İşte Kılıçdaroğlunun açıklamalarının satır başları:
Bizim bölünmeye değil birleşmeye ihtiyacımız var. Vatandaşı birbirine kırdırmak için siyaset yapmıyoruz. Hiç. kimse bugüzel ülkede çocuğumuzun burnunun kanamasını istemiyor. Ayrışan siyaset bizi bu noktaya getirdi. Endişe bütün dünya ile ilgili endişeleri oluşmaya başladı.
Sokaktaki vatandaşımız aynı endişeyi duyuyorlar. Umutlarımızı asla yitirmemeliyiz. Kendi sorunlarımızı çözme kapasitemiz vardır. Dünya görüşlerimiz elbette farklıdır. Ama hepimiz bu ülkenin çıkarları için mücadele ediyoruz.
Bu ziyret bizim için çok önemliydi. Gerginliği yaratan siyasilerdir, gerginliği ortadan kaldıracak olan da siyasilerdir.
BEYEFENDİ ANKARADA OLDU!
Davutoğlunun açıklamaları ciddi çelişkilerle dolu. Bu açıklamaları büyün endişe ile izliyorum. Suriyeden geldiler diyor peki Ankaraya nasıl geldiler? Suriyeden geldi takip etmedik. Böyle bir şey olabilir mi? Beyefendi Ankarada oldu. Ankara Emniyet Müdürlüğüne 500 metre mesafede oldu. Siz niye önlem almadınız? Türkiyede ciddi bir yönetim boşluğu var. Ne söylediğini bilmeyen bir başbakan var. İnsanların lümü karşısında gülümseyen bir adalet bakanı var.
Demirtaşın açıklamalarının satır başları:
Her şeyden önce böylesine acılı günlerde siyasetçiler olarak bir araya gelmek kıymetlidir. Kılıçdaroğlu ve heyetine teşekkürlerimizi ifade etmek istiyoruz. Siyaset konuşamazsa kendi arasında ilişki kuramazsa bir gerilim söz konusu olabiliyor. Bu ziyaret tansiyonun düşürülmesi açısından da önemli bir ziyaret olmuştur. Umut ediyorum ki siyasiler görüşme konusunda daha cesur bir tavır ortaya koyarlar. Bu partimiz açısından bir zorunluluk değil toplumumuzun bir beklentisidir. Siyasiler konuşamıyorsa orada siyaset kurumu hiçleşmiş olur. Bu kadr ölüme rağmen umutsuz olmaya karamsar olmaya gerek yok.
BİZE BİR ADIM ATANA 10 ADIM ATARIZ
Ateş düştüğü yeri yakıyor. Çatışmalarda, saldırılarda hayatlarını kaybeden bütün ailelerin acısı var. Bizler HDP olarak kim diyalogdan yana bir adım atarsa biz kendisine 10 adım atmayı kendimize görev biliriz. Her şeye rağmen karamsar olmaya gerek yok. Aydınlık gelecek için önümüze bakmamız gerekiyor.
Kendilerinin Ankara katliamı sonrası girişimlerini önemli bulduk. Sayın Başbakanın dışlayıcı tavrı kesinlikle hükümete hakim olmadıklarını, büyük bir yönetim boşluğu oluştuğu görülüyor. Kendisinin bu girişimleri de takdire şayandır. Biz diyaloğa kapalı değiliz.
ÖZÜR DİLEMESİ GEREKENİN KENDİSİ OLDUĞUNUN FARKINDA DEĞİL
Başbakan özür dilerlerse sizinle görüşebiliriz diyor...
Bir hükümet boşluğu var. Bir geçiş dönemi yaşıyor. Öyle bir geçici başbakan tarafından yönetiliyor ki özür dilemesi gerekenin kendisi olduğunu fark etmiyor. Kendisi samimi bir şekilde özür dilemeli. Başbakanlığa 1 km, emniyete 500 metre mesafede olduğu ortada.
IŞİDİN DEVLET İÇERİSİNDE ÇOK SAĞLAM İLİŞKİLERİ VAR
Başbakan kokteyl bir saldırı diyor. PKK-IŞİD...
Savcı ilk saldırıdan sonra bize IŞİD izlerinden söz etti. Eğer savcılar üzerinde bir baskı varsa siyasi baskı varsa çıkıp bunu açıklasınlar.
IŞİDin Türkiyede devlet içerisinde çok sağlam ilişkileri var. Sayın Başbakan bunun ne kadar farkında bunu bilmiyorum ama çok sağlam ilişkileri var.
Acıları yuhalatan kişileri Allaha havale edelim.
