Yaşanan terör saldırıları sonrası Türkiye diken üstünde. Terör protestolarında başta HDP binaları olmak üzere çok sayıda ev ve iş yerine saldırılar düzenlendi. Bazı otobüs firmalarının otobüslerine taşlı saldırı düzenlendi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu saat 15.00te kameralar karşısına geçti. Kılıçdaroğlu, Türkiyenin çetin bir barış sürecinden geçtiğine işaret ederek terör protestoları sırasındaki provokasyonlara karşı halkı uyardı.

Konuşmasında hükümetin çözüm sürecinde izlediği politikayı da eleştiren CHP lideri, Erdoğan ve Davutoğluna seslendi: Buradan sesleniyorum, çağrı yapıyorum; eğer terörü bitireceksen 400 vekili ben tamamlayacağım

İŞTE CHP LİDERİNİN AÇIKLAMALARINI SATIR BAŞLARI

Türkiye çetin bir barış sınavından geçiyor. Bu sınav hepimiz için geçerli.

Terör örgütü 30 yıldır bizi bölmeye çalışıyor. Ama 30 yıldır toplumumuz derin bir irfan sergiledi.Ama bugün zor bir dönemden geçiyoruz.

Teröre karşı çıkıyoruz, terörü lanetliyoruz, elbette sokağa çıkacağız. Bütün bunları yaparken terör örgütünün beklentilerine uygun davranışlardan özenle kaçınacağız.

Gençlerin bayrağa ve vatana olan sevgisini biliyoruz. Ülkenize olan sevgiyi saygıyı biliyoruz. Ne olursunuz provokasyondan kaçının.

Bu ülkede herkesin inancına kimliğine saygı gösteriyorum. Hiç kimsenin yaşam tarzına müdahale etmesini istemiyorum deyin. Onlar bölüyor siz böldüreyin.

Ülkenizi seviyorsunuz ama sakın olaki provokasyonlara kanmayın.

Yolcu otobüslerini şu ya da bu ilin otobüsü diye taşlamak nedir? Hakkari de bizim Tekirdağ da bizim. Orası benim ülkem değil mi? Kimlik kontrolü yapmak ülkesini seven gençlere yakışmıyor.

PLAKALAR ÜZERİNDEN AYRIŞTRIMA YAPILIR  MI?

Plaka üzerinden ayrıştırma yapılır mı? O plaka bizim ülkemizin plakası.

Bir siyasi partinin düşüncesini beğenmeyebilirsiniz, oy da vermeyebilirsiniz. Ama yakıp yıkmak terör örgütünün değirmenine su taşımak anlamına gelir.

Ben isterdim ki bu uyarıları Cumhurbaşkanı yapsın. Kardeşliği savunsun.

İnançlarımız, görüşlerimiz farklı olabilir ama tasada ve kıvançta birlikte oluyoruz. Hüzünlü günlerimizde de birlikte olmalıyız.

AMASIZ FAKATSIZ SİYASİ PARTİLER TERÖRLE ARASINA MESAFE KOYMALI

Net bir belirleme yapmayı da görev biliyorum. Türkiyedeki bütün siyasi partilerin terör örgütü ile aralarına net çizgi koymaları lazım. Amasız, fakatsız. Terör insanlık suçudur nokta.

Akıl ve mantıkla her sorunumuzu çözebiliriz.

Genç arkadaşlarıma söylüyorum. Terörü lanetliyorum; ama medya ve basın bizim gözümüz kulağımız ve sesimizdir.

Bir gazeteyi okuruz ya da okumayız, bir gazeteyi satın alır ya da almayız ama medya üzerine baskıyı asla kabul etmeyeceğiz.

Bizi en ağır şekilde eleştiren havuz medyasına bir saldırı olduğunda ilk arayan bilin ki benim.

Neden gençlere sesleniyorum; bsize seslenirken umudumuz olan gençler dedim. Eğer sizler bizim gençlerimizseniz babanızın değerlerine sahip çıkacaksınız.

Birbirimizi eleştirebiliriz ama birbirimizi öldürmek doğru değil. Terör örgütü zaten bunu istiyor. Siz gider de Diyarbakırlı birisinin batıdaki dükkanını yağmalarsanız ne olacak o adam? Onu terör örgütünün kucağına atmış olacaksınız. Beraber yaşamak varken terör örgütünün 30 yıl yapamadığı şeyi yaptırmayın. Bayrağınızı alın terörü lanetleyin ama şiddet terör örgütünün değirmenine su taşımaktır.

ALLAH AŞKINA BU SORULARI SORMAYACAK MIYIZ?

Doçka silahlarınını, ağır silahlar... Terör örgütü tarafından tepelere konuşlandırıldı ve nasıl konuşlandırıldı? Oraya kamyon gitmez, hayvan sırtında gidiyor. Bu silahlar orada konuşlanırken bu ülkeyi kim yönetiyordu? Efendim biz doçkaları bombaladık diyorlar. 16 erimiz şehit olduktan sonra mı?

1 ton 2 ton bomba, yolu kazıyorsunuz, yola döşüyorsunuz sonra patlatıyorsunuz. Bu bombalar oraya konuşurken kim iktidardaydı. Heronlar var insansız hava araçları. Siz bırakın karıncayı o silahları bombaları nasıl tespit edemediniz?

Terör örgütünün belli bölgelerde kimlik kontrolleri yapıyordu. Bunlar yapılırken kim iktidardaydı genç kardeşim? Bu sorunu samimi olarak çözmek istiyorsan bu soruların cevabını kendi vicdanında araya caksın.

22 Ağustos 2013, dönemin başbakanı konuşuyor; hazmedilmeyen bazı durumlara rağmen operasyon yapmıyoruz. Şu soruyu sormak zorundayız. O hazmedilmeyen durumlar neydi?

7 EYLÜL 2015

Bu kez sayın Cumhurbaşkanı söylüyor: Çok ciddi bir silah stoklaması yaptılar. E şimdi şu soruyu sormayacak mısın? Bu silah stoklamaları yapılırken siz neredeydiniz? Terör örgütü bizi kandırdı mı diyeceksiniz? Şehitlerimiz geliyor, vatandaşımız sormayacak mı? Bu şehitlerin kanlarından kim sorumlu? Bu ülkeyi yönetenler nasıl yönetiyorlar.

TERÖRÜ BİTİRECEKSEN 400 VEKİLİ BEN TAMAMLAYACAĞIM

Bütün bunlara rağmen hala 400 milletvkeili arayışında olanlar var. Buradan söz veriyorum, terörü bitireceksen 400 vekili ben tamamlayacağım.

Bu sorunun çözümü için parlamentoda bir masa kurulmalı kurulacaksa...En sağlıklı görüşleri biz ortaya koyduk. Biz akılcıyız, aklın üstünlüğüne inanırız.