Oturum, TBMM Milletvekili İsmail Kahramanın İstiklal Marşının 10 kıtasını okumasıyla başladı. 

Oturuma 4 partinin temsilcilerinin yanısıra yüksek largı mensupları da katılıyor.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve Başbakan Binali Yıldırım sırasıyla salona girdi.

Yıldırım, yerine oturmadan önce muhalefet partilerinin liderleriyle tokalaştı.

EN AĞIR ŞEKİLDE CEZALANDIRILACAKLAR

Oturumda ilk konuşmayı yapan TBMM Başkanı İsmail Kahraman darbe girişimini lanetleyerek,

Bu kalkışmayı yapanlar küçük bir gruptur. Emir komuta zincirinin dışına çıkmış ve devlete isyan etmişlerdir. Gereken yapılacak ve en ağır şekilde cezalandırılacaklardır.  Bugün burada 4 partinin oluşturduğu ortak metni okuyacağız. 

17.23 Toplantının gündemi okundu

17.25 Parti genel başkanlarının konuşmalarına geçildi.

Orgeneral Hulusi Akar da Meclis Genel Kurulundaydı.

BAŞBAKAN BİNALİ YILDIRIM:

O kahramanlar düne kadar sizin evlatlarınızdı bugün hepimizin evlatları oldular. Türkiye Cumhuriyeti varoldukça o kahramanlar da yaşayacak. Kabirleri nur mekanları cennet olsun. Yaralı kardeşlerime geçmiş olsun diyorum. Milli iradeyi teslim almaya çalışanlar karşısında sokağı teslim alan milleti yürekten selamlıyorum. Böyle bir milletin bir mensubu olmaktan büyük gruru duyuyorum. Cumhurbaşkanımız ve Başkomutanımız sayınRecep Tayyip Erdoğana dik duruşu nedeniyle teşekkür ediyorum. Her biri Fatih her biri Selahattin Eyyubi olan polislerimin alınlarından öpüyorum.

Demokrasiye gönülden bağlı her subayın uzman er ve erbaşın alınlarından öpüyorum. Darbe karşısında dünyaya karşı örnek bir duruş sergileyen medya mensuplarımıza özellikle teşekkür ediyorum. STKlarımıza, sabaha kadar kesintisiz ezan ve sala okuyan imam ve müezzinlerimize teşekkür ediyorum. Dünyanın her yerinde bayraklarını alıp sokağa çıkan vatandaşlarımıza dost ve kardeş ülkelere teşekkür ediyorum.

Dünya parlamentolarına karşı milletvekilleri olarak örnek bir duruş sergilediniz. Millet sokakta iradesine sahip çıkarken siz de milli iradeye demokrasiye sımsıkı sarıldınız. Tarih bu yüce meclisi bir kez daha yazdı.

Milletimizden sonra en büyük övgüyü bu gazi meclis sizler hak ediyorsunuz.

12  Eylülde Meclise dokunmadılar, bunlar asker değil bunlar asker kılığındaki canilerdir, teröristlerdir.

Milletin evine el uzatanın o eli kırılır. Milletinin evine saldıranın ocağı söner! Daha 24 saat geçmeden o bombalara o ellere basan eller kırıldı inşallah da ocakları da ebediyen söndü!

bundan sonra bu milletin evine kim el uzatırsa akıbeti aynı olacaktır! Hiç bir darbe girişimi yapanların yanına kar kalmadı bundan sonra da kalmayacak! Bugünden itibaren milletin iradesine el uzatmayı aklına geçiremeyecektir. Ama geçiren olursa bugün hayatı sönmüş darbeciler gelecek ve buna asla yeltelenemeyecektir.

Bugün yeni bir gündür. Bugün büyük bir badirenin ardından 79 milyonun tek yürek olduğu gündür. Bugün AK Partinin, CHPnin, HDPnin ve Meclis dışındaki partilerin darbeye hayır dedikleri demokrasiye birlikte sahip çıktıkları gündür.

Milletimize yapılan saldırıda nasıl kenetlendiğimizi dünyaya gösterdik. Gece boyunca sergilenen dayanışma yeni bir sürecin de başlangıcıdır. Bu ruhla biz terörü de yeneriz yaralarımızı da sararız. Bu birliktelik ruhuyla Allahın izniyle Gazi Mustafa Kemalin işaret ettiği muasır medeniyetler seviyesine de çıkarırız.

Vatan Caddesisinde, Kızılay Meydanında HDPliler, MHPliler el ele verdiler tek bir eylem yaptılar. Milletin kenetlenen mesajını okuduk dediler. İhanet ve terör karşısında sarsılmaz birliktelik içinde olma talimatını biz milletimizden aldık! Bu tarihi başarıyı geleceğe de taşıyacağız.

Diyorum ki inadına demokrasi, inadına milli irade inadına kardeşlik! Millete darbe yapmaya kalkanlar darbe yemiştir. 15 Temmuz artık demokrasi nöbetinin tutulduğu gündür. Bugün Demokrasi Bayramı günüdür.

KEMAL KILIÇDAROĞLU:

Türkiye Cumhuriyeti bize altın tabakta sunmadılar. Biz bu cumhuriyeti acıyla kanla kurduk.

