Fatih haber,Haber fatih,Fatih Yaşam,Fatih aktuel ,Haber
CUMHURBAŞKANI ERDOĞANIN KONUŞMASININ SATIR BAŞLARI
23 Nisan 1920den bugün 25. dönem milletvekillerine şükranlarımı sunuyorum. Bu yasama yılı vesilesiyle tüm şehitlerimizi rahmetle minnetle anıyorum.
TBMMnin 25. dönemi kısa sürmüş olabilir ama çözüm üretme noktasında çok büyük anlama sahiptir. Bir hükümet kurulmamış olmasına rağmen Türkiye Anayasasını uygulayarak büyük bir demokratik olgunluk göstermiştir.
Hükümet kurulamaması durumunda Türkiye aylarca krizin pençesinde kıvranmıştır. Siyasetin çözüm üretemediği noktada demokrasimiz maalesef kesintiye uğramıştır.
Ülkemizde siyasetin de devletin de kurumsallaşma noktasındaki aşamayı test ettik ve ulaştığı başarı noktasını gördük.
Görev üstlenmekten kaçınan partiler kendi varlıklarını inkar etmektedirler. Kimse bunun faturasını Cumhurbaşkanına kesmeye kalmasın.
MİLLİ İRADE TEK ÇIKIŞ YOLUDUR
Çözümü siyaset dışı odaklarda aramak bu millete en büyük kötülüktür. Milli irade tek ve yegane çıkış yoludur. Türkiye 1 Kasımda seçimini yapacak ve milli iradeyi tecelli edecektir.
Terörün çirkin yüzünün sandıkları tehdit etmesini engellemek için tüm siyasi partilerin kolaylaştırıcı bir yaklaşım içinde olacaklarını umuyorum.
Ülkemizin bütünlüğünün, İstiklal Marşımızın, Bayrağımızın hepimizin ortak müşetrekimiz olduğunu burada özellikle vurgulamak istiyorum.
Sadece yüksek hızlı trenlerde işletmeye alınan hat uzunluğu 1000 kmyi geçti.
Hedefimiz hızlı tren uzunluğunu13 bin KMye çıkarmaktır. Hava yolunu halkın yolu haline getirdik. 2002 yılında 26 olan havalimanı sayısını bugün 55e çıkardık.
Türkiye bu büyük kalkınma hamlesinden asla vazgeçmeyecektir. Aylardır süren ekonomik belirsizliklere rağmen üstesinden gelemediğimiz bir şoka maruz kalmadık. Bankacılık sistemimiz dünyanın en güvenli sistemlerinden biri. Ekonomideki geçici durgunluk geçicidir. 1 Kasım sonrası kurulacak güçlü hükümet ekonomideki yükselişi yeniden sağlayacaktır.
Tüm engellemelere rağmen Türkiye dünyanın parlayan yıldızı olackatır.
KOBANİ DÜŞTÜ DÜŞÜYOR
Ülkemiz son derece kritik gelişmeleri yaşadık. Önceki dönemin son haftalarında görüşülen iç güvenlik paketi düzenlemesi güvenlik güçlerimize çok ciddi olanaklar sağladı.
6-8 Ekim olaylarında 50 vatandaşımız hayatını kaybetti. O günlerde Sayın Obamanın aktardığı birbilgiyi aktardım. Bu sözümü çarpıtanlar ülkeyi ateşe ve kana boğan olayların fitilini ateşe attı. Halbuki 220 bin kişiyi biz sınırlarımızı açarak kabul ettik.
SURİYE, 100 YIL ÖNCE HATAYDAN FARKSIZ DEĞİLDİR
Türkiye olarak biz tıpkı Balkanlar, Afrika ve diğer bölgelerdeki kardeşlerimize gönlümüzü açık tuttuk ve tutmaya devam edeceğiz. Bizim için aslolan bu kardeşlerimizle olan kardeşliğimizdir. Bugün Suriye ırak dediğimiz yerler bizim için 100 yıl önce Hataydan Gaziantepten farklı olmayan yerlerdi.
Sınırlarımız dışındaki insanlara karşı bu duyguları beslerken insanlarımız arasında ayrım yaptığımızı söylemek mümkün mü? Geçmişten gelenlere gönlünü açan Türkiyenin kapılarını açmamasına en başta ben karşı çıkarım.
