Fatih haber,Haber fatih,Fatih Yaşam,Fatih aktuel ,Haber
Ülkede kaos çıkarmak isteyenlerin olduğunu hatırlatan Erdoğan, Eski Türkiye koalisyonunun önünde anamuhalefet, arkasında da bölücü örgütle paralel örgüt var. Biri batıdaki vatandaşlarımızı istismar ediyor öteki doğudaki vatandaşımızı tehdit ediyor. Paralel örgüt de bunlara akıl hocalığı yapıyor dedi.
Star - TekirdağCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Tekirdağ Beşyol Meydanında düzenlenen toplu açılış törenine katıldı. Burada konuşan Erdoğan, Tekirdağlılara sevgileri ve ahde vefaları için şükranlarını sunduğunu belirterek, toplu açılış töreni yapılan toplam yatırım bedeli 226 trilyon olan 42 eser ve hizmetin Tekirdağa ve ülkeye hayırlı olmasını diledi.
Erdoğan şu mesajları verdi:
Biz evladı Fatihanız 81 vilayete ve 78 milyon insana aynı nazarla baktık. Zira biz yaratılanı yaratandan ötürü seviyoruz. Biz bu milletin hizmetkarıyız. Geçtiğimiz 12 yılda bu anlayışla doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine, ülkemizin her karış toprağına emek verdik, yatırım yaptık. Kimsenin kökenine, inancına, mezhebine, meşrebine bakmadığımız gibi hayat tarzına da karışmadık. Sadece Türkiyeyi büyütmenin, geliştirmenin, kalkındırmanın, zenginleştirmenin gayreti içinde olduk. Birileri laf yapar, biz iş yaparız. Çünkü biz, evladı Fatihanız. Çünkü biz, kadırgaları karadan yürüten Fatihin torunları olarak dedik ki, ‘Dedemiz Fatih kadırgaları karadan yürüttü, öyleyse biz de metroyu denizin altından yürüteceğiz. Bunu başardık.
Dertleri imam hatip
Eski Türkiye koalisyonunun önünde anamuhalefet, arkasında da iki örgüt var. Biri bölücü örgüt, ötekisi paralel örgüt. Aralarında iş bölümü yapmışlar. Biri, batıdaki, güneydeki vatandaşlarımızı hayat biçimleri üzerinden istismar ediyor, oylarına ipotek koymaya çalışıyor. Öteki de doğudaki, güneydoğudaki vatandaşlarımızı tehditle, baskıyla, sindirmeyle kendine oy vermeye zorluyor. Paralel örgüt de bunlara hem akıl hocalığı yapıyor hem de lojistik destek sağlıyor. Bir yanda Pensilvanya, bir yanda Kandil. Maalesef önlerinde de anamuhalefet. Bu koalisyondan Türkiyenin, milletimizin, Tekirdağın hayrına bir şey çıkması mümkün mü? Vaatleri ne? 8 yıllık kesintisiz eğitimi geri getirmek. Ne diyor muhalefetin başı? 1+8+4. Bu, ne demek biliyor musunuz? Meslek liselerinin, imam hatiplerin orta kısmını tekrar kapatmak. Şimdi Kayseride sıkıştı. Kayseride sıkışınca ‘Ben böyle demedim dedi. Ya biz seni zaten tanıyoruz, akşam başka konuşursun, sabah başka konuşursun. Ama bunlar kayıtlarda var.
Niye rahatsız oluyorsun
İmam hatiplerin orta kısmı kapatıldığında öğrenci sayısı 600 binden 60 bine düştü. Ama şimdi ne oldu, açılınca imam hatiplerin orta kısımları? Üniversitelere giriş serbest hale gelince, kotalar, katsayı bunların hepsi kalkınca şimdi nereye çıktı? 1 milyona çıktı. Bu, bunları rahatsız ediyor. Sen benim eğitim-öğretim özgürlüğüme niye müdahale ediyorsun? Ben çocuğumu nereye istersem oraya gönderirim. Öyle mi? Buna senin karışmaya hakkın yok. Verdiği cevap ne? ‘Türkiyenin bu kadar imama ihtiyacı yok. Bir defa mesele imam, müezzin meselesi değil. Mesele, istiyor ki anne-baba ‘Benim evladım imam hatip okuluna giderse, meslek dersleriyle her şeyiyle hem Kuran-ı Kerimi öğrensin hem sevgili peygamberimizin hayatını öğrensin, fıkıh öğrensin, hadis öğrensin, bunun yanında da fizik, kimya, matematik, edebiyat, Türkçe bütün bunları da öğrensin. Ondan sonra da istediği üniversiteye, imtihanını kazanabiliyorsa girsin. Bundan niye rahatsız oluyorsun? Evet, hazmedemiyorlar, sıkıntı burada.