Dün yaşananlar açık bir darbe girişimidir. Her koşulda demokrasiyi savunmak hukukun üstünlüğünü savunmak, laikliği savunmak hepimizin ortak kaygısı olmalıdır.

Dün yapılan darbe girişimini CHPye oy verenler ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları adına lanetliyorum. Demokrasi aynı zamanda üstünlerin hukuku değil hukukun üstünlüğüdür. Demokrasi aynı zamanda düşünce özgürlüğü demektir, medya özgürlüğü, güçler ayrılığı demektir. Dün halkımız meydanlara çıktı ve darbeye karşı direndi. Dün hukukun çiğnendiği durumlarda dirneme hakkının ne kadar haklı olduğunu bir kez daha gördük. Bu Meclis sonuna kadar demokrasiyi savunacaktır. Bu Meclis Cumhuriyetin değerlerini de savunacaktır bundan da kimsenin kuşkusu olmasın. Hep birlikte Cumhuriyet ve özgürlükçü demokrasi bağlamında çevremizi genişletmek zorundayız. Bu darbe girişimi bize açık ve net gösterdi ki bu darbe girişimi parlamenter demokratik sistem sayesinde engellendiği de unutulmamalıdır. Ayrılık yok gayrılık yok demokrasi konusunda sonuna kadar birlikte mücadele. Bu parlamenter sistemimizin olgunluğunu gösteren en önemli olaydır.

İlerde bu darbe girişimi nasıl önlendi diye tarihçiler araştırılacak. Bu ülkede özgürlükçü bir medyamız var. Darbecilerin yolunu kapatan medya özgürlüğün yolunu açtı. Dün televizyonlarımızı izlerken canlı olarak bunu gördük. Medyamız halka hakkını cesursa kullanmalarına imkan sağladı.

Siyasi partilerin darbe karşısında gösterdiği ortak tavır cumhuriyete ve demokrasiye karşı gösterilen tavır konusunda bir özeleştiri yapmasına da imkan tanıdı.

Her türlü darbeye karşı olmak bu parlamentonun görevidir. Darbecinin kimliği ve amacı ne olursa olsun demokrasi üzerindeki vesayete karşı ortak tavıt sergilemeliyiz. Demokrasi üzerindeki vesayeti asla kabul etmemeliyiz.

Korumaya yemin ettiğimiz demokratik sosyal hukuk devleti bütün sorunlarımızın çözüm adresidir. Dün her partiden vekiller yan yana el ele mücadele ettiler. Patlayan bombalar altında demokrasiye sahip çıktılar. Yarın uzlaşı kültürü içinde birlikte çalışmak zorundayız. Yaşadığımız tüm sorunları tam demokrasi daha fazla özgürlük içinde çözebiliriz. Demokrasiden taviz çözüm değil sorundur!

DEVLET BAHÇELİ :

Sayın başkan değerli başkanlar, sayın Genelkurmay Başkanı, değerli milletvekilleri... Bir ferdi olmaktan onur duyduğum aziz milletimizi selamlıyorum. Şu anda ekranları başında bizi pür dikkat izleyen vatandaşlarımıza şükranlarımızı sunuyorum. Dün gece demorkasimize pranga vurulmak istenmiş, demokrasimizin diz çökmesi planlanmıştır.

Türk milleti tam kalbinden hançerlenmiştir. Şimdiye kadar hiç olmamış bir şey gerçekleşmiş Genelkurmay Başkanı ve bazı kuvvet komutanları rehin alınmıştır. Genelkurmay içine sızmış hainler dün gecemizi zehir etmiştir.

Dün gece  yaşananlar aynı zamanda terör saldırısıdır. Derin komplo ve kumpas inançla püskürtüldü. İdeolojik görüşümüz ne olursa olsun hepimiz bu cenneet vatanın korku tanımaz neferleriyiz. Anıda birsek atide(gelecekte) de bir ve beraber olacağız.

Gazi Meclise bomba atacak kadar gözü dönmüş canilerin ediğini içtiğini burunlarından getirmek hepimizin boynunun borcudur.

Devlet tektir, bayrak tekdir, vatan tekdir, millet sonuna kadar birdir beraberdir. 15 Temmuz darbe girişiminde hayatını kaybeden şehitlerimize allahtan rahmet diliyorum. TSK bünyesine sirayet etmiş hücreleri keserek yok etmek hepimize düşen milli bir sorumluluktur. Hiç bir şeyden haberleri olmayan mehmetçiklerimizi sokağa çıkaranlar ve milletimizle karşı karşıya getirenler hesabını vereceklerdir. Kararımızdan dönmeyeceğiz. Hepimize geçmiş olsun diyorum.

HDP ADINA KONUŞAN İDRİS BALUKEN:

Bu darbeci anlayışı en sert biçimde lanetliyorum. Böylesi saldırılar ne dün ne de yarın asla başarıya ulaşamayacaktır. Bu tarz saldırıları yapanlar bilmelidir ki Türkiye halkları darbeye asla boyun eğmedi bundan sonra da asla eğmeyecektir.  1960, 1980 ve 28 Şubat ve E-Muhtıra olmak üzere halklar bundan sonra da halklar kendi misyonunu oynamaya devam edecektir.

Demokratik siyaset dışında siyaseti dizayn etmek isteyen hiç bir yol asla kabul edilmeyecektir.

SAldırılar, çıkar odağının tahakkümünü amaçlıyor.