SURİYELİ VE IRAKLI KARDEŞLERİMİZ İÇİN 7.5 MİLYAR DOLAR HARCADIK
Her şeye rağmen Türkiye güven ve istikrar adası olarak varlığını muhafaza ediyor. Türkiye hiç bir zaman bölge ülkelerindeki olaylara çıkar, etnikj ve mezhepsel gözle bakmadık. Bölgemizden barışın hakim olması için çalışıyoruz; Arap Türk, Musefi, Hıristiyan demeden tüm mazlumlara sahip çıkıyoruz. Şu ana kadar 7.5 milyar dolardan fazla harcama yaptık. Türkiye 4 yıldır 2 milyonluk Iraklı ve Suriyeli kardeşlerimize sahip çıkarak insanlık örneği göstermiştir.
Artık Avrupa ülkeleri de bu sorunla yüzleşmek zorunda kalmıştır. Adı ne olursa olsun terör örgütlerinin ülkemizde ve bölgemizde etkinlik göstermesine izin vermeyeceğiz. Türkiye bu konuda bundan sonra da elinden gelen çabayı gösterecektir.
ABYE TAM ÜYELİK KONUSUNDA KARARLIYIZ
Avrupa Birliğine tam üyelik sürecini tamamlamada kararlıyız. Bazı ülkelerin iki yüzlü politikaları yüzünde son dönemde pek fazla ilerleme sağlayamadık. Ülkemize yönelik ikircikli tavrın bir kenara bırakılarak objektif bir tavrın alınmasını bekliyoruz.
Türkiye Dünya İnani Zirvesine ev sahipliği yapacak. İnsani yardımlar konusunda geleceğin gündeminin belirlenmesine önemli katkılar sunacaktır.
İnsan odaklı bir kalkınma anlayışıyla politikalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz.
İsrail, Müslümanların ilk kıblesindeki hassasiyetleri ilhlal ederek çok tehlikeli adımlar atıyor. İsrailin bu tavrından vazgeçmesini, Kudüste huzurun ve güvenliğin sağlanmasını temenni ediyorum.
Gerek bu aziz kürsüde ısrarla vurguladığım bir hususu tekrar hatırlatmak zorundayım. 95 yıl önce bu Meclis Türkiyenin tüm renklerini temsil eden bir yapıya sahipti. 95 yıllık dönemde kimi dönemlerde farklı etnik yapılara ve mezheplere baskı yapıldığı doğrudur. Kürtlere, insanç sahibi insanlara da baskı yapılmıştrır. Gençlik yıllarımızda bu haksızlıkları bizzat yaşadık. Bugün de hiç bir şahsi çıkarın rütbenin peşinde değilim. Milletim beni Cumhurbaşkanlığı makamına layık gördü. Ben büyük Türkiye, güçlü Türkiye mücadelesi veriyorum. Buradan Kürt kardeşlerime özellikle seslenmek isterim.
MECLİSTE KÜRT KARDEŞLERİM TARTIŞMASI
(Kürt kardeşleriniz burada yok) sözleri sonrası Erdoğan: Burada Kürt kardeşlerimiz burada siz görmek istiyorsunuz. O gidenler benim Kürt kardeşlerimi temsil etmiyor.
Kürt kardeşim ayrıdır terörist ayrıdır. Mücadelemiz etnik kökenle değil terörisledir. Terörde en büyük acıyı da yaşayan Kürt kardeşlerimizdir. Cansız çocuk bedenleri üzerinden algı operasyonu yapanların Kürt kardeşlerimle hiç bir işi olamaz. Biz Kürt kardeşlerimizle yine gönül diliyle konuşacağız. Dağ taş demeden operasyonlar devam edecektir. Bundan taviz veremeyiz. Özgürlüklerden taviz vermemek için son derece hassas davranıyoruz.
Bakın silahların susması ve bırakılması demiyorum. Silahların bırakılması ve betona gömülmesinden bahsediyorum. Kimin teröre karşı mücadele verdiğini kimin terörü perdelediği ortadadır. Siyasi partiler terör karşısında tek yürek olmadığı sürece şehitlerimizin aziz hatırası önünde mahçup olacaktır. Terörü destekleyen ülkelere de sesleniyorum. Ne yaptığınızı çok iyi biliyoruz. Tuttuğunuz maşalar gün gelecek sizin elinizi de yakacak. DAİŞ, PKK, DHKP-C adı ne olursa olsun... Ben sayıyorum. Terör akrep gibidir, eninde sonunda kendisini taşıyanları da sokar.
