Fatih haber,Haber fatih,Fatih Yaşam,Fatih aktuel ,Haber
Akdoğanın açıklamalarından satır başları şöyle:
KOZA İPEK HOLDİNGE KAYYUM ATANMASI
Akdoğan, Koza İpek Holdinge kayyum atanmasına ilişkin bir soru üzerine, bunun, hükümetin bir tasarrufu olmadığını belirtti. Bu operasyonun savcının talebi ve hakim kararıyla gerçekleştiğini ifade eden Akdoğan, şunları kaydetti: Bu, devam eden bir adli soruşturma çerçevesinde alınan bir tedbirdir. Yani devam eden adli bir süreç var, yargılama süreci var. Yargı bu sürecin ve tahkikatın bir parçası olarak böyle bir tedbir uyguluyor. Yürütme uygulamıyor. Yürütmenin bir tasarrufu, takdiri, tercihi değil bu. Birisine bunu fatura edecekler, kime edecekler? Meseleyi siyasallaştırmaları lazım ki buradan bir şey çıksın.
KAYYUM HÜKÜMETE BAĞLI ÇALIŞMIYOR
Oradaki kayyum hükümete bağlı çalışmıyor. Hükümetten talimat almıyor. O kayyumun denetimi hakimin nezaretinde. Medyaya dönük bir operasyon olarak bunu taktim etmek de yanlış. Bu bir şirketler grubu, içinde birçok farklı alanlarda çalışan şirketler var. Bunun bir ayağını medya oluşturuyor. Bir işin içerisinde medya olunca orada yargı duracak mı? Yani dokunulmazlık sahibi mi olacak? Eğer hukuki bir süreç varsa, yanlış yapıldığı düşünülüyorsa, yargılama olacaksa bunun ayağında ister medya olsun, ister olmasın. Muhalefet liderlerinin söz konusu gruba gerçekleştirdikleri ziyaretlere yönelik bir soru üzerine Akdoğan, burada bir paralel kardeşliği olduğuna işaret ederek, düne kadar etmedikleri laf bırakmadıkları ve birçok konuda yaka silktikleri bir yapıyla şimdi böylesine dostane görünmelerinin çok manidar olduğunu dile getirdi.
DEVLET HİÇBİR ZAMAN UYUMADI
Akdoğan, Çözüm Sürecinin Kobani olaylarından sonra koptuğuna işaret ederek, şöyle konuştu: Bununla ilgili Devlet uyuyor muydu? gibi birtakım eleştiriler geliyor. Devlet bunun üzerine iç güvenlik paketini çıkardı, ilave birtakım tedbirler geliştirdi. Devlet hiçbir zaman uyumadı ve bunun gereğini de bugün yapıyor. Bakın Kuzey Irakta PKKnın bilinen bütün hedefleri vuruldu. Yani gidip dağı taşı bombalama değil. Güdümlü füzelerle, doğrudan nokta atışlarla bu hedefler imha edildi ve örgüt, bizim o hedefleri bildiğimizi bilmiyordu. Ama hepsi vuruldu. Niye, devlet uyumuyor çünkü, istihbarat topluyor, kim nerede ne yapıyor, nereye mevzi kurdular, nereyi mühimmat deposu yaptılar... Devlet uyumadığını gösterdi.
BAŞSAVCILIĞIN ANKARA PATLAMASI AÇIKLAMASI
Akdoğan, Cumhuriyet Başsavcılığının Ankarada meydana gelen terör saldırısına ilişkin açıklamasının hatırlatılması üzerine, her terör hadisesinin siyasi bir maksadı olduğunu vurguladı. Terörün iç siyaseti dizayn etmek ve dış politikaya yön vermek için kullanılan bir enstrüman olduğunu kaydeden Akdoğan, burada da birtakım odakların ülkede siyaseti nasıl baskılayacakları, seçimi nasıl gölgeleyecekleri hesapları yaptıklarını ve bunun için terörü kullandıklarını anlattı. Bu yüzden Ankaradaki terör saldırısını Bu Türkiyeye dönük bir saldırıdır şeklinde nitelendirdiklerine işaret eden Akdoğan, şöyle devam etti:
Bu olayda Sayın Cumhurbaşkanımızın kolektif terör demesi, Başbakanımızın kokteyl demesi boşuna değil. Eş zamanlı olarak üç örgütün seçimlerden sonra Türkiyeye karşı saldırıya geçmesi... Demek ki bir yerde düğmeye basılıyor, Türkiyeyi nasıl karıştırabiliriz? diye. Bu kimin işine yarıyor, nasıl bir siyasi amacı var, bu örgütler arasında nasıl bir işbirliği var, bunların çok iyi araştırılması gerekir. Peşinen tetiği bu çekti, faturayı buraya keselim demek bazen çok sığ kalabilir. Bu o örgütü temize çıkaralım anlamına gelmez. Bunların hepsi terörist. IŞİD de olsa terörist PKK da olsa terörist. Hepsine karşı bir mücadelenin içerisindeyiz.
HOŞUMA GİDEN HER ŞEYİ YAPARIM
Özel hayatına ilişkin sorulara da yanıt veren Akdoğan, Yemek yaparım. Hoşuma giden her şeyi yaparım. Öğrencilik hayatında Türk mutfağında ne varsa tek olarak da arkadaşlarla da yapardık dedi. Akdoğan, haftada bir gün spor yaptığını belirterek, daha çok yürüyüşü tercih ettiğini söyledi.
EVDE BEBEĞİN SÖZÜ GEÇER
Akdoğan, çocuklarıyla çizgi film izlediğini de belirterek, Orada hakimiyet çocukta. O hangi kanalı istiyorsa onu seyredeceksin, reklam seyretmek istiyorsa reklam izleyeceksin. Evde hanımın mı beyin mi sözü geçer tartışması boş bir tartışma. Evde bebek varsa bebeğin sözü geçer ifadesini kullandı.
BU BİR GÖNÜL İLİŞKİSİ OLDUĞU İÇİN BEN ÖZLÜYORUM
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ilişkisine de değinen Akdoğan, Biz hangi makamda olursak olalım, o hangi makamda olursa olsun ilişkimiz, hukukumuz değişmez. Makamlara bağlı bir ilişki değildir dedi. Akdoğan, Erdoğanın Başbakanlığı döneminde danışmanlığını da yaptığını hatırlatarak, işin merkezinde olmak açısından bakıldığında görevinin hem onurlu hem de zor olduğunu aktardı. Erdoğan ile birlikte olduğunuz dönemleri özlüyor musunuz? Keşke danışman olarak kalsaydım dediğiniz oluyor mu? sorusuna Akdoğan, şu cevabı verdi:
ÇAT KAPI BEN GELDİM DEMEKLE OLMUYOR
Bu bir gönül ilişkisi olduğu için ben özlüyorum. Hadi çat kapı ben geldim demekle olmuyor, artık görevleriniz var, randevu alıyorsunuz, konulu görüşüyorsunuz falan. Ama onu da aksatmamaya çalışıyorum. Tayyip Erdoğan gibi bir liderin yanında danışman olup bütün bu süreçleri yaşadığınızda her şeyle ilgilenmek zorundasınız. Bakanlığın daha dar bir alanı var. Hangisi daha zor diye sorarsan danışmanlık apayrı bir kategori, çok da kolay bir iş değil.
AA