paylaştık. Avrupadaki bazı dostlarımızın davranışları kabul edilemez bir durum. Türkiye-AB ilişkilerinde sürekli Türkiye karşıtlığının yapılması doğru bir siyaset tarzı değil. Sürekli olarak Türkiye hakkında konuşmak doğru değil.

Tabi son olarak yapılan açıklamalarda, AB büyükelçilerinin toplantıya çağrılmasının doğru olmadığını ifade ettim. Bizim esas baktığımız Türkiye AB ilişkilerinin anlamlı bir şekilde yürütülmesidir. 2004ten 2009a kadar süreçte AB içerisinde dokunulmazlık dosyası kalkan vekiller var. Türkiyede ise meclisin tamamına dönük bir şekilde dokunulmazlıklar kaldırıldı.

Siyasi partilerin mülkiyeti halktadır. Ama bir miletvekili seçildikten sonra eğer terör örgütünü himaye eden propoganda yapan bir tutum içinde giriyorsa şu eleştiriyi kabul etmeyiz: Seçilmişlere dokunamazsınız!

SORUMLULUKLARINI SABOTE ETTİLER

Bir seçilmiş halkın ihtiyaçları doğrultusunda siyaset yapmak yerine terör örgütünün temsilcisi gibi çalışıyorsa o sorumluluğu sabote ediyor demektir. Hendekler bizim kazanımımızdır diyenlerden, PKK ile mücadele sırasında terör örgütünü güvenlik güçlerinin elinden kurtarmak için yürüyüşler yapanlardan bahsediyoruz.

3 büyük partinin mahkeme çağrısına uyarak ifade verecekler. Bunlar vermeyecek.. Sivil siyaseti darbelerinde terör örgütlerinin de sakatlamasına izin vermeyiz. Terörün hoş görülmesi söz konusu olmaz. İddia ediyorum görevim gereği Avrupa Parlamentolarını takip ediyorum. Hiçbir Avrupa ülkesinde TBMMde kullanılan ifadeler kullanılamıyor. Her türlü açıklama anlayışla karşılanıyor. Bu söylemler birçok Avrupa ülkesinde kabul edilemez.