Kalıcı yatırım yapıyoruz
Terör örgütünün arkasında olduğu parti ne diyor? ‘Diyaneti kapatacağız diyor. Başka bir şey daha söylüyor? Şahsımla alakalı ‘Biz burada olduğumuz sürece, bu ülkede başkan olamaz diyor. Ya ben bir sistemi konuşuyorum, ben şahsımı konuşmuyorum ki. Sizler zaten cumhurbaşkanlığı seçiminde de muhalefetteki partiler ‘Çankayanın o dik yokuşlarında yorulur kalır, oraya çıkamaz diyordunuz. Sonra ne oldu? Millet bizi oraya gönderdi. Bu arada da Beştepe bitmiş oldu. ‘Hayırlı olsun dedik, Başbakanımızı Çankayaya biz de Beştepeye gittik. Ama onu da hazmedemediler. ‘Kaynak nerede? diye soruyorlar anamuhalefetin başındaki zata. ‘Kaynak saray diyor. Çıkarıyor rakamı, 50 milyar dolar. Sarayın maliyeti ne? Ben biraz da şöyle üst tonda atayım, 1 milyar dolar olsun saray. Şimdi, kardeşim tamam da saray oldu bitti, sen şimdi her yıl bu sarayları nerede bulacaksın, 50 milyar diyorsun? Ya böyle saçmalık olur mu? Biz yatırım yapıyoruz yatırım. Bu yatırım anlık değil, kalıcı yatırım.
Al birini vur ötekine
‘Bizim Kabemiz Taksimdir diyor bir tanesi. Hani terör örgütünün arkasında olduğu parti var ya. Onların Kabesi Taksimmiş. Şu hale bak. Çok enteresan, bunları geçmişte CHP söylüyordu. Nasıl söylüyordu? ‘Kabe Arapın olsun, bize Çankaya yeter diyordu. Şimdi bu da aynısını söylüyor. ‘Kabe Arapın olsun, bize Taksim yeter diyor. Al birini vur öbürüne.
POLİTİKACI DEĞİL ADETA POPÇU GİBİLER
Erdoğan, “Bekara karı boşamak kolay misali her kesime boldan anlatıyorlar. Bugüne kadar milletimizin hayrı için bir araya gelmemiş olanlar şimdi can ciğer kuzu sarması olmuşlar. Türkiyeyi eski günlerine döndürmek için ittifak kurmuşlar. Türkiyenin milli gelirini 800 milyar dolardan daha yukarıya taşımak için bir projeleri var mı? Yok. Tekirdağlı kardeşimin refah seviyesini yükseltmek için bir projeleri var mı? Yok. Demokrasiyi geliştirmek, hak ve özgürlükleri geliştirmek için bir projeleri var mı? Bunların yerine bolca hakaret, tehdit var. Bolca sağa sola göz kırpma var. Bunlar daha dün yolda birbirlerini görse selam vermezlerdi. Ama şimdi bakıyorsunuz, yoldaş olmuşlar gidiyorlar ama bu yol yol değil. Ancak benim milletim bu oyuna gelmez. Bu millet 1940ların tek parti zulmüne boyun eğmedi. Bu millet, 1960 cuntacılarının, 1980 darbecilerinin zulmüne eyvallah etmedi. Bu millet, 28 Şubatçıların tehditlerine dönüp bakmadı. Aynı şekilde bu millet çift anahtar gösterenlere, ‘Onlar ne veriyorsa benden beş fazlası diyenlere, pop müzik starı edasıyla meydanlarda dolaşanlara da itibar etmedi. Çünkü bu millet biliyor ki, seçimlerde oy verdiği partiye geleceğini emanet ediyor. Kendi geleceğiyle birlikte evlatlarının geleceğini de emanet ediyor” dedi.
VİZYON KOYMA GÖREVİNİ BİZ ÜSTLENDİK
Türkiyenin önüne yeni bir vizyon koyma görevini üstlenmek zorunda kaldığını belirten Erdoğan, “Şimdi bunun için ne diyorum? Bunun için ‘Yeni Türkiye diyorum, ‘Yeni anayasa diyorum, ‘Başkanlık sistemi diyorum” ifadelerini kullandı. Erdoğan, meydandakilere “Tekirdağ, yeni Türkiyeye hazır mı? Tekirdağ, yeni anayasayı istiyor mu? Tekirdağ, başkanlık sistemini destekliyor mu?” diye sordu. “Evet” yanıtını alan Erdoğan, “Maşallah. ‘Drama Köprüsünü bre Hasan gece mi geçtin?/ Ecel şerbetini bre Hasan ölmeden içtin/ Anadan babadan bre Hasan nasıl vazgeçtin? Ne Tekirdağ bizden vazgeçer ne biz Tekirdağdan vazgeçeriz. Biz, Tekirdağa, Tekirdağlılara meftunuz. Biz, bu millete meftunuz, biz bu milletin dertlisiyiz. Bu sevginin önünde kimse duramaz. Tekirdağ bu işe ‘Tamam diyorsa, yeni Türkiyenin yolu açıktır. Allah birliğimizi, beraberliğimizi daim kılsın” görüşünü dile getirdi.
