Politika Haberleri › KKTC seçimleri: Batı,Kıbrısta müzakere masasında alamadığını sandık sonucuyla mı almaya çalışıyor? haberi Bu açık bir şekilde çözüm için yapılmış bir seçimdir. Akıncı, diğer bütün adaylardan daha fazla Kıbrıslı Rumlara yaklaşabilir ve müzakerelerin ilerlemesi için gereken tavizleri verebilir. Bu cümle İngiliz gazetesi The Guardiana Kıbrıs seçimlerini analiz eden London School of Economics hocası James Ker-Lindsaye ait.
Saadet Oruç - Haber Analiz

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) seçimleri, sadece Londrada değil, Brüksel ve Kıbrıs Rum Kesiminde de daha önceki seçim sonuçlarına göre daha fazla bir memnuniyet hissiyle karşılandı. Ankara ile yeni sayfa ise, geleneksel Türkiye-KKTC ilişkilerinin aksine küçük çaplı da olsa bir gerilimle açıldı.

Siyasi kariyerini sosyalist bir zemine ve Türk tezlerinin karşıtlığına oturtan Mustafa Akıncı, Türkiyenin en hassas diplomatik dosyası olan KKTCyi yönetecek isim olarak seçildi. 

Kıbrıs sorunu nedeniyle Avrupa Birliği müzakerelerinden, Birleşmiş Milletlerdeki pek çok dosyaya kadar Türkiye pek çok konu başlığında hassas bir diplomasi izlemek zorunda kalırken, müzakere masalarında kıran kırana bir süreç yaşanıyordu.

Türkiye, KKTCnin bağımsızlığından vazgeçmiyor, dünyada KKTCyi tanımış tek devlet olarak başta AB müzakereleri olmak üzere kendi yararına olacak pek çok süreçten zararlı çıkabiliyordu.

Ama yine de vazgeçmiyordu.

Azerbaycan, Pakistan gibi pek çok devletten KKTCnin tanınması için “jest” bekliyor, her türlü diplomatik temasın arkasına eklenen “adadaki işgale son verilmesi” çağrısına katlanmak zorunda kalıyordu.

Mustafa Akıncının Derviş Eroğlu karşısında ikinci turda aldığı seçimlerin ardından ortaya çıkan tablo ise, uluslar arası güçlerin artık masada eskisi kadar yorulmak zorunda kalmayacağını gösteriyor. En azından ilk çıkarımlar bu yönde. Avrupa Birliği ve Batı, müzakere masasında kazanamadığı tavizleri, KKTC seçimlerinin sonucunda elde etmeyi umuyor.

Kıbrıs Rum yönetiminden gelen açıklamalar, Pazar günü Rum lider  Nikos Anastasiadisin Akıncıyı kutlaması ve en kısa zamanda buluşmak üzere sözleşmeleri, ve bunların Akıncının Ankara ziyaretinin tarihinden önce kesinleşmiş olması pek de “alışıldık” durumlar değil.

Belli ki, Yunanistanda yakalanan “Syriza” ve “Çipras” rüzgarını, KKTCde “Mustafa Akıncı” ile pekiştirmek istedi birileri.

Bu izlenimi satın almak istemeyenler şu an için ankarada çoğunlukta. Mustafa Akıncıya ön kredi açıldı bile. Hayal kırıklığı yaratmaması bekleniyor. Umarız, günün sonunda da sevinen müzakere masasında elinin rahatladığı hissine kapılan batı dünasım değil, KKTCyi her koşulda koryup gözetmiş olan Ankara olur.