Fatih haber,Haber fatih,Fatih Yaşam,Fatih aktuel ,Haber
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısındaki konuşmasının satır başları şöyle:
Sizlerle beraber Türkiyeyi aydınlığa çıkarmak için verdiğiniz mücadeleye her ortamda destek veremeye çalışacağız.
Daha 1 Mayıs kutlaması için harekete geçilmedi ama 1 Mayıs Taksimde kutlanmak isteniyor şimdiden bir sürü yasaklar ortaya çıkmaya başladı.
İlk kez 1923 yılında 1 Mayıs kutlanmaya başlandı. Dönem değişti 1 Mayısı yasakladılar. Bütün dünyada 1 mayıs kutlanıyor. Avustralyada da kutlanıyor Rusyada da kutlanıyor.
İŞÇİLER 1 MAYISI TAKSİMDE KUTLAMAK İSTİYOR
Demokrasilerde engel çıkarılmaz buyurun 1 Mayısınızı kutlayın demesi lazım. İşçilerimiz diyor ki Taksimde kutlamak istiyoruz. Siyasal açıdan da Taksimin ayrı bir anlamı var. 1977de 34 vatandaşımız burada hayatını kaybetti. Biz hem bayram kutlamak istiyoruz hem de orada ölen kardeşlerimizi anmak istiyoruz diyorlar. Hayır yasak diyor. AİHM kararı var ama biz yasak getirdik diyorlar.
2015de 21. Asliye Ceza Mahkemesi kararında diyor ki somut gerekçelerle yasaklama kararı demokrasiyle bağdaşmaz deniyor. Bu kararı veren mahkemeyi de yürekten kutluyorum. Diyorlar ya anayasa demokrasi, demokrasi... Anayasanın 34. maddesi ortada. Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir.
2016da işçilerin geldiği duruma bir bakalım. 1 milyonu aşkın taşeron işçi kamuda çalışıyor. Ömür boyu asgari ücrete mahkum. Göreve gelip gitmesi bir kişinin dudakları arasındaki iki kelimeye kalmış.
Onların bir eli yağda bir eli balda, taşeron işçisi eve ekmeği nasıl götüreceğinin derdinde. Kıdem tazminatına el atmak istiyorlar. Kıdem tazminatı uzun yıllar sonrasınde el edilen bir hak. Eğer bu hakkınızı elinizden almak isterlerse sizlerle meydana ineceğim. Hangi şartlarda işçiler 1 Mayısı kutluyor. Avrupada iş kazalarında birinciyiz. Dünyada üçüncüyüz.!
Kardeşim sen 1 Mayısı yasaklayamazsın dünya nasıl kutluyorsa bizim işçimiz de o şekilde kutlayacak.
İşçinin bedel ödediği yerde milletvekili neden bedel ödemesin. Bu ülkede insan dramları yaşanıyor. Yeteri kadar anlatılmıyor.
SİZE BİR YÜZBAŞININ HİKAYESİNİ ANLATACAĞIM
Size bir yüzbaşının hikayesini anlatacağım. 6 yıl önce emniyete bir ihbar geliyor. İhbarın konusu şu TSK ile bağlantılı bir çete fuhuş ve casusluk suçu işliyor. Casusluk o ara revaçta olan bir suç. 2 yıl soruşturma yapılıyor 9u muvazzaf 51 kişi gözaltına alınıyor. Dava açılana kadar 350 kişi gözaltına alınıyor. 2 yıldan sonra savcı iddianamesini hazırlıyor. Saniklar hakkında 2 yılla ömür boyu hapis arasında cezalar istiyor. Tek delil var dijital veriler. Hukuka göre zaten delil değil ama olsun mahkeme benim emrimde diyor. HAvuz medyası çarşaf çarşaf yayınladı. Bu davada yargılananlardan birisi de Ersel Ezel. Yüzbaşı Ersel Erel. Ben bir tek TSKya ve Jandarma Genel Komutanlığı örgütüne üyeyim diyor.
O yüzbaşı geçtiğimiz haftalarda Güneydoğuda mücadele ederken ağır yaralanıyor. Ambulans uçakla Ankaraya sevk edilirken eşi ve çocuğunun da ambulans uçakla Ankaraya getirilmesini istiyor ama izin vermiyorlar. Davutoğlu da çıkmış ben şehit yakınlarına kurayla iş vereceğim diyor.
Şimdi kalkmış 23 Nisanı kutlamayalım diyorlar. Hani bu Meclis kurucu Meclisti.
Yolsuzluk dosyalarını kapatanlar terfi ettirildi, davaları açanlar görevden alındı. Bu Avrupanın kabul ettiği Türkiye ilerleme raporunda var.
Demokrasi için mücadele ediyoruz sürekli özgürlüklerin kısıtlandığı bir ülke haline geliyoruz.
Sayın DAvutoğlu sana açık çağrım, gelin yasaları birlikte yapalım. Artık ulusüstü kuruluşlar bizi eleştirmesin. Medya özgürlüğü yok demesinler. Açık çek veriyorum Davutoğlu! Hukukun üstünlüğünü savunuyorsan kapımız açık gel sonuna kadar yapacağım.
