Fatih haber,Haber fatih,Fatih Yaşam,Fatih aktuel ,Haber
İşte TRT Haberde canlı yayınlanan programda Cumhurbaşkanı Erdoğanın konuşmasından önemli satırbaşları
BAŞKANLIK SİSTEMİ
Bir çok alışkanlıkları siz değiştirmeye yönelik adımlar atarsanız, bunların üzerinde spekülasyonlar yaparlar. Bizden önceki cumhurbaşkanları da başkanlık sistemini dile getirmiştir. Dünyada bugün G20 ülkeleri içinden 10 tanesi başkanlık sistemiyle yönetiliyor. Artık bir gerçeği görmemiz lazım. Acaba çok daha seri, çok daha kolay nasıl muassır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkarız sorusunu sormamız lazım. Biz bunun peşindeyiz. Çok başlı yapı bizim ayağımıza pranga vuruyor.
Başkanlık sistemi konusunda, başbakanlığımın ikinci, üçüncü yılındaki kamuoyu araştırmalarıyla bugünkü durum çok farklı. Evet-hayırda denge çok çok olumlu istikamette. Biz dünyayı yeniden keşfetmiyoruz.
BEN DAMDAN DÜŞMÜŞ BİRİYİM
Teori noktasında bir çok insanlar pek çok şeyin teorisini ortaya koyabilir ama yaşayarak bir şeyi yapıyorsanız o noktada çok daha farklı olur. Nasreddin Hocanın bana doktor değil damdan düşen birini getirin dediği gibi. Ben damdan düşmüş biriyim. Eğer bizde başkanlık sistemi olsaydı çok daha ileri bir noktada olurduk. Pek çok kez önümüz tıkandı. Abdullah Bey ile Ahmet Bey ile olan durumumuz farklı ama bu sistemde bir üçlü kararnamede bir atama yapmak çok zor. Ben istediğimle çalışırım ama bu sistemde sizinle gelen sizinle gitmiyor. Mesela yargı bunu engelliyor. Yargı ile 11 kere görevden alınan 12. kez geliyor. Mesela Nasuhi Beyin durumu. Bu hükümet Nasuhi Beyi TRT Genel Müdürlüğüne atadı. Kaç kere alındınız görevden? 2 kez. İşte bu kurum nasıl yürüyecek? Yargı alıyor, siz atıyorsunuz. Yargı alıyor, siz atıyorsunuz. O zaman kurumdaki alt üst ilişkisi bozuluyor. Tabii bu değişiklik için Anayasa değişikliği şart. Bizim hukuku zorlama noktasından sıyrılmamız için başkanlık sistemine ihtiyacımız var. Halkımızın bu tür sistemleri tanıması isabetli olur.
NİYE PADİŞAHLIK OLUYOR?
Amerika, Brezilya, Güney Kore, Meksika olunca padişahlık olmuyor, yani Türkiyede böyle bir tez ileri sürülünce niye padişahlık oluyor? Eğer biz şu 12 seneyi bu kadar zor şartlarda yürüttüysek bu da demek ki gördüğümüz bazı şeyler var. İstiyoruz ki daha ileri gidelim, halkımızın yaşam standardını daha yüksek seviyelere çıkartalım.
(Parlamento,Anayasa Mahkemesi, Sayıştay gibi kurumların denetiminin geçerli olduğu başkanlık sistemi) Bu sistemler oluyor ama bu sistemlerin işleyişinde başkanın belli bir yere kadar yetkisi oluyor. Başbakan, bu defa başbakan olarak değil başkan birinci yardımcısı, ikincisi yardımcısı olarak görev alanlar var. Onların muadilleri, hükümet başkanlarının olduğu ülkelerde başbakanlar. Bu demek değildir ki başkan, başbakanlarla görüşemez. Onlarla da görüşür. Sistemin omurgaları vardır. O omurgalarla lüzumsuz olanlar varsa onları zaten koyarsınız bir kenara. Olması gerekenler varsa onlarla beraber zaten yola devam edilir.
