Fatih haber,Haber fatih,Fatih Yaşam,Fatih aktuel ,Haber
MHPnin İçişleri Bakanı Efkan Ala hakkında, kamu düzenini sağlamada görevlerini yürütemediği, PKK-KCKnın faaliyetlerini engelleyemeyerek paralel devlet yapılanmasına zemin hazırladığı, rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasını akamete uğratma girişimlerinde bulunduğu iddiasıyla verdiği gensoru önergesinin gündeme alınması TBMM Genel Kurulunda kabul edilmedi.
Haberin Videosu İçişleri Bakanı Efkan Ala: Anayasayı tanımıyoruzstartFlvPlayer_PostaV2(divFlvPlayer27821,27821,201503,27821-267142.jpg,1, 0,İçişleri Bakanı Efkan Ala: Anayasayı tanımıyoruz);
ALA: OLSA DA TANIMIYORUZ
Mevcut anayasanın darbe anayasası olduğunu belirten ve hiçbir anayasal kurumun milletin egemenliğini kullanma yetkisine sahip olmadığını, böyle bir yetkiyi tanımadığını belirten Bakan Efkan Ala, Anayasaya yemin ediyoruz, uyuyoruz. Bu anayasanın kötü bir anayasa olduğunu söylememize engel bir durum yok, olsa da tanımıyoruz. Bu anayasa darbe anayasasıdır, kötü bir anayasadır, doğru dürüst bir anayasa değildir. Anayasada diyor ki, milletindir egemenlik, millet bu egemenliğini devletin anayasal kurumları eliyle kullanır. Katılıyor musunuz buna Allah aşkına. Millet egemenliğini milletvekilleri eli ile kullanır, referandum yoluyla kullanır. Hiçbir anayasal kurum millet egemenliği kullanma yetkisine sahip değildir, tanımıyorum. Bu anayasa derhal değişmelidir. Milletin iradesini gasp etmiş, satır aralarına gizlemiştir, söküp çıkartıp millete teslim etmek bizim görevimizdir dedi.
TÜRKİYE KÜÇÜK BİR DEVLET GİBİ DAVRANAMAZ
Gensoru önergesi görüşmesinde hakkındaki iddialarla ilgili genel kurul kürsüsünden konuşan İçişleri Bakanı Efkan Ala, Türkiyenin basit hesapların arenası olamayacağını kaydederek, Türkiyenin sorunları da, fırsatları da, tehditleri de büyüktür. Risklerde ve bu tehditlerde başarılı olmanın temel nedeni milletimizin kabul edebileceği siyasi inisiyatifi alıp, milletimizin ihtiyaçlarını karşılayacak olan politikalar üretip milletimizin onayını aldıktan sonra kararlılıkla uygulamaktır. Türkiye küçük bir devlet gibi davranamaz, basit hesapların arenası olamaz diye konuştu.
BİZİM DERDİMİZ, MİLLETTEN GENSORU ALMAYALIM
Kendisinin talimat verdiği gibi cümlelerin kullanıldığını hatırlatan Bakan Ala, Ben, TBMMden talimat alırım ve bu benim için onurdur. Hiç kimse de bu Meclise, Meclis Başkanvekiline ve Başkanına talimat veremez. Verecek olanın karşısında daha önce darbe girişiminde bulunanların karşısında durduğumuz gibi dururuz. Darbe hangi enstrümanla yapılıyorsa onunla karşısında durulur dedi.
Bizim derdimiz, milletten gensoru almayalım ifadelerini kullanan Bakan Ala, siyasi istikrarın kıymetinin bilinmesi ve baş üstünde tutulması gerektiğini kaydetti. Bakan Ala, Bazı arkadaşlarımız demokrasi ile terör arasındaki ilişkiyi kuramıyor olabilirler. Demokrasi teröre olan desteği azaltır. Halkın adalete olan güvenini artırır, size meseleyi topyekun çözme ortamı çıkartır şeklinde konuştu.
KÜRTLER DE BENİM KARDEŞİMDİR
Türkçenin yasaklanmasının karşısında durduğu gibi Kürtçenin de yasaklanmasının karşısında duracağını belirten Bakan Ala, Diyarbakır Cezaevinin zulmünü bilmeyen bu meseleyi çözümde bir katkıda bulunamaz. İnsanların anadillerini yasaklamayı kınayamayanlar bu meselenin çözümüne katkıda bulunamaz. Ben Bulgaristanda Türklerin isimleri, dinleri yasaklandığında siyasal bilgiler öğrencisiydim, Saraçhanede en önde yürüyordum, yine yürürüm. Benim dilim yasaklanıyordu. Benim dilim yasaklandığı zaman hangi tepkiyi koyuyorsam, benim kardeşimin, Kürtler de benim kardeşimdir, onların dili yasaklandığında aynı tepkiyi koyarım ifadelerini kullandı.
MİLLETİMİZ DE ONAYLARSA BİR DAHA Kİ DÖNEM ADAYIM
Muhalefet milletvekillerine önerilerde bulunan ve salon siyasetinin milletin derdine deva olmayacağını kaydeden Bakan Ala, İnşallah Allah fırsat verir, milletimiz de onaylarsa bir daha ki dönem adayım, aranıza katılma şerefine nail olacağım. Burası parlamentodur, çeşitli görüşler olacak. Böyle temel problemlerde milletimizin geleceğini düşünerek, birbirimizi hırpalamadan, kimseyi ötelemeden, 78 milyonun devlet olduğunu unutmadan, yani hazineden maaş alanlar sadece devlet değildir, hazineye vergi verenlerde devlettir, onlar biraz daha fazla devlettir. Oralarda teşkilatlanmaya bakın, o bölgelerde teşkilatlanmaya bakalım. Sadece salon siyasi ile milletin derdine deva bulmak zordur. Genel ilkeler üzerinden, Türkiyenin genel hedeflerine doğru yürümezsek, basit meseleleri büyütürsek, çok büyük meseleleri basite indirgersek sadece kendimize yazık etmiş olmayız, memlekete, millete yazık etmiş oluruz açıklamasında bulundu.