AZ ÖNCE HABER GELDİ, ARAŞTIRDIK DOĞRU ÇIKTI
Az önce bir haber geldi. 3. köprü ile ilgili olarak Cumhurbaşkanı bunlara ayrıca ikramiye ver demişti. Patron da merak etmeyin dedi. Ama şimdi işçiler paramızı alamıyoruz diyor. Kim söz verdiyse git ondan al demiş. Çok kolay Erdoğan Bilal oğlana diyecek o da anlamadım babacığım diyecek. Sonra oğlum istiflediğin paradan al ver diyecek.
AİLE BAKANI ÇOCUKLARI DEĞİL ENSARI SAVUNUYOR
Karamanda yaşanan olaylardan dolayı en büyük üzüntüyü Karamanda yaşayan insanlar. Siz anlınız dik yaşayın. Bu ülke Karamanı da üniversiteyi de çok iyi biliyor. Karaman bu ülkenin gururudur. Bizim şikayetimiz Karamanlı çocuklara yaptığı zulümdür.
Aile Bakanı çocukları aileleri savunmuyor Ensarı savunuyor Bir kereden bir şey olmaz diyor. Vali benim o yurtlardan haberim yok diyor. Hürriyetten İsmail Saymaz isimli gazeteci çok önemli bir belgeyi ortaya çıkardı. Öğrenci ihtiyaçları için kullanılmak üzere ihtiyaç duyulan malzemeler için para verin bize diyor. Karar şöyle: Vakfın yurtlarında fakir fukara çocukları barındığı için 25 bin TL para veriliyor. Vali diyordu ki benim haberim yok. Sen Vali değil misin, değilsen niye o koltukta oturuyorsun.
ENSAR Vakfının başkanı diyor ki bizim zaten böyle bir yurdumuz yok diyor. İl genel meclisi kararında vakıf diyor. Nasıl misafirhane ki yılalrca kalıyorlar. İmam Hatip Okulu Müdürü Yardımcısı açıklama yapıyor çocuklarımız Ensarın ve Kayimderin yurtlarında kalıyor.
O çocuklar emanettir. Emanet çocuklardır. Bunları din adına yapıyorlar. Sevgili peygamberimizin ünvanlarından birisi de Emin İnsandır. Düşmanları bile onu emin olarak kabul etmiştir. Size bir şey emanet edilince ona hıyanet etmeyin diyor.
O annelerin emanetlerine siz hangi ahlakla ihanet edersiniz?
CHP PARTİ KURULTAYINDAKİ DOKUNULMAZLIK İFADELERİ
Hırsızların TBMMde yeri yoktur diyoruz. Bu kadar açık bu kadar net. Bize teklif getirdiler biz de 3 tekliftem bulunduk. Gelin 83. maddeyi yeniden yazalım dedik. Buna hayır dediler. Kirli diyenlerin bize evet demeleri mümkün değil. Geçici madde yapalım diyorlar. Sadece bu döneme ait olan dosyalar olabilir, onların dokunulmazlığı mı devam edecek? Asıl yolsuzluğu bakanlar yapıyor ya. Gel onların da dokunulmazlığını kaldıralım dedik olmaz dediler. Bütün vatandaşlarım gayet iyi bilsin Ahmet DAvutoğlunun dokunulmazlığı devam edecek, sen namuslu adamsan niye kendi dokunulmazlığımı kaldırmıyorsun? Senin niye dokunulmazlığın kalkmıyor? Çık ben de dokunulmazlığımı kaldırıyorum de.
MİLYON ALİNİN DOKUNULMAZLIĞI AYNEN DEVAM EDECEK
Binali Yıdırım, havuz medyasının kasasını yöneten adam. Milyon Alinin dokunulmazlığı aynen devam edecek. Rıza Sarrafın önüne yatan diyen adam Muammer Gülerin de dokunulmazlığı aynen devam edecek. 10 seferde 10 milyon dolar rüşvet almıştı. Kul hakkı yiyenlerden hesap soracaksan gel kardeşim. Sen gidip de Rıza Sarrafın önüne yatmış adamı koruma! 700 milyarlık saat vardı; Zafer Çağlayan 28 seferde 52 milyon dolar rüşvet aldı. 52 milyon dolar rüşvet alan adamın önüne yatacak mısın yatmayacak mısın?
Bakara makara deyip Kuranla dalga geçen ayakkabı kutusunda milyonları götüren adamın önüne yatacak mısın yaptmayacak mısın?
Davutoğlu neden korkuyor; o da biliyor ki dokunulmazlığı kalkarsa terör örgütlerine yardım ve yataklıktan o d yargılanabilir. Davutoğlu da abisi de terör örgütlerine yardım ve yataklık yapmışlardır. Başkalarına gelince kaldırlaım beyefendi siz? Benim görevim hırsızların önüne yatmaktır efendim diyor.
DEMOKRASİ MÜCADELESİ VEREN HER CHPLİ HAPSE GİRMEYİ GÖZE ALMALI
Her şeye rağmen kürsü dokunulmazlığı hariç tüm dokunulmazlığın kaldırılmasını istiyoruz. Akademisyenler hapse giriyorsa, gazeteciler hapse giriyorsa, genelkurmay başkanı hapse giriyorsa demokrais mücadelesi veren her CHPli hapse girmeye hazır olmalı. Ben oturacağım Mecliste gazeteciler hapse girecek ee ben ziyarete gideceim. Yetmez arkadaşlar. Bu mücadele ekmek kavgasıdır ekmek. Türkiye bir darbe dönemi yaşıyor.