ERMENİ SORUNU
Ermeni diasporası rahat durmuyor. Onlar yine karıştırmaya, kurcalamaya devam edip, Türkiye ile bu noktada bir cedelleşmenin, adeta bir kavganın içerisinde bu süreci işletmek istiyorlar. Böyle bir şeyi kabul etmemiz mümkün değil. Birilerinin siparişi üzerine biz, bir sözde Ermeni soykırımını da kabul etmeye mecbur değiliz. Biz diyoruz ki: Bu konuda samimiyseniz gelin bunları tarihçilere bırakalım. Tarihçiler bu konuda çalışsınlar.
ÇÖZÜM SÜRECİ
Ben, Çözüm Sürecinde hiçbir zaman maalesef, bu arkadaşların samimi olduğunu görmedim. Şu anda da samimi değiller. Eğer samimi olsalar 6-7 Ekim olayları, hala Cizre, Silopi, buralardaki olaylar olmazdı.
Bir çok alışkanlıkları siz değiştirmeye yönelik adımlar atarsanız, bunların üzerinde spekülasyonlar yaparlar. Bizden önceki cumhurbaşkanları da başkanlık sistemini dile getirmiştir. Dünyada bugün G20 ülkeleri içinden 10 tanesi başkanlık sistemiyle yönetiliyor. Artık bir gerçeği görmemiz lazım. Acaba çok daha seri, çok daha kolay nasıl muassır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkarız sorusunu sormamız lazım. Biz bunun peşindeyiz. Çok başlı yapı bizim ayağımıza pranga vuruyor.
O İMAMLAR KAÇMAYA BAŞLADI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şu anda ciddi manada Türkiyeden kaçış var. Geçenlerde bir gazetede, imamlar yayınlandı. Bu imamların bir kısmı şu anda Türkiyeyi terk etmiş durumdalar, kaçıyorlar. Madem suçlu değilsiniz niye kaçıyorsunuz Yakayı artık ele veriyorlar dedi.
KOBANİ AÇIKLAMASI: ORAYI KİM İNŞA EDECEK?
Şimdi bu DEAŞ terör örgütü tamam oradan çekildi. Ama bakın o kadar insan ne olacak? DAEŞin oradan çekilmesi yeterli değildir. Kobaniyi bombalayanlar nerede? Orayı kim inşa edecek. Ben kaç defa kendilerine havadan bombalamayla bu iş çözülmez dedim.
HAVA HAREKATI BOŞ ÇIKTI
Burada kara harekatı kesinlikle yapılmalıydı. Bu yapılan hava harekatı boş çıktı. Biz kesinlikle sadece DEAŞ ile ilgili yapılacak bir operasyonu da kabul etmiyoruz.
Bu operasyon kesinlikle rejim kaynaklı yapılmalı. Benim anlamadığım Kobani neden bu kadar gündeme geliyor. Neden sadece Kobani üzerinden konuşuyoruz.
İKİNCİ BİR K. IRAK YARATILMAK İSTENİYOR
Ben bunu Sayın Fabiusa da söyledim. Orada ikinci bir Kuzey Irak yaratılmak isteniyor. Ben Sayın Obamaya da söyledim PYD denen örgüt PKKnın uzantısıdır. Bunlara silah veriyorsunuz peki bu silahlar ne olacak?
HALEPİ YALNIZLIĞA TERK ETTİLER
Rejim Halepi bombalarken birileri sessiz kalıyor. Halepte ılımlı muhalefeti bu mücadelede yalnızlığa terk ettiler.
SEVSİNLER SİZİ
TOKİ gitsin inşaa etsin diyorlar. Biraz argo olacak ama sevsinler seni derler. Bütünüyle inşaasına giremeyiz.
TERÖR DEVLETİ UYGULUYOR
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şimdi bunu söylüyorum ya Netanyahu yine kızacak ama olsun. İsrailin oraya (Paristeki yürüyüş) davetli olmadığı halde geldiğini daha sonra ilgili mercilerden öğrendik. Mesela Sayın Abbas oraya davet edilerek gitti ve Sayın Hollandeın ısrarla oraya gelmesini istediğini bana Sayın Abbas söyledi dedi.
Bakın Netanyahu, Hizbullah saldırıları sonrası açıklama yapıyor ve diyor ki; Size Gazzeyi hatırlatırım ne demek Gazzede 2500 masumun canını almakla mı övünüyorsun? Bunların eski bir başbakanları vardı hatırlarsanız benim en mutlu olduğum an tankların üzerinde olduğum andır diye bir sözü vardı.