PUTİNİN DAVETİNE RET CEVABI
Erdoğanın Rusya Devlet Başkanı Putinin büyük önem verdiği 9 Mayıs Zafer Bayramı etkinliklerine katılmayacağı kesinleşti. Moskovadaki diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre; Putinin 1,5 ay önce Ankaraya ilettiği 9 Mayıs Zafer Bayramı davetine verilen olumsuz yanıt Kremlin Sarayına iletildi. Kızıl Meydanda, Nazi Almanyasının yenilgiye uğratılmasının 70inci yıldönümünün kutlanacağı askeri geçit töreninde Türkiyeyi Moskova Büyükelçisi Ümit Yardım temsil edecek. Uzmanlar, Ankaranın Putinin davetine olumsuz yanıt vermesini, Rusya liderinin 1915 Olaylarının 100üncü yıldönümü öncesi yaptığı açıklamaya ve Erivandaki anma törenlerine katılmasına bağlıyor. 15 Nisanda Moskovayı ziyaret eden TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Rus gazetecilerin “Erdoğan 9 Mayısta Moskovaya gelecek mi?” sorusuna “Cumhurbaşkanımızın Moskovaya gelmeye çalışacağından eminim” cevabını vermişti.
Asgari ücrette istismar
Erdoğan, “Türkiye 7 Haziran seçimlerine hazırlanıyor. Tüm partiler seçimle ilgili düşüncelerini, vaatlerini, projelerini birer birer milletle paylaştı. Cumhurbaşkanı olarak hepsini yakından takip edip inceledim. Dikkatimi çeken bazı hususlar var. Birincisi muhalefet partilerinin çoğunluğu, benzer vaatler, benzer projeler ifade etmeleri. Anladığım kadarıyla 10 Ağustosta yaptıkları ittifakın etkisinden hala çıkamamışlar. Aslında milletimiz onlara orada gayet güzel bir ders verdi. Anlaşılan mesajı da alamadılar dersi de. Şimdi eski Türkiye koalisyonunu kurmaya çalışıyorlar. Hatırlıyorsunuz değil mi eski Türkiyeyi? 1970lerin, 1990ların Türkiyesini. Ben partilerin vaatlerinde, projelerinde Türkiyenin tüm kazanımlarının üzerine ne koyacaklarını görmek istiyorum. Asgari ücrette açık arttırma başladı. Birisi bakıyorsun iktidar hesabı yapmış bin diyor, öbürü bin 400 diyor, biri çıkmış bin 500, birisi çıkmış bin 800, birisi de diyor ki 5 bin” dedi.
Siyaset dürüstlük ister
Erdoğan şöyle devam etti: “Herhalde oyları, ‘Asgari ücret 5 bin diyen alacak. Siyaset dürüstlük ister. Bakın bunlar asgari ücretin ne anlama geldiğini de bilmiyor. Asgari ücret devletin bir koruma, bir çerçeve anlaşmasıdır. Yani siz o belirlenen asgari ücretin altında işçi çalıştıramazsınız. Bu demektir ve o asgari ücret üzerinden bütün SGK primlerini oradan ödersiniz. Bunun ucu açıktır. İster bunu bin 500 yaparsın, ister 2 bin, 5 bin. Ne yaparsan yap. Ama onun altına inemezsin. Bu bir koruma rakamıdır. Bu bakımdan asgari ücreti bu şekilde belirlerken, bir de bunun getirisi götürüsü var. Siz asgari ücreti kalkar da bin 500, 2 bin bu şekilde ortaya koymaya yönelirseniz, bir de istihdamda bu ne getirir ne götürür bunu düşünmek zorundasınız. Sadece kötüleme, sadece hakaret, sadece istismar üzerinden maalesef bir seçim kampanyası yürütülüyor.”
Nezaketli olmayana tekrar gitmem
Erdoğan, “Ben şu anda Anadoluyu dolaşıyorum, açılışlar yapıyorum ve gittiğim yerlerde de söylüyorum. Diyorum ki belediye, vali, buraların hepsini ziyaret etmek Cumhurbaşkanı olarak benim bir nezaket kuralımdır, yapmam gerekir. Ve tabi burada şu parti, bu parti diye bir şeyi de ayırt etmiyorum. Karabükte gittim MHP Belediyesi. Sağ olsun ilgi alaka gösterdi, gittim ziyaret ettim, brifing aldım. Çanakkalede aynı şekilde CHP belediyesi. Brifing aldım ve aynı şekilde orayı da ziyaret ettim. Bugün Tekirdağda aynı şekilde. Ve son Siirt, Mardin, Diyarbakır, Batman buraları ziyaret etim. Buralardakiler de herhalde Kandilden talimat almışlar önce geleceğiz dediler sonra gelemediler. Böyle olunca dedim ki onlar, devlet protokolüne saygı göstermezse, bu nezaketi göstermezse milletin bana vermiş olduğu yetkiye ben ihanet edemem ve oraları da ziyaret edemem dedim ve gitmedim” dedi.