SİZ BU KÜRSÜLERİN YABANCISISINIZ
Siz bu kürsülerin çok acemisisiniz. Ben nereye hitap edeceğimi çok iyi biliyorum. Çözüm sürecini başlattık. Tek bir polisimizin, askerimizin, korucumuzun kanı akmasın analar ağlamasın diye uğrştık. Milletimiz de bizim samimiyetimizi gördü ve bize destek verdi. 6-7 Ekimde yaşananlar ilk tecrübemiz oldu. Biz akan kanı durdurmak isterken birilerinin kan akıtmak için sabırsızlandığına şahit olduk. Terör örgütü ilk fırsatta bombalarını tuzaklarını harekete geçirmekten geri durmadı. Bununla da kalmayıp bunları benim ve başlattığıma yönelik propogandaya maalesef medyadan da destek veren ler oldu. Eğer bu coğrafyada yaşamaya devam edeceksek, ki başka bir yere gidemeyeceğimize göre..
SİZ GİDİN ORADA SİYASET YAPIN
Biz o bölgelere karç kere gittik siz gidin orada siyaset yapın. Ben Cumhurbaşkanı olarak gitmediğim il yok. Şehitlerimize Allahtan rahmet diliyorum. Eğer şehitliğin ne analama geldiğini bilmeniz gereklidir. Allah yolunda ölenlere ölü demeyin. Onlar diridir ama siz göremezsiniz. Ama siz bilemezsiniz. FArk bu. Amacımız şehitlerimizin akan tek bir damla kanının boşa gitmemesidir. Bunun için diğer tüm farklılıklarımızı bir kenara bırakarak dayanışma içinde olmalıyız. Küresel sistemde yaşanan değişiklikle çelik gibi bir iradeyle birlikte hareket etmek zorundayız. Başka bir çaremiz yok. Biz tek millet diyoruz, tek bayrak diyoruz, tek vatan diyoruz, tek devlet diyoruz. Türkiyenin geleceğini bu 4 sütun üzerinden inşaa etmek zorundayız.
15.00 Meclis Başkanı İsmet Yılmaz, Meclis Genel Kurulunda konuşuyor.
7 Haziranda yapılan genel seçimde oluşan 25. Dönem Türkiye Büyük Millet Meclisi bugün üçüncü ve son kez toplanacak. Cumhurbaşkanı Erdoğanın önemli mesajlar vermesi beklenen oturuma Kılıçdaroğlu, Fransada olduğu için katılamayacak.
Kobanide kardeşlerimizin sıkıntıya düşmesi bizi yaralar. Bu yüzden Suriyeden gelenlere kapılarımızı açtık açmaya da devam edeceğiz. Bizim kimi AB ülkelerinin yaptığı gibi ölüme terk etme, tren istasyonlarında zulme maruz bırakma hakkımız yoktur. Kardeş sözü ağzımızdan bir alışkanlıktan değil 1000 yıllık bir duygunun arka planı olarak çıkıyor. İmkanlarımız az olabilir ama gönlümüz zengin.
BAHÇELİ GENEL KURULDA OLACAK
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu yurt dışında olduğu için Meclis Genel Kuruluna katılamayacak. Ankarada olan MHP lideri Devlet Bahçeli ise seçim çalışmaları nedeniyle Genel Merkezde çalışmasını sürdürecek. Yine Ankarada bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Cumhurbaşkanı Erdoğanı eleştirerek Meclis Genel Kuruluna katılmayacağını ifade etti. Demirtaş, gerekçesini ise şu sözlerle ifade etti:
Bugün parlamentoda bir siyasi parti başkanı gibi davranan, partimize ağır hakaretler yapan bir siyasi kişilik konuşaccak. Tarafsız bir Cumhurbaşkanı sıfatıyla konuşuyor olsaydı memnuniyetle gider kendisini dinlerdik. Hakkı olmadığı halde bir parti liderinin dinlemeyi de istemiyorum şahsen.
RESEPSİYON YAPILMAYACAK
Milletvekillerine gönderilen TBMM 25. Dönem 2. Yasama Yılı Açılış davetiyelerinde resepsiyon programına yer verilmedi. Meclis yetkilileri, yaşanan terör saldırıları ve şehit haberleri nedeniyle bu yıl resepsiyon yapılmayacağını belirtti.
CHP VE HDP PROTESTO EDECEK
Meclis açılışında Cumhurbaşkanı Erdoğan bir konuşma yapacak. Erdoğanın Meclise girişi ve sonrasından CHP ve HDPnin protesto edeceği ileri sürülürken protestonun şekline ilişkin farklı iddialar.